𝐊𝐔𝐑𝐓𝐀𝐑𝐌𝐀 𝐆𝐎𝐑𝐄𝐕𝐈「ʀᴇɢᴜʟᴜs ʙʟᴀᴄᴋ」

4 - Dance?

4 - Dance?

"Onu doğru yola çekecek aydınlık bir halata ihtiyacı var yalnızca."

Sirius kızı bileğinden çekiştirip "Eee, sonra?" diye sorarken Destiny göz devirdi. "İkna edemedim diyorum Siri, şimdi kolumu koparmadan rahat bırakır mısın?"

Yakışıklı oğlan kızı serbest bırakıp "Bunu anlatmak için iki hafta beklediğine inanamıyorum Des, o benim kardeşim." dedi, yakışıklı yüzünde ters bir ifade vardı.

"Benim de arkadaşım. Bana güvenerek anlattığı bir şeyi sana anlatacak değildim." Sirius yerinde zıplayarak "Bana ne? Bilmem lazımdı!" dedi çocuksu bir sesle.

"Siri... Kafamı şişirdin, bir bırak da huzurla İksir dersine gideyim." Oğlan yüzünü ekşitti. "İksir ve huzur aynı anda olmuyor maalesef Des."

"Kendi adına konuş." Gülümsedi. "Slughorn'un partisine benimle geleceksin." dedi. "Okula dönüş eğlencesi."

"Iyy, hayır." dedi yakışıklı. "James'i götür." 

"Asla!" dedi kız. "Hatırlamıyor musun onu son kez partiye götürdüğümde deli gibi sarhoş olup masaları kırmıştı. Slughorn ona partilerini ömür boyu yasakladı." 

"Ve şimdiki kurbanın ben miyim?" Destiny başını salladı onaylarcasına. Sirius'un aklına gelen bir fikirle yüzü ışıldadı. "Reg'i götür! Beni bırak, onunla gidersin."

İyi bir fikirdi. Destiny onunla biraz daha kaynaşabilirdi. "Ah, Sirius Black sen bir dahisin." Parmak uçlarında kalkıp onu yanağından kocaman öptü ve dalgalı siyah saçlarını okşayıp İksir sınıfına ilerledi.

Kendisi içeri girdikten iki dakika sonra Slughorn gelmişti. Yaşayan Ölüm İçkisi'ni yapmaları için tahtada yazan malzemeleri alırken Destiny iksir partneri olan James ile sohbet ediyordu. Babasının ünlü bir iksir ustası olması James'i de iyi bir iksirci yapar sanmıştı ilk başta fakat bu kadar yanılabilirdi kızıl cadı. Hayatında gördüğü en berbat öğrencilerden birisiydi James. 

İksir sınıfının kapısı açılıp elinde kitaplarla Regulus Black içeri girdiğinde gözler derhal Sirius'a döndü. "Ne işi var bunun burada?" diye fısıldadı Peter, Remus'a. Ölüm Yiyen olacağını bildiği Regulus'a korkulu gözlerle bakıyordu.

"Ah, Regulus, oğlum sonunda geldin! Ben de başına bir iş geldi sanmıştım. Gel, gel." Çocuğu yanına çekiştirdiğinde maviler göz göze geldi ve Destiny yeni arkadaşına gülümsedi. "Regulus bana asistanlık etme nezaketini gösterdi. Birkaç hafta derslerde yanımızda olacak."

Sirius başını sıraya gömüp yok olmayı dilerken Destiny onun bu tavrını fark etmiş, kafasına ufak bir şaplak atmıştı arkadan. "Aptal, ayağa kalk böyle daha çok dikkat çekiyorsun."

James ve Destiny iksiri yaparken güzel cadı acı çekiyordu. James cidden babasından bir gram yetenek almamıştı. Oğlanın iksirlerini berbat etmemesi için çabalıyordu. Elindeki adamotu özünü damlalıkla damlatırken şişe tuttuğu eline abanan James ile şişedeki tüm öz iksirlerine düştü. "Des, Lily bana bakıyor! Lily mükemmel Evans bana bakıyor!"

"James!" diye çığırdı kız. Bakışlar ikilinin masasına dönerken "Aptal herif!" dedi Destiny ve iksir şişesini çat diye masaya bıraktı. Sakinleşmek için derin nefesler alırken James yaptığı hatayı fark etmişti. "Hiii, iksir!"

"Yaa, iksir seni zeka küpü." Kafasına vurduğunda Slytherin masasından birkaç kıkırtı yükseldi. "Aptal senin yüzünden İ alacağım." 

Regulus gülümsemesini bastırmaya çalışarak kızın Potter ile kavgasını izliyordu. Sinirlendiğinde yanakları kızarmıştı ve öfkesi çok sevimli gözüküyordu.