🎼|Paloma Faith - Only Love Can Hurt Like This|
■■■■■■■
Merhaba!
Her şey yolunda mı?
Sizi seviyorum.
Başlayalım.
.......
"Taehyung! Odanda mısın? Berbat bir rüya gördüm, yanında uyuyacağım." Jimin'in kulağıma erişen sesiyle irkildiğimde, elimde duran kağıdı hızla arkama saklamak istediğim sırada, Jimin odama dalarcasına girmiş ve uykulu suratıyla bir şeyler yaptığımı düşünerek sormuştu.
"Ne haltlar yiyorsun sen? Suratının hali ne? Ne saklıyorsun arkanda ver çabuk!" Üzerime eğilerek almaya çalıştığı sırada geri çekilerek artırdım sesimin kısık olan desibelini. "Sanane aptal! Çekil üzerimden. Çalıştığım davayla ilgili bir delil kağıdı bu. Seni ilgilendirmez yani!"
"Böyle bir şeyi saklamayacağını ikimizde biliyoruz, yaptığın saçmalık. Ne saklıyorsun benden ver şunu!" Üzerime hızla geldiğinde elimdeki kağıda uzanmış, çekiştirirken almaması adına güç kullandığımda, aklıma gelen başıma çoktan gelmişti.
Yırtılmıştı.
Kendimden sakındığım ve saatlerdir sakladığım kağıt ortadan ikiye ayrıldı.
Öfkeyle suratına baktığımda, sinirleneceğimi bildiğinden defalarca özür dilemiş, ne yapacağını bilmez tavırlarla suratıma bakıyordu.
Sinirden üzerine atlamamak için kendimi zor tutuyordum.
"Beğendin mi yaptığını, kıçın arşa erdi mi? Siktir git yalnız uyu, çık dışarı yoksa kalbini kırarım."
Tek bir kelime dahi etmeden kapıyı vurup çıktığında ellerimde kalan 2 parçayla bakışıyordum. Neyse ki tam yarıdan bölünmüştü ve ikisini alt alta tuttuğumda, hala okunabilir bir haldeydi. Zira şu anki öfkem okumama müsaade eder mi, orası pek tabii meçhuldu.
Kendisinde bu cesareti nereden buluyordu? Oysa ben onun hiçbir özeline dokunmaz, sorgulamaz, karışmazdım bile. Öyle ki bu konuda en ufak bir cümle kursam anında susturur, konuyu değiştirirdi.
O hayatını bu denli rahat yaşarken, şu an bu yaptığı kesinlikle ahmaklıktı. Uyku sersemliğine veriyordum bu haraketini ama, davranışları fazlasıyla ayıktı.
Hiç yapmayacağım bir davranışı sergiliyordum. Ona olan saygımdan evde asla sigara içmeyen biri olarak odamın orta yerinde öfkeyle tutuşturduğum sigaranın dumanını keskince ciğerlerimle buluşturdum. Şu durumda zaten gelipte bana hesap soramazdı, ki buna kalkışırsa olaylar büyür, belki birimiz öfkesinden evi terk edebilirdi. 3-5 derin nefeste bitirdiğim sigaranın izmaritini çarşafın üzerine söndürmüştüm.
Evet gerçekten de çarşafın üzerine söndürmüştüm.
Bu sırada su içmek adına odadan çıktığımda, ayakkabılarını birer birer ayağına geçiren Jimin'e "Nereye?" diye sorduğumda öfkesi irislerindeydi.
"Senin olmadığın her yere!"
"Suçlu olan sensin farkında mısın? Bu tripleri ancak 11 yaşında sikinin yeni farkına varmış oğlan çocukları yapar!"
"Tamam o zaman, varsayalım şu an 11 yaşındayım Kim Taehyung."
Son cümlesiyle çarptığı kapının ardından sessiz koridorda beni yalnız bırakmış, peşinden gitmekle gitmemek arasında kaldığımda nasılsa döner düşüncesiyle mutfağa doğru sinirle adımlamıştım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Epistle | Taekook
Romance• Tamamlandı Yıllanmış bir mektubun son satırında buluşunca adımlarımız, gözlerimden dökülen tek bir yaşla dinsin acıların. Zehrini akıttığın bedenime dokunduğunda ağır ağır, eksik kalan son satırı; gözlerin tamamlasın. 061120 - 200821