-The Marauders-.J.E.P.

Yorgunluk

Zaman su gibi akıp giderken hamileliğimin altıncı ayına girdim.İkizler çok hareketliler.Derslerde iyiydi ve Profesörlerde tebrik etmişti.Ara sıra sancılarım olsada geçiyordu.Özellikle de Sirius ve James yalnız bırakmıyor kazanımı ve çantamı sırayla taşıyorlardı.Lils'le kol kola girip ortak salona geçtik.Sirius'un yanına gidip yanağından öptüm.

"Nasılsın Siri?"

Gülümseyerek gözlerime baktı.

"İyiyim.Siz nasılsınız?"

"İyiyiz de bu aralar çok hareketlendiler bu yüzden bazen uyuyamıyorum."

"Sana iksir alalım mı?"

Olumsuzca kafamı sallayıp gülümsedim.

"Gerek yok.Hadi yemek yiyelim!"

Kıkırdayıp onayladı.Yavaşca yemeğimi yiyorken Lils bana döndü.

"James ile 1,5 ay sonra evleniyoruz Euphie.Çok heyecanlıyım!"

Gülümseyip karnımı okşadım.

"Bende senin gibi heyecanlıydım ama belli etmedim.Şimdi böyle söyleyince biraz komik geldi."

Diyip kıkırdadım.Görüşüm bulanıklaşınca birkaç kez gözlerimi kırptım.

"Biraz rahat-"

Diyemeden vücudum geriye doğru giderken bayıldım.Bulanık sesler ve sonrasında karanlık....

Sirius'un ağzından↓

Euphie cümlesini tamamlayamadan vücudu arkaya doğru gitti.Kollarımı vücuduna sarıp bacaklarının arkasından tutup kucakladım.Hastane kanadına giderken

"Euphie!Hadi uyan güzelim."

Koşarak hastane kanadına girince Madam hemen yanımıza geldi.

"Yatağa yatır"

Yatağa yatırıp elini tuttum.Madam iki iksirle gelip Euphie'nin ağzını açıp iksirleri döktü.Elini karnına koyup birkaç saniye beklettikten sonra bana döndü.

"Uykusuzluktan ve bebeklerin hareketli olması onu yormuş.O yüzden bayıldı.Bir hafta boyunca burada kalacak"

Onaylayıp yüzümü sıvazladım.Jameslar endişeyle yanıma geldiler.

"İyiler mi?"

"İyiler.Uykusuzluktan ve bebeklerin hareketli olması onu yormuş.O yüzden bayılmış.Uyuyabilmesi ve sancılarını azaltabilmek için bir hafta burada kalacak"

Lils elini kalbine koyup nefes verdi.

"Birşey oldu sandım.Tanrıya şükürler olsun"

Regulus'da elini omzuma koyup sıktı.

"Birşeye ihtiyacınız var mı?"

"Yok.Siz gidin birşey olursa sizi çağırırım"

Dediğimde 'Geçmiş olsun' diyip gittiler.Euphie'nin yanındaki sandalyeye oturup elini tuttum.Gözlerimi uyuyan yüzünde gezdirdim bir süre.Bakışlarım yavaşça şişkin karnına gidince gülümsedim.

"Galiba bana çekmişler Euphie*kıkırdar*.Keşke...uykusuz kaldığını söyleseydin de böyle olmasaydı.Artık size daha iyi bakacağım."

Hamilelik ona yakışmıştı.Ten rengi biraz açılmış biraz da kilo almıştı.Kolları hala inceydi.Duygusal ve iştahlı olması biraz zorlasada elimden geldiğince güzel hamilelik geçirmesini istiyorum.Ki ilerleyen zamanlarda gülerek anlatsın çocuklarımıza.Tombulaşmış ve kiraz gibi olmuş yanakları adeta beni ısır diye bağırıyor gözleriyle uyum sağlıyor.Küçük burun ve dolgun dudakları da onlara eşlik edip adeta resim tablolarını geçecek bir güzelliği vardı.Tanrı her zerresini özenerek yaratmış melekleri kıskandıracak bir güzellik ve saflık bahşetmiş yeryüzüne yaşayan bir tanrıça göndermişti.Ve saf kalbi sadece beni sevmiş kendisini bana adamıştı.Bende bu tanrıçaya herşeyimi adadım.Ve adamaya hazırım.Göz kapakları titreyip yavaşça açıldı.Zümrütleri beni bulduğunda elini öpüp gülümsedim.Elini karnına atıp orada olup olmadıklarını kontrol etti.Eliyle şişkinliği hissettiğinde gülümseyerek bana baktı.

