THE END

8. BÖLÜM : SARILMAK

Kıvancın Ağzından :

Doğa, sonunda yoğun bakımdan çıktı ve normal bir odaya aldılar. Hala uyanmadı ama iyi tarafı hayati tehlikeyi atlatmış olması.
Şuan yanında oturmuş elini tutuyorum. Onun gülüşünü çok özledim.

*

Bir süre sonra uyukaldıgımı farkettim ve gözlerimi açtım.
Doğa bana bakıyordu.

Kıvanç : "Uyandın mı ? Uyandın. Hemsire geldi mi ? Doktor geldi mi ? Haber vereyim be-"

Doğa : "Yeter kıvanç. Hemsire de geldi. Doktor da geldi"

Kıvanç : "Beni niye uyandırmadın"

Doğa : "Uyandırmaya gerek olmadıgını düşündüm"

Tam ağzımı açıp birsey diyecekken içeri doktor hanım girdi.

Doktor Hanım : "Durumunuz gayet iyi doğa hanım. Taburcu olabilirsiniz. İyi günler" deyip odadan çıktı.

Kıvanç : "Sen hazırlan bende taburcu işlemlerini halledeyim" dedim ve kafa salladı.
Kapıdan çıkıp işlemler icin danışmanın yanına gittim.

Doğa'nın Ağzından ;

Yavaş bir şekilde yataktan kalkıp ayaklarımı salladım. Giyinmek icin dolabın oraya gittigim de giysilerimin orda oldugunu farkettim. Demek ki eve gidip bazılarını getirmişti de ev anahtarını nerden buldu ? Geldigin de sormak icin aklımın kenarında bulundurdum. Hemen bordo tshirt, jean pantalon ve spor ayakkabılarımı giyip saçımı gelişi-güzel topladım. Koltuga oturup kıvancı beklemeye başladım.

*

Şuan kıvanç'la beraber eve gidiyoruz. Araba da sessizlik hakim. Ama sorucam soru aklıma gelince sessizligi bozdum.

Doğa : "Eşyalarımı getirmişsin. Evin anahtarını nerden buldun ?"

Kıvanç : "Saksının altından" deyip gülümsedi.
Tabi ya her zaman oraya yedek koyardım ama simdi yerini degiştirmem lazım.
Kıvancın dedigine kafa sallayıp cam tarafına döndüm.
Eve geldigimiz de kıvanç benim koluma girmiş yavaş bir sekilde yürüyoduk ama kendi evime gitmiyoruz ki.

Doğa : "Hayır senin evinde kalmak istemiyorum"

Kıvanç : "Sana sordugumu hatırlamıyorum küçük hanım" deyip kapıyı açtı.

İceriye girdigim de evde papatya kokusu hakimdi. "En sevdigim" diye mırıldandım.
Kıvanç bunu duymuş olmalı ki kafa sallayıp biliyorum dedi.
Hemen koltuklardan birine oturdum ve battaniyeyi üstüme çektim.

Doğa : "Film izleyelim mi ?"

Kıvanç : "Pekii. O zaman Tron Efsanesi'ni izleyebiliriz"

Dvd'nin yanına gidip filmi taktıgında yanıma gelip oturdu ve battaniyeyi de üzerine çekti.

**

Film harikaydı ama kıvancın uzayla ilgili filmleri sevmiyorum yeaaaa deyişleriyle geçti ve benim de milyon kez göz devirlemle.

Kıvanç : "Dünyanın en saçma filmiydi yaa" deyip filmi durdurdu.

Doğa : "Hiçte bile. Çok güzeldi. Hele o baş roldeki çocuk varyaaa ahhh ahh"

Kıvanç, bana bakıp göz devirdi ve ayağa kalkıp mutfaga doğru gitti.

Ben ise oturdugum yerden kalkıp banyoya gittim. Karnım ağrıyordu. Eyvah! Yoksaaaa......burda ped var mıdır acaba ? diyerek banyoda bakmaya başladım. Nerden olsun ki aptal doğa

Hemen banyodan çıkıp ayakkabılarımı giydim. Kıvanç, sesleri duyunca kafasını kapıdan çıkardı.

Kıvanç : "Nereye ?"

Doğa : "Eve gidip gelmem lazım önemli"

Kıvanç : "Hiçbir yere gitmek yo-"

Doğa : "Gelicem hemen bayyyy" deyip koşarak evden çıktım.
Regl oldugum zaman keske erkek olsam aq diyorum.
Eve gelip banyoya koştum ve işimi hallettim. Rahatladım lan.

Hazır eve gelmişken temizlik yapmalıyım dedim ama şuan koltukta oturuyorum. Çünkü regl iken vücudum hareket etmek bile istemiyo. O derece bi halsizlik yani...
Telefonuma mesaj gelmesiyle beraber hafifçe kolumu kaldırdım ve telefonu aldım.

Kimden : Kıvanç
Hemen buraya gel ve neden evine gittiğini söyle.

Ya şimdi bu çocuğa ben 'Regl oldum da hihihihi' mi diyim ? Ne diyim he ?
Re zil lik ya.

Kime : Kıvanç
Birazdan gelicem.

Hemen üstümü degiştirdim ve kıvancın evine dogru gittim. En azından üstümdeki kıyafetler kokuyodu bende degistirdim derim yani. Napayim ya.

Kıvanç kapıyı açtıgında bana tip tip bakmaya başladı. Normal de 'Heyyy ne bakıyon yarraguum' derdim ama 21 yaşında genç kız olmak ve kıvanca demek yemiyo yani djsms.

Doğa : "Ne bakıyosun kıvanç ?" Dedigimde göz devirdim ve onu itekleyerek içeri girdim.
Arkamdan geldi ve koltuga oturdu. Bana mal gibi bakması sinirlenmeme sebep olmuştu.

Doğa : "Ne var ? Ne bakıyosun ?"

Kıvanç : "Özür dilerim"

Doğa : "Kabul edilmedi beyefendi"

Kıvanç : "Ah! Hadi ama bilerek söylemedim sadece agzımdan kaçırdım" deyip yanıma gelip oturdu.

Doğa : "Bak, onlar senin gercek düşüncendi tamam mı ? Bu yüzden sana kızamam, ben sadece, enesin yerinde olsam aynı seyi yapardım demene sinirlendim"

Kıvanç : "Sinirle söyledim özür dilerim" dediginde yavru köpek bakışı attı.

Daha fazla dayanamadım ve sarıldım ona. Allahım, keşke hep böyle kalsak olamaz mı ya ??

Merhaba kankilerim. Insallah severek okuyorsunuzdur. Elimden geldigince uzun yazmaya çalısıyorum. Öptüm.