-The Marauders-.J.E.P.

Kavga

Atladığında ayaklarımla itip üstüne çıktım.

"Kendine gel Marlene!Neden yaptın bunu?!"

Sinirle tısladım

"ÇÜNKÜ SİRİUS'A AŞIĞIM VE O DA SANA AŞIK.SEN YOKKEN BEN VARDIM BURADA SÜRTÜK!"

"Seninle sevgili olmayan hatta arkadaş bile olmayan birisi nereden sana aşık olabilir ki.Aptal olma!"

"KES SESİNİ KIZIL ŞEYTAN!SEVGİLİMİ ALDIN BENDEN!"

üstünden itip ayağa kalkıp tokat attı.Laftan anlamıyordu madem nush ile uslanmayanın hakkı tekrir,tekrir ile uslanmayanın hakkı kötektir mk

"Muggle dövüşü ha?Peki sen kaşındın"

Diyince gözlerim ve saçlarım ateş kırmızısına döndü.Bir daha tokat atmaya çalıştı fakat elini havada tuttum.Gözlerinin içine bakarak elini ters çevirip kırdım.Kemik kırılma sesi çıkar çıkmaz ağlamaya başladı.Elini bırakıp suratına ağır bir tokat atınca yere düşüp bayıldı.

James'ın ağzından...

Euphie Marlene ile konuşacağını söylediğinde şüphelendim.İkisinin arası limoniydi ve hiç konuşmazlardı.Odadan görünmezlik pelerinini alıp tekrar salona geçtim.

"Remus ben Euphie'nin peşinden gidiyorum.Bunlar kesin kavga eder şimdi"

Beni oynaylayıp peşimden geldiler.Bahçeye çıkar çıkmaz perdenin altına girip yanlarına gittik.Konuşmaları dinledikçe şaşırıyorduk özellikle Sirius.Marlene bi anda Euphie'nin üzerine atladı.Ustaca üstünden atıp bu sefer o üzerine çıktı.'Sürtüksün' diyip bu sefer Marlene üzerinden atıp Euphie'ye tokat attı.Git gide şaşkınlığım artıyordu.Euphie bir daha söylemesini istedi oda söyleyip tekrar tokat atmaya çalıştı.Euphie siniri en üst seviye çıkmış olmalı ki saçları ve gözleri ateş kırmızısı olmuştu.Marlenin elini havada tuttu ve sinirli bir şekilde gözlerine baka baka elini ters çevirip kırdı.Kırılma sesiyle gözlerim dehşetle büyümüş dudağımı ısırmıştım.Kız eline ağlayarak bakarken suratına sert tokat atınca yere düşüp bayıldı.Attığı tokattan çıkan ses izleyen herkesi korkuttu.Sanki o tokat bana atılmıştı.Pelerinden çıkıp Euphie'nin yanına gittik.

Euphie'den devam...

Jameslar yana hızla yanıma geldiler.Sirius Marlene'i kucağına aldı ve onu Madam Promfery'e götürdü.
James'a sarılıdım ve kulağına 'Kargöle gidelim seninle konuşmaya ihtiyacım var' dedim.Olumlu şekilde başını sallayıp diğerlerine sonra geleceğini söyledi.Karagöle doğru giderken ağlamaya başladım.İnsanlar hep yargılardı,yargılandığı kişiyi tanımasa bile kırıcı söz söylemeden eleştirmeliydi insanlar! Karagöle vardığımızda hızlıca James'a sarılıp hıçkıra hıçkıra ağladım.James'da elini saçlarıma götürüp okşadı.

"Arkadaşın sana o lafları ettiği için mi yoksa Sirius'a aşık olduğun için mi ağlıyorsun?"

"O arkadaşım değil artık.Sirus konusuna gelince şuan ne hissettiğimi bilmiyorum.Bu bilinmezlik beni içten içe öldürüyor."

"Bak bana meleğim.Ağlamana değmez birtanem.Senin yanında Alice ve Lily var.Onlar sana ihanet etmez merak etme."

"Biliyorum.Ama asıl üzen şey ne biliyor musun? Arkadaş sandığın kişinin seni içten içe kıskanıp hakaret etmesi.Benim ona hiç yanlış yapmamış olmama rağmen o bana hakaret edip arkadaşlığımızı kökten kurutması canımı yakıyor James."

"Ne diyeceğimi bilmiyorum Euphie.Umarım herşeyi zamanla düzeltirsiniz."

'Umarım' diyip ayağa kalkıp üzerimi silkeledim.Elimi James'a uzatıp kalkmasına yardım ettim.Tam yatakhaneye girecekken Mcgonagall'a yakalandım.

"Bayan Potter Dumbledore sizi odasında bekliyor.Bu davranışınızdan dolayı Gryffindor'dan on beş puan kırıyorum .Çilekli pasta yemeyi seviyor."

Dedi ve gitti.James'a gitmesini söyleyip Dumbledore'un odasına doğru gitmeye başladım.Hayatımda hep arkadaş konusunda sıkıntı yaşadım.Çokca düşmanım varken iki elin on parmağını geçmeyecek kadar arkadaşlarım vardı.Etrafımdaki insanlar beni pek sevmezdi açıkçası.Nedenini bende bilmiyorum.Dönen merdivene 'Çilekli Pasta' dedim.Merdiven açıldı ve içine girdiğimde yukarı kata çıkarttı.Odaya girip etrafa göz attım.Dumbledore gülümseyerek fawkes'ı seviyordu.

"Anka kuşları çok değerli varlıklardır Bayan Potter.Geçin şöyle meyan kökü şekeri ister misiniz?"

"Teşekkür ederim profesör ama istemiyorum.Beni neden çağırmıştınız?"

Diyince fawkes'ı sevmeyi bırakıp bana baktı.

"Güçlerin hakkında konuşmalıyız.Eğer güçlerini kontrol edemezsen bakanlık seni gözetim altında tutmayı düşünüyor.Bu yüzden
Profesör Mcgonagall, Profesör Trelawney ve Profesör Slughorn sizi eğitecek."

"Neden profesör Trelawney'den eğitim alacağım?"

"Geçmiş ve geleceği daha iyi görebilmek için.Profesör Trelawney gerçek bir kahindir.Nadiren  kehanetlerde bulunsada gerçektir."

"Peki profesör.Yarın başlasak uygun olur mu?"

"Elbette bayan Potter.Şimdi gidebilirsiniz."

Her ne kadar şaşırsamda birşey demeden odadan çıktım.Yatakhaneye düşünceli bir şekilde geçtim.Bu bütün bu olayları camdan dolunayı izleyerek
düşündüm.