Düşman Sınıflar Serisi

39.Bölüm: Otel

Yukarıdaki müziği açarak okumanızı daha da keyiflendirin♪

İyi okumalar dilerim ^^

...................................................................................

° Otel °

"Çağdaş mimarinin, büyüleyici lüksün, yaratıcı gastronominin ve gerçek şıklığın zaman dışı bir birleşimi."

_______________________________________________

Uzun bir yolculuktan sonra, sonunda herkesin dilinden düşmeyen, İstanbul'un o ünlü oteline gelmiştik.

YILDIRIM Oteli...

Servisin otele yaklaşmasından dolayı herkes camlara doğru yanaşıp oteli izliyordu. Birbirlerine bakan dört büyük bina ile yüksekliğini arttıran altlarında ki anahtar şeklinde boşluğu olan bir kaç katlı binalar ile ihtişamını hâlâ uzaktan gösteriyordu.

Yıldırım oteli, Boğaz'a tepeden bakan bir noktada ve Istanbul'un en iyi kesişme noktalarından birinde yer almaktaydı.

Çağdaş mimarinin, büyüleyici lüksün, yaratıcı gastronominin ve gerçek şıklığın zaman dışı bir birleşimi gibiydi.

Yeryüzünün en renkli, en heyecan verici şehrine kuş bakışı bakan, bambaşka bir dünya gibi.

Otele varmamız ile bütün 10. Sınıf'ı kapsayan servisler otelin özel otoparkına giriş yapmıştı. Servisler yavaş yavaş park edilince öğrenciler servislerden çıkmaya başlamıştı.

Ayağım ile son basamağı da arkamda bıraktığım gibi otoparkın o temiz havası ciğerlerime doldu. Etrafa bakındığımda öğretmenler her bir sınıfın önünde durmuş öğrencileri kontrol ediyorlardı.

"Biz de sıraya geçelim."

Arkamdan Ada'nın sesinin gelmesi ile Cemre ve Asya servisten indiği gibi Ada'yı kafaları ile onayladılar. Bizim sınıfı kontrol eden öğretmenin yanına geçip bizde sıra olduk.

"Bir dakika." dedi bir anda Cemre. Hepimiz kaşlarımızı çatıp Cemre'ye baktık. Cemre ise çantasından pudrasını çıkarıp ayna ile makyajını tazelemeye başladı.

"Bende diyorum bir şey mi oldu. Bir gün cidden şaşırmak istiyorum." dedi Asya gözlerini devirerek.

"Ne ya?" dedi Cemre hâlâ pudrayı cildine uyguluyarak. Üçümüzde kafamızı iki yana sallayıp önümüze döndük. Bizim sınıfın başında olan öğretmen sınıfın tam olduğunu kontrol ettikten sonra bize kendisini takip etmemizi söyleyip önümüzde yürümeye başladı.

Otoparktan sınıflar dikkatli bir şekilde sıra olarak çıkarken serviste ki bavulları alan bellboylarda hızlı bir şekilde hangi sınıfın bavullarını taşıyorlarsa o sınıfın arkasından sınıfı ve öğretmeni takip ediyordu.