3~'' Eros kim ? Neden onu bulmak zorundasın. ''

198 22 24
                                    


1 hafta sonra.

' Eros'u bul. '

' Eros'u bul. '

' Eros'u bul.'

' Eros'u bul. '

Renkler..

Seslerinde renkleri var mıdır diye sorarsanız size bir hafta önceye kadar hayır derdim fakat şimdi evet demek zorunda kalıyorum. Çünkü bu doğru. Seslerin.. Belki de yalnızca onun sesinin bir rengi vardı.

Şimdi fark ediyorum da ben onu orada öylece bırakıp gittiğimden beri sürekli aynı rüyayı görüyorum. Her defasında onun sesi bana hep aynı cümleyi fısıldıyor.

' Eros'u bul. '

''Hoseok, son zamanlarda garip davrandığının farkında mısın? '' dediğinde Namjoon ona yatağımdan en sinir bozucu bakışımı atmış, '' Kapa çeneni! ''demiştim. '' Neden tersliyorsun ki. Konuştuklarımda haklıyım son bir haftadır sürekli uyku halindesin ve uykundan da hep aynı cümleyle uyanıyorsun. Neler oluyor Hoseok? ''

Namjoon söylediğinde yatağımda dikleşmiş ve soran gözlerle ona bakmaya başlamıştım. '' Neden öyle bakıyorsun ne dedim ki ? '' sessizce bakışmayı sürdürürken o hala konuşmasını sürdürüyordu. '' Eros kim ? Neden onu bulmak zorundasın. '' Göz bebeklerim söylemiş olduğu son cümleyle irileşirken çoktan ayaklanmıştım.

Yakalarından tutup onu ayağa kaldırmış, '' Hepsi senin yüzünden salak şey. '' demiştim öfkeyle. ''O gece masada sızıp kalmasaydın yanımda olsaydın bende... '' yakalarındaki parmaklarım sıkılaşırken gözlerimde kaybetmişim gibi hissi veren bir bakışla gözlerinin en derinine bakıp, ''Bende onu orada bırakıp gitmek zorunda kalmayacaktım. Hepsi senin suçun. Senin yüzünden duydun mu ? ''

Tükürürcesine sarf ettiğim son cümlemden hemen sonra onu itmiş ve sinirle parmaklarımı saçlarıma geçirmiştim.'' Senin yüzünden onun tarafından her gece uykumdan uyandırılıyorum. '' Her gece aynı cümleyle güzel tatlı uykumdan uyanmak sinir bozucuydu.

'' İyi değilsin. Gel benimle doktora gidelim.'' Dediğinde sinirle karışık gülüşüm odamda yankılanıyordu. ''Sen beni anlamakta zorluk mu çekiyorsun ya .'' demiştim. '' Hasta falan değilim, sürekli bu şekilde konuyu değiştirip asıl olaydan beni uzaklaştıramazsın. ''

Namjoon, telefonunu kurcalayıp aradığı şeyi bulduktan sonra bana çevirmişti, ekrandaki kişi bendim. Terden alnıma yapışmış saçlarım, gözlerimi kapatsam dahi belli olan morluklarımla uyuyor olan bir resmimdi.

Berbattım

'' Ne zaman çektin bunu? '' dedim ona bakarak, '' dün gece. '' dedi. Histerik bir gülüş dudaklarımda seyrederken kendimi tanıyamıyordum. Bir hafta da nasıl bu derece batabilirdim ki.

Dibe çökmüştüm.

'' Onu bulana kadar beni rahat bırakmayacak. ''

'' Hoseok? ''

'' Şuan bile beni izliyor olabilir. ''

'' Hoseok!! ''

'' Belki de gece yanıma bile geliyordur ha? ''

'' Hoseok!!! ''

'' Kim bilir.. Belki de yatağama gelip bana kendi ağzı ile – ''

Namjoon 'un yüzüme sertçe vurmasıyla kesilen cümlem ile kendimi yerde bulmam bir olmuştu.'' Kendine gel! '' diyerek bacaklarımın üzerine oturmuştu.

Dakikalarca...

Saatlerce...

Onun sayısız vuruşları yüzümde iz bırakırken ben hep aynı cümleyi söylemiştim.

'' Eros'u bul. ''

Bölüm sonu

Geldim.. Kısa bir bölüm olsada yazmam gerekiyordu. Umarım keyif alırsınız. Eğlenmeye bakın . iyi geceler... 

 

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Finifugal|hopeminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin