Ben geldim selam 👋🏻
Nasılsınız?
Yeni bölüm.
Acaba Melek ne gördü?
Eh artık okuyun da öğrenin.
Bölüm şarkısı: Taylor Swift- Hoax
👇🏻👇🏻"Emre, ben geldim. Nasılsın? Bugün gül alamadım, çünkü okuldan geliyorum. Öğle arkasındayım ama yarım saat içinde geri döneceğim" dedim ağlarken. "Bugün gördüğüm şey canımı çok yaktı, meğer sırtımdan bıçaklanmışım" diye devam ettim. Hıçkırmaya başladığımdan artık konuşamıyorum. Kollarımı mezarda birleştirdim ve başımı dayayarak ağlamaya devam ettim. Biraz daha rahatladığımda başımı yeniden kaldırdım ve "Efsun" diyebildim. "Onunla gördüm Efsun'u, meğer benim ortadan kaybolmamı bekliyorlarmış. Ve bunu herkes saklamış, bildikleri halde bana bir şey söylememişler! Ah ah Emre, ben bunları görecek insan mıydım? Yıllarca yaşadım, belki bir yetişkinden daha çok deneyimim var, ama bunu hiç yaşamamıştım, ne yapmam gerekiyor? Efsundan uzaklaşmalı mıyım yoksa görmezden mi gelmeliyim? Görmezden gelemiyorum ama ondan ayrılmak, aramızı bozmakta istemiyorum. Ama tek çare onunla yollarımızı ayırmamız. E o zaman ben tamamen yalnız olacağım" dedim ağlarken ama bir ses duydum "hayır yalnız olmayacaksın, tabi eğer müsade edersen" bir erkek sesi bu, arkama döndüğümde tanımadığım birini gördüm. "Siz kimsiniz?" "Ben... aslında beni tanımıyorsun, bende seni tanımıyorum, ama sözlerine kazara kulak misafiri oldum affet, eğer müsade edersen ve... istersen arkadaş olabiliriz" gülümseyip başımı salladım "ben Melek" dedim elimi uzatarak "ben Egemen, arkadaşlarım Ege der, tabi sen nasıl istersen öyle seslenebilirsin" dedi elimi sıkarken. "Kimin yatıyor?" "Annem, teyzemle yaşıyordum ama sanki başına belaymışım gibi hissediyordum, o yüzden bende abimde kalıyorum. Pek mutlu değilim, arkadaşım olmadığı için içime kapanık biri gibi duruyorum ama aslında çok neşeli bir insanımdır. Ve tabi fark ettiysen gevezeyim. Sen anlat biraz, kendinden, onun kim olduğundan, ya da Efsun'dan" "ama burada konuşmayalım, gel, bir parka geçip oturalım"
"Çok vaktim yok o yüzden kısa keseceğim. Melek, ailemle yaşıyorum. Yatan kişi sevdiğim, yıllardır onu bekliyorum, ilk buluşmamızdan sonra beni niyetlendiler ama onu öldürdüler. 2 ay, hatta 3 ay oldu. Kendimi berbat hissediyorum, Efsun'a güvenmiştim, kendimi bildim bileli aynı okula gideriz ve en yakın arkadaşız, yani öyle sanıyordum. Meğer hainmiş, kötüymüş, sevdiğimin katilini tetikleyen pislikle çıkıyormuş. Arkamı dönmemi bekliyorlarmış resmen. Bugün öğrendim bunu, mezarının başına koşa koşa ve ağlayarak geldim. Ama eğer şimdi gitmezsem yok yazılmam için yeterli vakitleri olacak, o yüzden yarıda kesiyorum ama mutlaka devamını getirelim. Numaranı versene" üstünü aradı ama "üzgünüm, çantamda unutmuşum, bende dost kazığıyla koştum buraya, o zaman ne yapalım biliyor musun?" "Hı?" "Sen bana numaranı ver ben seni ararım" "numaramı ezbere değilim ve sanırım şarjım bitmiş. Benim daha iyi bir fikrim var" "neymiş?" "Yarın hafta sonu ya" "eee" "saat 2 gibi burada buluşalım" "tamam, saat 2, anlaştık. Tanıştığıma yeniden memnun oldum Melek" "bende, Egemen, görüşürüz" deyip ayrıldım.
