Büyük bir gürültü kirliliği varken, hocaların şerit haline getirdiği okul bahçesinde bir köşede durmuş on ikinci sınıfların atamalarını dinliyordum. Okulun kendi arasında yaptığı turnuvalarda sadece 12-f sınıfının maçında bu kadar yaygara kopuyordu. Çünkü Ali vardı o sınıfta. Normalde Ali okulla hiçbir alakası olamadan sırf lise diploması olsun diye gelip giderdi. Öğretmenler müdürler bile Ali bir şeye katılınca heycanlanıp milleti galeyana getiriyorlardı. Ali de sadece futbol olunca katılıyordu zaten.
Ali:
Kalabalıktan uzak dur.Telefonu kapattım ve bakışlarımı yoğun kalabalığa çevirdim. İki tane orta boy kale getirmişlerdi. Ve Bahçenin başından sonuna kadar yerleşilmişti bu kaleler. Bir gürültü kopunca kafamı sahaya giren erkek grubuna çevirdim, 12-E sınıfında ki erkekler sahaya girmişti. Üzerinde kırmızı formalar vardı.
Bir kez daha gürültü kopunca, Ali'ler yavaşça girmişti sahaya. Ali'nin üzerinde vücudunu belli edecek bir siyah forma, altında diz kapaklarına gelecek bir şort, uzun sporcu çorabı ve siyah beyaz krampon vardı. Şuan dünyaca ünlü bir futbol maçına çıkmış yabancı oyunculara benziyordu.
"Ali! Ali!" diye tezahüratlar yükseldi kendi sınıfından. Ali bağırışlara aldırmadan sahanın ortasına doğru ilerledi. Daha sonra gözleri sahada turladı ve beni görünce etrafıma bakındı. Kimsenin olmadığını görünce bana bir bakış atıp önüne döndü. İki takım birbiri ile selamlaştıktan sonra beden hocasının düdüğü ile maç başladı.
Ali bütün dikkati ile daha ilk dakikadan topu gözleri ile takip edip ciddiyet ile topun peşinden koştu. Halen alkış sesleri yükseliyordu. Ali karşı sınıftan kendisiyle aynı boydan olan çocuğun sürüklediği topu kıvrak bir hareket ile aldı ve zaten yakında olan karşı takımın kalesine doğru gönderdi. Herkes pür dikkat izlerken top kaleden içeri girince gülümsedim. Çığlık kıyamet koparken Ali, Talha ile bir saliselik sarıldı. Omuzlarını birbirine çarpmıştı.
"12-F!" diye uyumsuz bir slogan başlatan erkek grubu buna bağıra çağıra katılıyordu. Sadece kendi sınırları değil bütün sınıflar izliyordu bu maçı. Biraz daha ilerledim, Ali'yi daha net izlemem gerekiyordu.
Top yeniden ortada dönerken karşı takımdan biri güzel bir hamle ile topu kaleye doğru götürürken Talha önüne atlayıp topu iki hamlede aldı. Ali'ye doğru topu attığında Ali direkt topu ayağında döndürdü ve karşı takımdan gelenleri arkasında bırakarak kaleye doğru ilerledi. Topu bir hızla attığında, yeniden gol olmuştu.
"Kurban olurum." diye fısıldadım. Talha ile birbirlerine çak yapıp geri geri koşar adım yürüdü. Top yeniden ortaya atıldı. On ikinci sınıflardan kısa boylu bir çocuk topu sürerken Ali önüne geçince, bir topa bir de Ali'ye baktı. Ali sertçe ona bakıyordu ve hamle yapacakken çocuk topu kendi iradesi ile Ali'ye uzattı ayağıyla. Bizim takımdan kahkaha sesleri yükselirken karşı takım çocuğa sövüyordu.
Ali topu ayağında sürüp ciddi bir ifade ile yeniden kaleye doğru ilerledi. Sanırım Ali olmasa kimse gol atmayacaktı. Kurban olduğum, kaleye uzak bir mesafeden müthiş bir sertlik ile attı. Ve kaleci hızla topu tuttu. Şom ağzıma tükürmek istediğim anlardaydım.
Karşı taraftan bağırışlar koparken kaleci alkışlandı. Ali sinirlenmişti ve aşırı terlemişti. Tişörtünü ucundan tutup alnında ki terleri silerken karın kasları tüm sahanın önüne serilmişti.
"Ay bana bir şeyler oluyor."
"Ali daha fazla aç Ali!"
Yanımda onuncu sınıflardan üç kız kimsenin onları durmayacağına inanıp kendilerinden geçip fangirl çığlıkları atarak Ali'ye bakıyordu. Ortada ki kız bayılmış gibi yaparak iki kızın kolundan tutmuştu. Kaşlarımı çattım.
Etrafa baktığımda sadece onların değil diğer kızların da oraya baktığını gördüm. Ama onlar daha sakin içten içe bakıyorlardı. Dudaklarımı ısırdım. Bu maç iyi olmamıştı.
Sinirlerime hakim olmaya çalışırken sahaya geri döndüm. Top karşı takımdaydı ve sarışın bir oğlan hızla ilerleyip bizimkilere gol atınca bağırışlar koptu.
Top yeniden ortaya doğru atılınca Ali direkt kaptı ama biraz önce gol atıp gaza gelen karşı takımda ki sarışın çocuk Ali'nin önüne atılıp topu almaya çalıştı. Ali topu ayağında döndürürken kafasını sağa çevirdi, topu sola doğru atınca çocuk refleks ile sağa doğru gidince top yanda duran Talha'ya gitti. Bu hareketi fark eden millet yeniden gülerken Talha topu çevirip kaleye doğru attı. Ve gol.
Düdük çalınca ilk yarı bitmişti. Ali'ler kenarda duran eşyalarına gidip su içerken telefonumu elime alıp direkt ona mesaj attım.
Eren:
Ne kadar terlesen de, tişörtünü açma.Cesaretime hayran kalırken, Ali telefonu alıp mesajı okudu. Bakışları direkt bana çevrildiğinde kaşları çatık bir şekilde bana baktı. Birkaç saniye bakıştık ardından suyunu içti. Su içerken bile yakışıklıydı.
Maç yeniden başlayınca bu sefer Ali'ler daha fazla takım oyunu oynadılar ve diğer el ayaklarına top değmeyen sınıf arkadaşları ile paylaşarak oynadılar.
Top ortalarda dönerken Ali tişörtünün eteğinden tuttu topa bakarken ama ardından bırakıp terini kolu ile silince gülümsedim. Hayır sırıttım. Kimse olmasa kahkaha da atabilirdim.
Bu yarıda Ali iki gol atmıştı ve gol atımında yardımcı olmuştu. Sonuç olarak her zaman ki gibi Ali'ler kazanmıştı. Millet coşarken hocalar onları tebrik etti. Herkes yavaş yavaş dağılırken ben de biraz daha bekledim.
Ali'den eve git mesajını alınca, oflasam da eve doğru ilerledim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SAVAŞMA SEVİŞ
Novela Juvenil[TAMAMLANDI] Ali, benim sevgili katilim. '+18'dir, olumsuz hareketler fazladır.'