platonic //destiel (ASKIDA ❌)

truth or dare?

Cas eve girer girmez "Acayip s*çtım" dedi. "Akşam bir parti daha varmış, beni davet etti. Lana'da olmayacakmış ve içmekten bahsetti! Kesin 3.bardakta sarhoş olup saçma bir hareket yapacağım."

"Sakin ol şampiyon," Tony ağzındaki sigarayı çıkarıp söndürdü. "Bir yolunu bulacağız. Zaten popo koruyucun olarak hep yanında olacağım için batırmana izin vermem."

"Geçen seferde öyle demiştin ama içkilere koşmanı durduramadı bu."

"Bu kez öyle olmayacak çünkü içerken bile yanımda olacaksın. Kendime viski alırken sana suyla karıştırılmış bira vereceğim böylece sarhoş olmazsın."

"Tamam, güzel" Cas bu konuda biraz olsun rahatlamıştı. "Sarhoşluk yoksa saçma hareketlerde olmaz, sorun çözüldü."

"Yinede senden bana güvenmeni isteyerek bir şey daha ayarlayacağım."

"Ne gibi?"

"Basit bir oyun, tanıdığım ve güvendiğim kişilerle. Merak etme."

"Doğruluk mu cesaretlik mi oyunu olduğuna bahse girerim." Cas kafasını duvara vurmak istedi. "Bana Dean'i öpmemi mi söyleyeceksin? Ustaca plan bu mu?"

Tony kocaman sırıttı. "Hayır, daha iyisi. Jake'e seni öpmemi söylemesini tembihleyeceğim. Dean-o içten içe kıskançlıktan eriyecek."

"Lütfen saçmalama. Gay bile değil, üstelik sevgilisi var! Beni neden kıskansın ki?"

"Bekle ve gör. Hem kıskanmayacaksa bile ne zararın olacak? Partideki en seksi oğlanı öpmüş olacaksın işte."

Cas elindeki defteri arkadaşının başını nişan alarak attı ama Stark yana eğilerek darbeden kurtuldu. "Ciddiyim Cas, sadece dene. Eğer ters tepki yaparsa sarhoş olduğun için hatırlamadığını falan söylersin."

"Böyle bir duygusal zekayla nasıl hala yalnız olduğunu aklım almıyor," diyerek takıldı Cas. "Oysa uzun süreli ve sağlıklı bir sevgilin olması gerekirdi."

"İlgi alanım değil, tek gecelik ilişki daha ideal."

Cas cevap vermeye tenezzül etmeyerek üzerini değişti ve yiyecek bir şeyler hazırlamaya başladı. Muhtemelen o yapmasa Tony günlerce aç kalır ve bunu farketmezdi bile.

------

"Partilerden gerçekten hoşlanmıyorum," dedi Cas. Salonda ellerinde birer bira bardağıyla dikiliyorlardı.

"Bende fazlasıyla hoşlanıyorum. Eminim ilerde bu güzel gençlik yollarını sıkıcılıkla heba ettiğine üzüleceksin."

"Sanmıyorum. Hepimiz dahi değiliz Tony. Seninki gibi bir yaşam tarzım olsa üniversiteyi 10 yılda anca bitirirdim."

"Eğlenceli geçen 10 yılda ama, bana kalırsa yeterince iyi."

Cas suyla karışık ve tadı berbat olan biradan bir yudum daha alırken Dean'i gördü, üzerinde kırmızı eşofman tarzı bir ceket vardı ve rengi ona kesinlikle çok yakışmıştı.

"Hey!" diye bağırdı, müziğin bastırmamasını umut ederek. Tony de o tarafa dönerek elini salladı. Sonunda Dean farkettiğinde yanlarına gelip aynı şekilde selam verdi.