-The Marauders-.J.E.P.

Noel

Zaman su gibi geçmişti...Bir haftalık tatil ikimizinde toparlanmasına yardımcı oldu.İkimizde eski formumuza dönsek de o olayı hiçbir şekilde unutamayacaktık.Hogwarts'a döndükten iki ay sonra yine mide bulantılarım başlayınca Madama gittim.2,5 aylık hamile olduğumu söyleyince mutluluktan ağlamıştım.Şimdi ise 3,5 aylık hamileyim ve Noel tatili için Siriusla birlikte hediyeleri almaya gittik.Sirius'un hediyesini ayrı alıp sakladım.Akşam olduğunda herkes geldi.Yemekler yendikten sonra hediyeler dağıtıldı.Benimki hariç.Sirius'un yanına gidip kulağına

"Senin hediyeni birazdan getireceğim bebeğim biraz sabret tamam mı?"

Onayladığı da herkese ne içeceklerini sorup mutfağa gittim.Mutfaktaki çekmeceden biberonu çıkarıp içine kaymak birası koydum.Lexi'ye seslenip içeriye içecekleri götürmesini istedim.Biberonu arkama saklayıp Sirius'un yanına gittim.

"Bebeğim benim içeceğim nerde?"

Biberonu arkamdan çıkarıp eline verdim.Herkes saniyeler içinde tepkisizce bakarken bende kahkaha attım.

"Bu kadar şaşıracağınızı düşünmemiştim.Ama doğru tahmin ettiniz... HAMİLEYİM!"

Sirius elindeki biberonu düşürüp dolu gözlerle baktı.Ardından kucaklayıp etrafında birkaç kez döndürdü.Yere bıraktığında sarıldı.Bende onu itip lavaboya gittim.Kusarken Sirius saçlarımı tuttu.

"Özür dilerim.Anlık heyecanla yaptım.İyi misiniz?"

Ağzımı silip yaptığı imaya gülümsedim.Elini karnıma koyup hafifçe okşattırdım.Bol boğazlı kazak giydiğimden karnım belli olmuyordu.Dikkatli bakıldığında anlaşılıyordu sadece.

"Şimdi orada bizim bebeğimiz mi var Euphie?"

"Evet..Orada ama çok küçük."

Kazağı karnımı gösterecek şekilde açıp gösterdim.

"Yarın cinsiyetini öğrenmeye gidelim mi?"

"Olur gidelim.Ama şimdi içeriye geçmemiz gerek hayatım"

Elimden tutup içeriye geçtik.James'ın yanına gittim.

"Dayı olmak nasıl bir duygu James?"

"Doğmasa bile varlığı mutlu ediyor ve korumak istiyorum.Sen niye ayakta duruyorsun ki otursana!"

Kolumdan tutup sandalyeye oturttu.

"Ya!Yapma şöyle.Hem hareket etmem lazım ki şimdiden eklem ağrılarım olmasın"

"James~"

"Efendim Euphie?"

"Bana şuradaki tarçınlı kurabiyeden versene"

Tabağı masadan alıp kucağıma koydu.

"Sen yeter ki iste.Başka birşey istiyor musun?"

"Çikolatalı süt kalmış mı?"

Masaya bakıp bana olumsuzca kafasını salladı.Gözlerim dolunca kendime hayret ettim.James gözlerimin dolu olduğunu görünce endişelendi.

"Birşey mi oldu?Ağrın mı var?Midem mi bulanıyor?"

Başımı olumsuzca sallayıp gözlerimi sildim.

"Hormonlar işte.Elinde olmadan her duyguyu yersiz bir şekilde hissediyorsun."

Sarılıp kafamı öptü.Gülümseyip elimden tuttu.

"Ben şimdi sana mutfaktan getireceğim yoksada yaparım tamam mı?Ağlamak yok."

Gülümseyerek kurabiye yemeye başladığımda Sirius ve Regulus geldi.

"Afiyet olsun.James nerde?"