-The Marauders-.J.E.P.

9 Yıl

Yazarın ağzından...

Madam Promfery kızın ağzına iksiri döksede kanaması durmamıştı.Madam Promfery kızı ST Mungo'ya sevk etti.James ve Sirius ardından gitti.Kızı acil müşade odasına aldıklarında Euphemia ve Fleamont Potter ST Mungo'ya geldi.James yere çökmüş ağlıyordu.Sirius ise koridorda gerginlikle volta atıyordu.Euphemia ve Fleamont Potter birbirine sarılmış kapıya bakıyordu.Yaklaşık yarım saat sonra şifacı odadan çıkıp Euphemia ve Fleamont Potter'ın yanına gitti.

"Ebeveynleri siz misiniz?"

"Evet.Kızımızın durumu nasıl?"

Şifacı gergince dışarıya nefes verdi.Gözleri çaresizlikle doluydu.

"Kızınızın kanamasını zor durdu.Galiba bu sıralar stresli şeyler yaşamış.Hastalığı ilerlemiş.Y-yaklaşık 9 yıl sonra 55% ihtimalle felç olacak.Felç olursa serumlarla kan ve ilaç takviyesi yapılacak."

Bayan Potter'ın gözleri dolmuş elleri titriyordu.

"P-peki bu hastalığın tedavisi yok mu?"

"Maalesef ki henüz bir tedavisi bulunamadı.Sadece bayılmaması için,kan kaybını karşılayabilmek için kan takviyesi ve ağrılarını azaltabilmek için serum ile ilaç takviyesi yapılabilir.Artık serumlar ile dolaşmak zorunda.İlaçların yan etkisi iştah kesebilir yada uyuyamayabilir.En azından daha fazla zaman kazanabilir."

Bu sözlerle James hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladı ardından Sirius dizlerinin üzerine düşüp bağırarak ağladı.Fleamont gözleri dolu olsada elini James'ın omzuna koydu Euphemia ise Sirius'a sarıldı.

"Güçlü olun ki Jenny'de sizden güç alsın James.Sizi üzgün görürse o da üzülür.Elinizden geldiğince ona destek olup omuzlarındaki yükü hafifletin ki bu yükün altında ezilmesin.Size ihtiyacı var James."

James ve Sirius gözyaşlarını silip birlikte Euphie'nin kaldığı odaya girdiler.Kan kaybından dolayı yüzü bembeyaz,dudakları ise hafif morarmış ve çatlamıştı.Sol elinin üzerinde ve kolunda serum vardı.Odaya girmeleriyle gözleri ona kaymıştı.Jenny yüzünde gülümsemeyle ailesine baktı.

Jenny'nin ağzından...

Onlara baktığımda gözleri ağlamaktan şişmiş ve kızardığını fark ettim.Annem hızla yanıma gelip sarıldığında serumlu kolumu sıktığı için canım acımıştı.Yüzümü buruşturup ağzımdan inilti kaçtı.Hızla benden ayrılıp yanağımdan öptü.İç çekip gülümsedim.

"Elinde sonunda öleceğim zaten böyle yapmayın.Garip hissettiriyor.Zaten felç olup olmayacağım de kesin değil.Olur da felç olursam size günlüğümü vereceğim.İçinde benim anılarım var.Sadece benim kanımla ve izin verdiğim kişiler açabilir.Bu arada siz ikinizi*serumlu eliyle Sirius ve James'ı işaret eder*affettim.Bir daha benden bir şey saklamayın tamam mı?Bu sefer sizi affetmem ona göre."

Diyip güldüm.Onlarda güldü ve gözleri şevkatle bakıyordu.St Mungo'dan çıkıp hogwarts'a geri döndük.Serumlarla dolaştığım için beni gören herkes üzgün bir şekilde bakıyordu.Gryffindor ortak salonuna döndüğümüzde Lily ve Alice şöminenin karşısında oturmuş kitap okumaya çalışıyordu.Yanına oturdum ve kitabı elinden alıp güldüm.İlk başta kızgınlıkla baksada serumları görünce gözleri doldu ikisinin.

"Bari siz yapmayın kızlar!*olayları anlatır*işte böyle.Artık bu serumlarla ölene kadar arkadaşız."

Diyiy güldüm.Lily hemen elimdeki kitabı alıp kafama vurdu.

"Bunda gülünecek ne var salak! Çocuklarımızı beraber büyütecektik biz!Eğer sen ölürsen ve yeğenlerine ne diyeceğiz?"

