03

111 25 18
                                    


"Adepto Bene." diye fısıldayıp dudaklarımı dudaklarına bastırdım.
-
Bian duraksadı ama dudaklarını araladı. Büyüyü tamamlayıp ondan ayrılacağım sırada kollarını belime doladı ve dilini ağzımın içine soktu. Kaşlarımı çatıp dilini sertçe ısırdım ve onu ittim. İnleyip geriledi sırıtarak bana bakıyordu.

"Bunu... Bunu yaptın! Hissediyorum! Hissediyorum!" Diye bağırıp kahkaha attı ama aniden inleyip yere düştü. Yerdeyken bile kendini süzüp kahkaha atmaya devam etti. Acı içindeydi ama hala gülüyordu.

"HAHAHAH GALİBA KABURGALARIMDAN BİR KAÇI KIRIK AHAHAHA, AAHHH!" diye inledi ve kolunu tuttu. "Kolumu da kırmışsın! Hahahaha!"

Iğrenerek onu süzdüm. Hasta ruhlu mazoşist herifin tekiydi. Onu burada bırakıp gitmem en iyisiydi.

"Kalkabilir misin?" Diye sordum.

"Bakayım." diyerek ve gülmeye devam ederek doğrulmaya çalıştı ama inleyip geri düştü. "Cık, kalkamıyorum. HAHAHAHA!"

Onu tekrar süzüp ofladım.

"Bekle burda."

"Hareket edemiyorum zaten."

"Beni koruyacağına söz vermesen seni burda, bu şekilde bırakıp giderdim." diye hırlayıp evimin bodrumundan el arabasını alıp geri yanına döndüm "Evimin bahçesini mahvettin."

"Başta bana cevap vermeyip kavga çıkaran sensin."

"Cevap veremezdim! Ayyaşın biri olduğunu sandım
Leş gibi içki kokuyorsum!" diye tıslayıp kolunun altına girdim. Onu kaldırdım, acıyla inlese de desteğimle kalktı. El arabasına oturttuğumda bana baktı;

"Buna gerek var mıydı? Kucaklayıp götürebilirdin beni."

"Bu hiç zarif olmazdı."

"Ne?"

"Bir kadının, bir erkeği kaldırdığı nerde görülmüş ya?"

"Farkında mısın bilmiyorum ama beni 4 kere döverek öldürdün zaten. Bunda zariflik namına bir şey yok."

"Aynı şey değil."

"Tam olarak aynı şey."

"Sesini kesmezsen seni sürükleyerek götürürüm."

"Hohoho amma da vicdansızsın."

"Kes sesini." diye tıslayıp onu yatağın birine oturttuğumda gübre çuvalı gibi geri düştü ve inledi. O etrafa bakınırken temiz su alıp yanına koydum.

"Bu ne be? Neden iki yatak var? Demek birini saklıyordun ha?"

Bezi ıslatıp;
"Sanane be? Bi bacağımı birine bi bacağımı diğerine uzatıyorum ulan sanane?" dedim ve yaralarını sertçe silmeye başladım. Acıyla inlese de güldü,

"Acıttın be."

Bezi daha sert bastırıp,
"İyi ya hisset işte bunu istiyordun." diye hırladım. İnleyip kahkaha attı.

"Kimi saklıyorsun?"

Derin bir nefes verip gözlerimi sıkıca yumdum. Ben cevap verene kadar susmayacaktı. Dediği gibi onu çoktan 4 kere öldürmüştüm ama dirilip tekrar tekrar kim olduğumu sormuştu. Gözlerimi açıp yaralarını temizlemeye devam ettim.

"Bir insanla evliydim."

"Tha, ciddi misin sen?"

"Çoğu tanrıdan daha asil, zeki ve çevik biriydi o. Şerefine laf etmene izin vermem."

"Öldü demek, tüh yazık olmuş." dedi sırıtarak. Dişlerimi sıkıp yarasına bastırdım. Tekrar inleyip kahkaha attı,

"Kusura bakma, gülmek istememiştim. Beni düzelttiğin için hala çok mutluyum."

Duraksayıp ona baktım, gerçekten bunun için mi sırıtıyordu?

"Gerçekten."

Gözlerimi büyüttüm, şimdi de aklımı mı okuyordu?

"Hayır aklını okumuyorum."

Ne?

"Ee sen ne tanrısısın? Öpücük falan mı?" Diye kıkırdadı. Kaşlarımı kaldırdım, kısmen doğru sayılırdı.

"Ben tanrı değilim." deyip yaralarını silmeyi bitirdim ve şifalı bitkilerimi açık yaralarına koydum.

"Ne? Nesin be sen o zaman?"

"Bizim tek tanrımız var."

"Ne? Herşeyi tek halledebiliyor mu?"

"Evet bu konuda epey başarılı ama tek olduğu söylenemez. Fazla miktarda yardımcısı var. Onun yardımcılarındandım. Bir baş melektim."

"Afilli bir iş gibi duruyor."

"Afilli mi?"

"Hı hı, tanrının oğlu olmaktanda asistanı olmayı yeğlerdim."

"Asistan mı?"

"Öyle değil misin?"

Duraksayıp düşündükten sonra başımla onayladım.

"Sayılır."

"Bu senin gerçek görünüşün mü?"

"Hayır beni görürsen kör olabilirsin. Işıktan yaratıldım. "

Merakla doğrulmaya çalıştı ama inleyip geri düştü;
"Göster bana! Göster bana!"

"Demin... dediğimi duymadın mı? Gözlerin erir ve ölürsün, ayrıca bunu yapmak bana da zarar verecektir çünkü kovuldum. İnsan olarak yaşıyorum. Bu beden benim."

"Sıkıcı ama bu görünüş. "

"Sensin sıkıcı, benim gayet hoşuma gidiyor."

"Peki neden kovuldun? Kötü bişe yapmış olmalısın."

"Luciferi savundum." dediğim an gök resmen bağırarak gürledi. Zamanlama yüzünden korkmuştum. Korkumu gizleyemeyip yukarı baktım. Michael miydi?

Yn: görüntü baldr gerçek hayat tasviri ancak dövmeleri aynı değil. Model josh mario john

KovulmuşHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin