" Ya nasıl olur. Çocuğa götümü açtım, dönüp bakmadı. Bu kadar namuslu sevilmez ama ya. " Diyerek olduğu yerde tepinmeye devam eden Berk'e herkes bayık bakışlarıyla bakıyordu.
Çocuk, adını bilmiyoruz bu yüzden adı çocuk, Berk'e ilk gördüğü andan beri birşeyler hissediyormuş. Gay olduğunu öğrenmiş, gözüne girmek için takıma girip vücut bile yapmış. Ama Berk salağı sadece vücuda baktığı için çocuğun gözlerini görmemiş bile.
" Şimdi sen ne hissediyorsun bu çocuğa? " Günün tek mantıklı sorusu Gamze'den çıkarken, Berk hala alık alık etrafa bakıyordu. Kafasını ellerinin arasına alıp sallamaya başladı, " Bilmiyorum, öperken filan çok güzeldi. Ama bilmiyorum öfff valla ağlayasım geldi. Birde baya heyecanlı heyecanlı anlattı. Bende apışıp kaldım. Diyemedim birşey hissetmiyorum. Okuldan atılacağımı bilerek yaptım dedim. Şimdi ben ne bok yicem? Birde bunu da okuldan atmışlar. Sen nereye ben oraya dedi. "
Gamze çözüm üretmeye çalışıyordu. Ben böyle bir durumda kalsam ne halt yerdim acaba. Ama şimdi Aysar olsa karşımda ki tabi kabul ederdim. Ama dış görünüşe bakmak bir yere kadardı, bir yerden sonra konuşacak konu bile bulamayabilirdin.
Aysar çatık kaşlarıyla etrafı izlerken, bir anda aydınlanma gelen yüzünü bize çevirdi, " Bu ortama alalım çocuğu. Hem seni sevmeyi bırakır bence gerçek yüzünü gördükten sonra. " Dedi. Evet, Berk'in gerçek yüzünü görünce tamamen soğuma ihtimali vardı. Hem de 4-5 ay içinde genişleyen bir arkadaş ortamına sahip olmak benim için sorun değildi.
Sonunda planımızı oluşturmuştuk. Hazır annemde evde yokken çocuğu eve davet etmiştik. Berk hiç yerinden kıpırdamazken biz yine de ortalığın toplamaya çalışıyorduk. Çalan kapıyla ben açmaya gittim. Kapıyı araladığımda aşırı parlak mavi gözlerle karşılaştım. Ben çocuğun gözlerine dalmışken çocuk karşımda utanarak bekliyordu. Arkamdan ne ara geldiğini fark etmediğim Aysar belimden tuttuğu gibi arkasına çekti beni. Çocuk iri gözleriyle öylece kapıda kalmıştı.
Resmen adımızı bile öğrenmeden rezil etmiştik kendimizi. Gamze her olayda ortaya atladığı gibi bunda da atladı, " Hoşgeldin, Gamze ben. " Dedi. Çocuk sonunda normal biriyle karşılamanın sevinciyle, " Memnun oldum, Gök bende. " Dedi. Ben iyice hayran kalırken, gözlerime inen karanlıkla muhteşem görüntüm kesildi. Aysar sinirle beni odaya sürüklüyordu, gözlerimi kapattıktan sonra tek bir kelime etmeden odada bulmuştum.
Aysar ve sinirli gözleri yine içime sinmeme neden olmuştu. Omuzlarımdan tutup yüzüme eğildi. Hızlı nefesi yüzüme değerken, " Sen beni deli etmeye mi çalışıyorsun? " Dedi. Kıskandığını bilmek hoşuma gitse bile sinirli alanına gırmek hiç hoşuma gitmemişti. Masum bakışlarımla, " Ne yapmışım? " Dedim. Daha sinirle bakan gözlerine bakmamak için olabildiğince başka şeylerle ilgileniyordum. Sanki odamda masa olması çok garip bir şeymiş gibi.
" Bak. " Dedi, " Bak, benim yanımda şöyle hareketler yapma. " Dedi. Sinirine karşı tek bir şeyimi kullanabilirdim, baş parmağımı göğsüne koyup şekiller çizmeye başladım, " Tamam, sen öyle diyorsan. " Dedim. Sonradan ağzına sıçabilirim ama şimdi herhangi birşey yaparsam Gök beyefendiyi evden kovabilir.bunu göze alamam, plan bozulamaz.
Aysar bir göğsündeki parmağıma birde cilveli bakışlarıma baktı. Anında yumşadığını biliyordum çünkü dudaklarından çıkmaya çalışan bir gülümsemesi vardı. Sonra bir anda kahkaha atmaya başladı. Kaşlarım çatılarak bu halini izlerken, " Sen cilve yapma amına koyim ya. " Diyerek anırmaya devam etti. Arkadaşlar ben malım, ben boş insana cilve yapıyorum. Cilveli halimi komik buluyor ama yatakta hiç itiraz etmiyor. Salak şey.
Küsüp odayı terk ettim. İçeriye girdiğimde herkes hayran hayran çocuğa bakıyordu. Berk bile sanki ilk defa görmüş gibi bakıyordu. Çocuk bizi görünce daha çok gerildi. Durumu toparlamaya Gamze'nin bile mantığı yetmiyorsa benim tüm salaklığım ile ortaya atlamam gerekiyordu.
