Ertesi gün ikisi de diğer günlere kıyasla dinlenmiş haldeydiler. İlk uyanan kişi Harry'ydi. Dolaptaki hazır yiyeceklerin bir kısmını ısıtarak kahvaltı sofrası hazırlamaya çalıştı. Evde hiçbir erzak türü yoktu, alışveriş yapmak için de biraz dinlenmeyi beklemişlerdi.
Louis'yi uyandırmak için odaya girdiği sırada onun çoktan uyanmış olduğunu fark etti. Genç dedektif odadaydı, pencerelere ve dolaplara bakıyordu.
"Günaydın."
"Günaydın, Harry."
"Ne yapıyorsun tam olarak?"
"Alternatif çıkış yollarını belirliyorum." dedi Louis. "Başka çıkışı yok buranın. Pencerelerden de atlamak çok faydasız. Evin etrafı sarılsa nereden kaçabiliriz bilmiyorum."
"Biraz rahatlayamaz mısın?"
"Rahatladığın an kendini bağlanmış bir halde bir çukurda bulursun. Önlem almak güzeldir. Sen otur ben geliyorum."
Harry artık onu asla sorgulamıyordu. Sessizce başını salladı ve mutfağa yürüdü. Mutfakta yapılacak çok bir işi de kalmamıştı ama soğumaya başladığını düşündüğü çörekleri mikrodalgaya atıp yeniden ısıttı.
Kısa bir süre sonra Louis de onun yanına geldi ve karşılıklı olarak masaya oturdular. Louis ilk önce ona kahvaltı için teşekkür etti, ardından dolapta neler kaldığını sordu.
"Özetle hiçbir şey." dedi Harry. "Dün akşamdan kalan salatadan ve fajitadan var biraz ama bir öğün bile çıkmaz."
"Dün ben yemekleri almaya giderken yakında bir büfe gördüm. Yani büfeden biraz daha büyük bir yer aslında. Oradan kendimize kahvaltı ve akşam öğünlerinde yemek yapabileceğimiz şeyler alalım. Peçete de bitiyordu, gidince hatırlat."
"Ben de mi geliyorum?"
Louis çöreği yerken başını salladı. "Sen de çok bunaldın kaç gündür, biraz farklılık olur. Çevremiz tamamen yeşillik. Biraz da dolaşabiliriz."
Harry bir gün dışarıya çıkma ihtimaline sevineceğini hiç düşünmezdi ama o anda sırf temiz hava alıp kafa dağıtabileceği için mutluluktan uçuyordu. Bu yüzden yemeğinin geri kalanını çok hızlı bir şekilde yedi. Bir an önce çıkmak istiyordu.
"Bu arada, evin bir çıkışı olmadığı için kendimize saklanacak yer ayarlamamız da lazım. Acil durum için."
"Evindeki gibi bir gizli oda mı?"
"Yani oda inşa edemeyiz sonuçta ama ufak bir gizli bölme ayarlanmalı. Neresi uygun olur karar verelim, ona göre bir yer bulalım."
Harry bu konu tekrar açılınca iç çekti, artık bunu konuşmak istemiyor olsa bile "Tüm bu karmaşa bitecek mi?" diye sordu. "Nereye kadar kaçacağız? Bir insan öldürüldü, katili kaçmıyor biz kaçıyoruz."
"Adam milletvekili olduğu için pisliğini kapatacak bir sürü insan var ama bir şekilde adaletin kazanacağına inan. Bir süre kaçacağız, böyle yapmak zorunda olduğumuz için çok üzgünüm. Seni sapasağlam mahkemeye çıkartıp o adamı tutuklattığımız zaman tüm bunlara değdiğini göreceksin."
Harry buna cevap vermedi. İştahını kaybetmişti, artık yemek yiyemiyordu. Bu yüzden ayağa kalktı ve kendi önündekileri toparlayıp temizlemeye başladı. Kahvaltı yapmayı çoktan bırakmış olan Louis de ona tüm masanın toplanmasında yardım etti. "Ne kadar kötü hissettiğini biliyorum Harry, anlıyorum. Bir an önce bitmesi için elimden geleni yapıyorum."
"Ben de bunu biliyorum. Teşekkür ederim."
"Artık bugün bu konuda konuşmayalım. Gerçekten dinlenmeye ve kafa dağıtmaya ihtiyacımız var."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SECRET WITNESS
FanfictionHarry büyük bir suça şahitlik ettiği için kendini bir belanın tam ortasında buluyor. Güvenecek kimsesi, gidecek hiçbir yeri yok.