"Merak etme...İyisiniz ama yorgunluktan bayılmışsın.Neden önceden uyuyamadığını söylemedin.Bayıldığında sizi kaybedeceğim diye aklım çıktı."

Sarılıp sırtımı sıvazladı.Bende incitmeye korkarak sarıldım ona.İç çekip saçlarımla oynadı.

"İyiyiz ve buradayız.Seni bırakıp gitmeyiz.Sadece bebeklerimiz beni biraz yordu o kadar."

Ayrılıp elimi karnına koyup okşadığımda tepki gecikmemiş anında tekme atmışlardı.Kıkırdadım.

"Duyduğuma göre annenizi çok yormuşsunuz.Lütfen biraz sakin olun yoksa sizede birşey olur"

Tekme atmayı bıraktıklarında şaşkınlıkla Euphie'ye baktığımda somurtuyordu.

"Al işte! Sadece senin lafını dinliyorlar!"

"Ben dedim sanki senin lafını dinlemesinler diye.Yapma meleğim sen onların annesisin eminim ki seninde lafını dinlerler"

Bakışlarını karnına çevirip heyecanla ellerini karnına koydu.

"Çok hareketlisiniz ve bu beni yoruyor.Lütfen biraz sakin olun.Anladıysanız tekme atın."

Tekme attıklarında kıkırdayıp karnını öptüm.Geri çekilip yüzüne baktım.

"Bak sana demiştim seni dinlerler diye."

İç çekip tekrar karnına baktı.

"Sizi o kadar çok seviyorum ki anlatamam.Sizi kucağıma almak için sabırsızlanıyorum."

Kelimeler yetmiyordu onun sevgisine ve saflığına.Gülüşlerim onu her gördüğümde yüzümde peydah oluyor istemsizce aşkla dolup taşıyorum.Görmesem bile kokusu ve sesi kalbimi maratona sürüklüyor.Damarlarımdaki adrenalin vücuduma tesir ediyor ve düşünemez hale geliyordum.Ona aşık olduğumda çapkın Sirius yok olmuş yerine aptal aşık olan Sirius gelmişti.Kendi elleriyle bana aşkı,sevgiyi öğretmiş ve kendi bütünlüğüyle kendi aşkını tattırmıştı.Onun aşkı olumsuz tüm duyguları yok ederek huzuru veriyordu.Kendisine has olan kokusuyla baharı getiriyor etrafında çiçekler açtırıyordu.Doğa ana onu kendi çocuğuymuş gibi sevmiş,güçler bahşetmişti.Ruhuna bir damla bile siyah gelmemiş tek insandı belkide.O mükemmelliğin temsilcisiydi.

"Sirius?"

Gülümseyerek gözlerine baktım.

"Efendim tanrıçam.?"

Kıkırdamış ellerimi tutmuştu.Anında ciddileşti.

"Hissediyorum Sirius.Ben erken doğum yapacağım.Hazırlık yapmamız gerekiyor"

"Yaparız.Hogsmade gezisine gittiğimizde alırız herşeyi."

"Ne zaman hogsmade gezisi ne zaman olacak ki?"

"Üç gün sonra.Sen maalesef ki gelemiyorsun çünkü burada kalman gerek"

Oflayıp üzgünce baktı.Elimi yanağına koydum.

"Merak etme herşeyi senin istediğin gibi alacağım tamam mı?"

Kafasını aşağı ve yukarı doğru sallayıp sesli şekilde nefes verdi.

"Zevklerine güveniyorum Siri.Yanıma gelsene."

"Yatağa mı?"

"Evet"

"Ama ya canını acıtırsam?"

Gözleri kısılana kadar gülümsedi.

"Sen benim canımı yakamazsın.Gel buraya"

Diyip yer açtığı yanını patpatladı.Yatağa uzanıp kolumu kafasının altına koydum.Üzerimizi örtüp elimi karnına koyduğunda elini elimin üstüne koydu.

"Hadi biraz uyuyalım"

Gülümseyip bana doğru döndü.Kafasını göğüsüme koyup kokumu içine çekti.

"İyi uykular Siri."

Kollarımı beline dolayıp karnı izin verdiğince kendime çektim.

"Sizede Euphie"

İkiside sarmaş dolaş uykuya dalmış onları izleyen arkadaşlarından habersizlerdi.Çifti gülümseyerek izlemiş her daim mutlu olmalarını dilemişlerdi.