in the eyes

165 31 53
                                    


Belki ilerde Stony'ye de hafifçe değinebiliriz, fikirleriniz neler bu konuda?
(son olarak, önceki bölümlerde robert'lı yerleri tony'ye çevirmiyorum çünkü düzenleme olunca favori kısmım olan satır arası yorumlar gidiyor.)

"Bana kendinden bahset," dedi Dean, çoktan çizburgerleri yemiş kolaları bitirmişken. Yinede masadan kalkmamışlardı.

"Bahsedecek bir şey yok,"

"Herhangi bir şeyler de olur."

"Pekala. Annem babam Wisconsin'de, benden küçük bir kız kardeşim var. Oldukça sıradan bir aileyiz ve hayır, gay olduğumu hiçbiri bilmiyor."

"Neden söylemiyor olduğunu anlayabiliyorum." Dean garsona işaret ederek hesabı istedi. "Peki Tony? Onunla kaç yıldır oda arkadaşısınız?"

"3. Nasıl olduysa bir türlü başımdan atamadım."

Dean buna inanmadığını belli edercesine kaşlarını kaldırdı. "Hadi ama Cas, onu sevdiğini görmek hiçte zor değil. En azından kabul et."

"Seviyorum elbette, bazı anlarda."

Dean hesabı ödediği için konuşma tekrar bölündü ve masadan kalkıp sokağa çıkana dek ikisi de ağzını açmadı. Cas artık yurda dönmesi gerektiğini biliyordu ama hiç içinden gelmiyordu. Sabaha kadar yanında kalmasını isteseydi Dean, büyük ihtimalle kabul ederdi. Uykusundan olmayı göze alarak.

"Şimdi ne yapalım?"

"Pek seçeneğimiz olduğu söylenemez." dedi Cas, hüznü sesine yansımış olmalıydı. "Ben yurda döneyim sende partide eğlenmene bak."

"Hiç dönmemek daha iyi. Zaten Lana arkadaşlarıyla sohbete dalmıştır." Dean yine ellerini ceplerine koydu ve hızlanarak ters döndü ve geri geri yürüdü, yüzü Cas'e dönükken. "Belkide seninle gelebilirim. Hem Tony'ye sürpriz yapmış oluruz, bir çeşit şaka da olabilir."

"Sade sürpriz yeterli," dedi Cas. Eğer bir şaka olursa hesabını sonrasında tek başına ödeyeceği kesindi ve bunu hiç istemezdi. "Hadi gidelim o halde."

Yurt kampüse yakın olduğu için kısa bir yürüyüşle vardılar. Açıkçası Cas Dean'in neden gelmek istediğini anlamamıştı. Ya arkadaşı pek yoktu, ya da fazla sıkılmıştı. İki türlüde Castiel'in kabulüydü. Üniversite hayatı boyunca ilk kez ilgisini çekecek bir arkadaş bulmuştu.

Odaya girdiklerinde Dean etrafı inceledi. "Hangi tarafın Tony'ye ait olduğu çok bariz."

"Maalesef. Asla temizlik yapmadığı gibi, eşyalarını düzenli bile yerleştirmiyor. Sonrada dahi olduğu için bunun yan etki olduğundan falan bahsederek geçiştiriyor."

"Evet, duymuştum. Birincilikle girmiş değil mi? Hatta Harvard'a bile kabul edildiğini ama ineklerle dolu bir okulda olmak istemediği gibi bir şeyde duydum, oldukça inandırıcı geliyor."

"Doğru evet. Zaten dahi olmasa bu yaşam tarzıyla okulu bitiremezdi."

"Herkes ona parti çocuğu diyor." Dean Cas'in yatağının ucuna oturdu, ceketini çıkarırken konuşmaya devam etti. "Senin gibi biriyle oda arkadaşı denk gelmesi ironik."

platonic //destiel (ASKIDA ❌) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin