1

1.6K 179 155
                                    

Varlıklı insanların yaşadığı, villalarla ve müşterilerinin servetini zevkle yiyen butiklerle dolu bölgeye giren taksi, oranın yabancısıydı. Orta halli insanların yaşadığı bir mahalleden buraya kadar gelmişti, taksimetre şimdiden otuz iki sterlini gösteriyordu. Sürücüyle o ana kadar pek konuşmamış olan yolcu pencereden dışarıyı izliyordu. İçinden bin kere tekrarladığı o konuşmayı yapmaya hazırdı artık.

Kendisine tanıdık gelen kahverengi villayı görünce "Sağ tarafta duralım lütfen." dedi. "Beni bekleyebilir misiniz? On dakika içinde geri döneceğim."

"Tabii, beklerim."

"Çok teşekkürler." Genç adam taksiden indi, kapıyı ardından kapatıp villanın girişine ilerledi. Girişteki granit taşlara, bahçe duvarının dibinden çıkan ufak yeşil otlara ve eve yaklaştıkça artan metalik kokuya alışıktı, buraya daha önce de gelmişti. Hızlı adımlarla kapıya ulaştı, güvenlik kulübesinin önünde durdu. "İyi günler."

"Merhaba?" Güvenlik görevlisi ona dünyanın en absürt yerine gelmiş gibi bakıyor, neden burada olduğunu kavramaya çalışıyordu.

"Jeremy Jenkins'i görmeye geldim."

"Bu eve ziyaretçi almam yasak, üzgünüm."

"Beni o çağırdı. Dışarıda taksi bekletiyorum, hava soğuk ve ben sinirlenmeye başladım. Beni içeri al."

"Bakın, gerçekten-" güvenlik görevlisi itiraz edecekken kulübenin içindeki telefon çaldı. Adam telefonu açtı, kendisiyle konuşan kişiyi birkaç saniye dinledikten sonra "Peki, efendim." dedi ve telefonu kapattı. "Bay Jenkins sizi bekliyor."

"Teşekkürler."

O gitmeye hazırlanacakken güvenlik görevlisi onu durdurdu, "Ziyaretçi girişi yapmam lazım." dedi.

"Sadece kahrolası beş dakika kalacağım içeride!"

"Üzgünüm bayım, aslında sizi içeriye almam bile yasak fakat Bay Jenkins girmenize izin verdiği için itiraz edemiyorum. Adınız ve soyadınız?"

"Harry Styles."

"Ziyaret sebebi?"

"Patronunun erkek arkadaşıyım. Yeterli bir sebep mi? Artık şu lanet eve girip onu görebilir miyim?"

Güvenlik görevlisi belli belirsiz başını salladığında Harry sinirle iç çekti, taş yoldan evin giriş kapısına yürüdü. Beklemeye katlanamadığını belirtmek için zili değil kapıyı çaldı.

Kapı kırklı yaşlarda bir uşak tarafından açıldı. Adam az önce güvenlik görevlisi tarafından bilgilendirdildiği için gelen kişiyi sorgulamadı, "Bay Jenkins sizi odasında bekliyor." dedi.

"Harika. Ben de onu salonda bekliyorum."

Harry doğrudan salona doğru adımlarken uşak onun peşinden gitti. "Sizi odaya götürmem söylendi."

"O zamparaya söyle, odasına falan gelmiyorum. Buraya gelsin."

Harry'nin sinirinden nasibini alan ikinci kişi uşak oldu. "Dileğinizi ileteceğim." diyerek merdivenlere yöneldi. Harry ise onun arkasından "Zampara dediğimi mutlaka söyle." diye seslendi.

Aslında böyle gergin bir insan değildi. Hatta onu tanıyan herkes ondan pamuk şeker diye bahsederdi. Etrafına neşe saçan, arkadaşları için çörekler pişiren ve yakın olmadığı insanlara bile hediyeler verip herkesi mutlu etmeyi seven türde biriydi.

Ama başınızda takıntılı bir eski sevgili varsa neşeli olamıyordunuz işte. Üstelik bu eski sevgili ayrılık konuşmasından kaçıp duruyorsa, etrafa sinir saçan bir elektrik trafosuna dönüşüyordunuz.

SECRET WITNESSHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin