🍎
"Sana bir şey itiraf etmeliyim."
Kafamı onun omzundan çekip yüzüne baktım. Ciddi bir görünüm vardı suratında. İtiraf derken, nasıl bir itirafı kastediyor olabilir? Yoksa..? Beni sevdiğini mi söyleyecek?
Sadece hayal etmesi bile kalbimi hızlandırmıştı. Eli hala elimdeydi. Bütün cesaretimi toplayıp kendime geldim.
"Söyleyebilirsin."
Kafasını olumlu anlamda sallayıp yutkundu.
"Benn... Aslında üveyim. Yani babam gerçek babam değil. "
Bunu mu söyleyecekti yani? Üvey olup olmamasının ne önemi var ki? Ben her haliyle ona aşıktım.
Bir dakika? O zaman Jojo onun üvey kuzeni mi? O yüzden mi bu kadar rahat davranıyordu?
"Yani Jojo senin üvey kuzenin olduğu için mi sana çıkma teklifi etmişti? "
Şaşkın bakışlarını bana doğru yöneltti.
"Sen.. Jojo ile kuzen olduğumuzu nerden biliyorsun?"
Aklıma gelen şeyle yutkundum. Ona Yeosang'ı ispiyonlayamazdım. Arkadaşıma asla ihanet edemezdim. Saçma bir sırıtışla konuşmaya başladım.
"Ben öğrendim."
"Nasıl?"
"B-ben şeyyy..."
"Yeosang söyledi değil mi?"
"Sen nerden biliyorsun?!"
Yeos salaklık yapıp, gizlice öğrenmek yerine ona direkt sormuş olamaz değil mi? Bu kadar aptal birisi değildir herhalde.
"Tahmin ettim. "
Dedi.
"Böyle bir şeyi tahmin edemezsin. Yeosang'ın nasıl masum ve saf birisi olduğunu ikimiz de biliyoruz. Onun böyle bir şeyi gizlice öğrenebileceğini aklının ucundan bile geçirmemen lazım."
İç çekip tekrar konuşmaya başladım:
"Tanrı aşkına şu an konumuz bu değil ki. Jojo ile üvey misiniz?"
"Hayır."
"O zaman nası-"
"Her şey basit bir oyundan ibaretti. Bunu sana anlatmanın gereği bile olduğunu sanmıyorum aslında. Biliyorsun okuldaki birçok kız beni rahat bırakmıyor. Ben de bundan rahatsız oluyordum. Jojo okulda çok popüler bir kız ve kimse de bizim kuzen olduğumuzu bilmiyordu. Bir gün bir oyun oynamak istedik. Eğer Jojo bana okulun önünde çıkma teklifi etseydi ve ben onu reddetseydim diğer kızların benimle ilgili umudu kalmayacaktı. Çünkü birçok kişi 'Jojo'yu bile reddetti. Bizi asla kabul etmez.' Diye düşünecekti. Öyle de oldu zaten."
Gerçekten bu oyunları işe yaramıştı. Kendi sınıfımızdaki kızlar bile bu nedenle San'a itiraf edemiyordu.
"Cidden mi? Ahh.. bunun için boşuna kafa yormuşum."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
sunrise : woosan ✔
Fiksi Penggemar[TAMAMLANDI] "Sen yeni bir gündoğumunu bekleyebilirsin. Benim buna gücüm kalmadı." Yaşadıkları kader yüzünden ailelerini suçlayamazlardı. Aşıklardı. Sonları en başından beri belliydi. Ama birbirlerini yine de seviyorlardı işte. (𝐖𝐨𝐨𝐲𝐨𝐮𝐧𝐠 𝐗...