Evet, artık hesap sorma zamanı. Sınıfın ortasında bekleyen Efsun ve sınıfın geri kalanı ile sınıfın ortasına sinirle yürüdüm. Ona yaklaşınca gülümsedi ve "Melek, geldin! Neredey—" derken sözünü kesti herkesten şaşkınlık nidaları koptuğunda attığım tokatla. "N'oldu?" dedi bana dönerek. "Ne olduğunu zaten iyi biliyorsun!" deyip diğerlerine dönüp ekledim "sizde biliyorsunuz, ama kimsenin bana söyleyecek cesareti yoktu, ya da yüzü!" . Durakladım ve devam ettim "o piç kurusuyla gördüm seni, Emre'nin yanındaydım!" duraksadım yine ve işaret parmağımı ona doğrultarak "bir daha adımı ağzına alma, yanıma yaklaşma, benimle konuşma! Mümkünse gözüme gözükme!" deyip sıramızdan onun eşyalarını toplayıp yere attım. Ah hayır bunu yapmayacaktın Efsun.
Okuldan çıkarken gözlerimin yaşlı olduğunu göstermemeye çalışarak eve yürümeye başladım. Kulağımda kulaklık, ama telefon açık değil, rahat bırakılmak için böyle yaptım. O anda hissettiğim öfke, nefret, iğrenme duygusu, ve daha nice kötü duygular, hepsi yerini hüzün ve üzüntüye bıraktı. Artık uzaklaştığımda kendimi bıraktım, gözyaşlarım yanaklarımı ıslatıp ısıtırken, uyuşmuş burnumdan sıcaklık ve yanma yayıldı donmuş yanaklarıma doğru, yağmur yağacak gibi duruyor. Ben varana kadar sırılsıklam olacağım çünkü yağacak. Hah işte başladı.
Eve varana kadar canım acıdı, belki de yanlış yapıyorum, belki yanlış gördüm, belki Efsun değildi o, belki piç kurusu değildi o. Ama gözlerim beni yanıltmadı, elbette Efsun ve onu gördüm, gülüşüyorlardı, inanabiliyor musunuz? Gülüşüyorlardı! Hatta eli Efsun'un saçındaydı. Eve vardığımda sırılsıklam bir şekilde odama girdim ve üstümü değişip saçlarımı kuruması için saldım. Odamda yatağa yatıp bacalarımı kendime çekip gözlerimi kapattım, ama uyuyamıyorum. Ayağa kalmaya yeltendiğini anda aklıma telefonumu kurcalayarak zaman öldürebileceğim geldi. Sosyal medyaya girdim. Yeni paylaşılanlara bakarak geçerken arada beğendiklerim oluyor, ama en sonunda o da canımı sıktı çünkü engellenmiş olduğumu fark ettim, Efsun. Onu öldüreceğim!
Mutfağa girip annemle sohbet etmeye çalıştım, ama o da fark etti bu durumumu. "Neyin var?" diye sorunca bende dolu gözlerle anlattım her şeyi. Birer kahve yapıp buz gibi balkona geçtik, kahvemizi yudumlarken etrafı izliyoruz. Akşam yemeğine kadar bu şekilde zaman öldürdük, sonra yemeği yiyip odama çekildim. Yine aklımda düşünceler, hissettiğim o iğrenç duygular. Derken bir plan yapıp uyuyakaldım.
******
Sabah oldu, uyandım, kahvaltımı yaptım ve şimdi de televizyonun karşısındayım. İzleyemiyorum doğrusu, aklımda 2 hafta sonra yapacaklarım var. Bugün Egemen'le ilk görüşmemiz var, birbirimize kendimizi anlatacağız. Rastgele tanıştığımız insanlar bilerek tanıştıklarımızdan çok daha kaliteli oluyorlar, ne güzel değil mi? Sanki sen mutlu ol diye kaderin belirlemiş tanışmayı. Ve saatin 1 olduğunu gören ben hazırlanmak için odaya kaçar!
Bitti.
Sizce nasıldı?
Egemen?
Efsun?!?!
Melek'in planı ne sizce?
Yıldıza cici cici ıh yapıyoruz ve...
Sağlıcakla kalıyoruz!
👋🏻
ŞİMDİ OKUDUĞUN
100.Tekrar/Tamamlandı
FantasiaMerhaba, ben Melek. Tam 99 yıldır 16.yaşımı bitirip 17.yaşıma giriyorum. Tuhaf çünkü ben bu yılın içinde sıkıştım, çıkamıyorum. Sebebini yıllar önce araştırmayı bıraktım, mucize gibi bir şey olmalı sadece bunu biliyorum. Her seferinde 16 yaşında uya...