- Ya gel al beni buradan ya da oda numaranı söyle ben geleyim, sen de o zamana kadar sunumun yarısını çekmiş ol. İki türlü de acele et, yoksa bırak projeyi sunarak alacağın terfiyi, olmayan bir sunumunu izlemek için yarım saat sonra şirkette toplantıda olacak bay Jeon, sayesinde kaybettiğin bir işin olacak.
- Blok S, kat üç, oda iki
- Geliyorum
- Abi?
- Efendim?
-Babam beni arıyor
◾◾◾
- Telefonu aç ve yirmi dakika sonra sunumu video halinde göndereceğini söyle.
- Tamam hemen yapacağım.
Abisinden gelen aramayı sonlandırdığı gibi, babasından gelen çağrıyı yanıtladı ve daha üç saniye önce kulağından ayırdığı telefonu tekrar kulağına yerleştirdi. Telaş içinde bir yandan yarım saatte yetiştirebilecek mi? diye düşünürken diğer yandan babasına bu telaşı çaktırmamak için sesinin titremesini önlemeye çalışıyordu. Derin bir nefes aldıktan sonra karşı tarafa selam vermekle başladı.
- Günaydın baba
- Jeongin! Neden telefonlarıma bakmıyorsun?
- Çalışıyordum baba
- Sunum hazır mı?
- Henüz değil fakat çeviriyi tamamladım yirmi dakika sonra sunumu video halinde göndereceğim.
- O halde seni oyalamayacağım. Sana güveniyorum, yirmi dakika sonra görüşürüz.
Jeongin daha hoşça kal diyemeden babası telefonu kapatmış ve kendisine veda etme fırsatı vermemesine rağmen aslında sunum için çalışmaya başlamaya bir an önce girişmesi için de büyük bir fırsat vermişti. Bu da bir yandan oğlunun iş hayatına önem vermesini gösterirken diğer yandan onun geleceği için bunu yaptığını da belirtiyordu.
Hyunjin karşısındakinin henüz kapattığı telefonla, konuşmalarından anladığı kadarıyla ona dönerek yardım etmek istediğini belirten bir ifadeyle konuştu. '''Sen aşağı in ve üzerini değiştir ben de burayı senin için hazırlayayım olur mu?'
Bu kadar kısa bir süre içinde tek başına tamamlayamayacağı sunum için elbette bu teklif reddedilmeyecekti ve Hyunjin buna güveniyordu. Düşündüğü gibi de oldu. Jeongin düşünmeden kabul etti. Birkaç kez ard arda teşekkür etti ve oda kartını alıp kapıya ulaştı.
O tam kütüphane kapısından çıkacakken ''Bu arada sen telefonla konuşurken ben uygulamayla giriş kattaki kameradan abinin geldiğini görüp kapıyı onun için açtım, yüksek ihtimalle şu an senin için üçüncü katta bekliyor.'' dedi Hyunjin.
Bunun üzerine bir teşekkür daha ederek daha da hızlandı ve asansöre koştu o çağırdığı asansörü beklerken Hyunjin de telefonundaki uygulamada gördüğü kütüphanedeki projeksiyonu Jeongin'in bilgisayarına bağlayarak duvara yansıttı. Ardından onun için bir sunum köşesi ayarladı ve epoksi masalardan birini sunum yapacağı yerin biraz ilerisine çekerek bilgisayarı üzerine yerleştirdi. Böylece Jeongin duvara yansıtılan sunumu kameraya bakıyormuş gibi sanki ezbere biliyormuşçasına bilgisayar ekranından okuyabilecekti. Son olarak sandalyelerden birinin üzerinde duran Jeongin'in iş çantasından neler kullanabileceğini düşündü. En önemli şey olan kamerayı bulduğunda koyması gereken yere geçti ve güzelce yerleştirdi. Şu an bu ortamdaki tek eksik Jeongin'di.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
two foreigners and a hotel room | hyunin
FanfictionYang Jeongin yaz tatilini kusursuz bir şekilde geçirmek için babasının şirketinde onu zorlayan her işi eksiksiz yapar ve sonunda tatil için yola çıkar. Ancak vaktiyle, başını kaldıramadığı işlerden kurtulmanın verdiği anlık heyecanla, rezervasyon ya...