"Gerçekleri anlatmanızı istiyorum.Herkesin gerçek bildiği yalanları, kötülüğü ve iyiliği anlatmanızı istiyorum.Bu yüzden gözüm arkada kalmayacak.Ve Sirius'a da bir eş bulun.Ben öldüm diye yalnız bir şekilde yaşayıp ölmesini istemiyorum.Mutlu olmaya hakkı var Lils"

Burukca gülümseyip başımı yere eğdim.Gözlerimdeki yaşlar akarken Sirius sarılıp gözyaşlarımı sildi.

"Saçmalamayı bırak!Sen yaşayacaksın  çocuklarımıza olacak ve beraber bakacağız.Olur da*yutkunur"ö-ölürsen asla evlenmeyeceğim.Hem evlenirsem kendimden nefret ederim.Bu yüzden benim,ailen ve arkadaşların için iyi olmalısın Euphemia"

Boynuna sarılıp ağlamaya devam ettim.Onun da benden farkı yoktu aslında.Diğerleri yatakhaneye geçmiş ortak salonda sadece biz vardık.Sarılmayı bırakıp alımlarınızı birleştirip ellerimi yanaklarına koydum.

"Sirius şimdi beni lafımı kesmeden dinlemeni istiyorum meleğim"

"Tamam seni dinliyorum."

"Regulus aslında ölümyiyen değil.Korktuğu için senle birlikte kaçmadı evden.Üçüncü sınıfa geçtiğinde zorunlu ölümyiyen olacak.O başından beri aydınlık taraftaydı.Dumbledore'a karanlık taraf hakkında bilgi veriyor.Eğer onun geleceğini değiştirmezsem 16 yaşında Voldemort'un hortkuluğunu kreacher'a verdikten sonra inferiler tarafından ölecek.Yani hiçbir şey düşündüğün gibi değil tatlım"

Dediklerim bitince şaşkınlık ve pişmanlıkla ağlamaya başladı.

"B-ben*hıck*hiç iyi bir abi*hıck*olamadım.Onu*hıck*o evde yalnız bıraktım.Merlin!"

Sarılıp saçlarıyla oynadım.

"Sen mükemmel birisin.Yarın onunla uzun bir şekilde konuşursun ve gönlünü almaya çalış çünkü sana kırgın.Beni girişe kadar götürür müsün?"

Kızlar yatakhensinin girişine kadar eşlik ettikten sonra merdivenleri duvardan destek alarak odama çıktım.Yatağa oturup günlüğünü açtım.Anılarımı aktardıktan sonra kilitleyip sakladım.Her ne kadar zorlansamda uyudum.

Yıl sonunda....

Dumbledore her ne kadar hortkulukları avlamamı istemesede hepsini yok ettik ve düello kulübünü açmıştı.Regulus ve Sirius barıştıktan bir hafta sonrasında beraber Regulus'u evden kaçırdık.Gerçekleri James ve Remus'a anlattığında yeni çapulcu üyesini bulduğunu söylediler.Bu arada Peter'ı çapulculardan kovmuş iletişimi tamamen kestik.Dumbledore'dan yetimhanedeki üç arkadaşımın hogwarts'a geleceğini öğrendiğimde ortak salonda deli gibi dans etmiştim ve bu halime herkes gülmüştü.Sirius ile hala sevgiliydik ve gün geçtikçe benim için daha çok endişelenip ilgi gösteriyordu.Şimdi ise eve yeni
geçmiştik.Annemden ilaçlarımı isteyip koltuğa uzandım.Annem serumdan ilacımı verip kan takviyesini yaptı.Ne zaman ilaçları alsam başım dönüyor bu yüzden uzanmıştım.Bir süre sonra koltukta oturur pozisyona geçtiğimde Sirius'un ve annem ile babamın konuştuğunu gördüm.Her ne kadar merak etsemde önemli olsaydı bana söylerdi.Bu yüzden geri yatıp gözlerimi kapattım.Bir dakika sonra kafamın kaldırıldığını ardın yumuşak birşeye kondunuğunu hissettim.Gözlerimi açtığımda Sirius'un bacağında yattığını anladım.Gülümseyip tişörtünden tutup kendime çekip öptüm.Bu hareketime gülüp açık olan saçlarıma oynamaya başladı.Gülümseyip tekrar gözlerimi kapattım.

"Meleğim sana birşey sorabilir miyim?"

"Elbette sorabilirsin sevgilim"

Ciddi birşey söyleyeceğini hissettiğim için gözlerimi açıp oturur pozisyona geçtim ve gözlerine baktım.Cebinden küçük bir kutu çıkarttığında nefesimi tuttum.

"Euphie,kalbimin yarısı yaşama amacım.Benimle evlenip gelecekteki eşim olur musun?"

Kutuyu açıp yüzüğü eline aldı.Gözlerim dolu dolu gülümseyip sarıldım.Sesim heyecandan fısıltıyla döndü.

"Evet seninle evlenirim Sirius"