Hikayem çok fazla okunmasa da şuan'a kadar okuyan herkese minnettarım. Çok teşekkür ederim. Keyifli okumalar.
Doğa'nın Ağzından ;
Cok fazla ses var. Lanet olsun. Zaten canım kıvancımın da sesini duyamıyorum. Sinirliyim anlıyacagınız. Ha bu arada bizim "eski" sevgililerimiz hala gelmedi. Enes zaten 3 mekan gezmeden asla boyle yerlere gelmez ama kıvancın "eski" sevgilisi sinemi bilemiyorum.Kıvanç : "Oturalım mı ?" Dediginde ne bagırıyon zalimin oglu dicektim ama vazgectim. Beni kezban la bu diye düsünmesin. Kafamı salladım. O da koluyla belimi sardı ve koltuklara dogru gittik. Eh yani en azından ses burada pek duyulmuyordu. Cunku oturdugumuz yer fazla koşedeydi.
Kıvanç : "Yoruldun mu ?"
Doğa : "Yok ya iyiyim ama sen yorulmuşa benziyorsun"
Kıvanç : "Aynen baya yoruldum. Hem sen o 13 cm topuklarla nasıl yorulmadın ya"
Doğa : "Alıştım artık ya"
Kıvanç : "Topuklularla dans etmeye mi alıştın ?" Dediginde garip baktım. Anam mal mısın sen diyesim bile geldi o derece.
Doğa : "Ya demek istedigim hergün topuklu ayakkabıyla gezdigim icin alışkınım demek istedim"
Kıvanç : "Hım anladım" dediginde sadece bir yere odaklanmıştı. Oraya dogru bakınca Sinem denen kızın geldigini anladım. Ama a-ma onun yanında enes mi vardı ? ENES VE SINEM BERABERLER MIYDI ? ENES BENI BU KALTAK ICIN MI BIRAKTI YANI ?
Kıvanca baktıgımda üzülmüstü.Doğa : "Sinem mi bu ?"
Kıvanç : "Evet bu o. Simdi sadece seninkini beklicez"
Doğa : "Aslında o da geldi simdi" dedigimde aniden kaşlarını çattı.
Kıvanç : "Ee nerde o zaman ?"
Doğa : "Sinemin yanında" diye söyledigimde NE ? diye bagırdı.
Ikimiz aynı anda konustuk.K-D : "Beni bu salak için mi bıraktı yani"
Birbirimize baktık ve ilk gözlerini kaçıran ben oldum.
Kıvanç : "Hadi doğa kalk"
Doğa : "Ne ?"
Kıvanç : "Onlar eğlenirken biz burda mal gibi oturamayız. Hadi kalk dans edelim. Zaten slow çalıyo. Hadiiii" diye diye beni çekiştirdi ve dans pistine getirdi.
Ellerimi kıvancın ensesine doladım, o ise elleriyle belimi sarmıştı.
Birbirimizin gözlerinin icine bakıyorduk.Kıvanç : "Eski sevgilim senin eski sevgilinle sevgili (!) şansa bakar mısın ya"
Doğa : "Harbiden ya ne şans ama (!)"
Kıvanç : "Şuan onları düsünmeyelim. Anın tadını çıkaralım bence." Dediginde kafamı eliyle ittirip boynuna gelmesini sağladı. O ise elleriyle belimi sıkmış, sanki kaçıp gitmemden korkuyormuş gibiydi. Gibi ama şimdi bu hareketden dolayı fazla heveslenmeyim ben.
Kıvanç : "Enes salağı senin gibi bi kızı nasıl aldatabilir hala inanamıyorum"
Doğa : "Sinem gibi aptal bir kız nasıl da senin gibi birinin evlenme teklifini kabul etmez ?"
İkimizde of'layarak slow şarkıya ayak uydurduk. Bir süre sonra artık hareketli şarkı çalarken biz hala slow müzik varmış gibi dans ediyorduk. Çok romantik ya diye bu sahneyi adlandırabilirim ama kıvancın benim gibi biriyle sevgili olmayacagını biliyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
THE END
Novela JuvenilDoğa ve Kıvanç. Birbirlerine deli gibi aşıklar. Ölüm bile birbirlerini sevmelerine engel değil. Hayattaki tek amaçları, birlikte mutlu olmak olan bu çift'in ne maceralar yaşıyacak olması merak uyandırıcı. Ha tabi, ay ben okumak istemem, banel bu h...