*****************KARA KEDİ********
"Ah hala sormadık.. Ne zaman taburcu olur kızımız doktor bey?" dedi bayan Sabina heyecanlı bir sesle.
"Bu gün serumu bittikten sonra taburcu olabilir. Yalnız dikkat edin yürürken başı dönebilir!" dedi doktor endişeli bir sesle ardından ekledi.
"Bayan Cheng ve bay Cheng bi' gelir misiniz?"
"Tabii doktor hanım!" Seslerindeki endişe çok kolay seziliyordu.
Acaba ne oldu? Ciddi bir şey mi yoksa? Sanırım öyle.. Tanrım ne oluyor. En sonunda gizlice onları dinlemeye karar verdim.
".... bu tarz semptomlar gösterebilir. Bunun için bir kaç test yapacağız. Bunun için size tarih verecekler çıkışta.Büyük ihtimalle açlık ve stres atakların tekrarlamasına neden olmuş. Baş ağrısı ve bayılma ataklarının. Size şöyle bir soru soracağım. Marınnette daha önce bayıldı mı?"
"Hayır! Doktor hanım neyi var kızımızın!"
"Şu an için bir şey söyleyemem. Peki baş ağrısı ne sıklıkla oluyordu."
"Bu aralar sık oluyordu. Geçen gün hatta okuldan izin aldık."
"Anlıyorum... Testlerden sonra konuşuruz. Bu süreçte dikkatli olsun. Umalım ki nörolojik bir hasar saptamayalım" diye bitirdi doktor.
Nörolojik hasar mı?
Bütün vücudum korkuyla irkildi. Marınnette'nin bayılması basit bir şey değil miydi yani? Ne cehennem oluyordu? Sadece bildiğim tek bir şey vardı. Marınnette'ye çok dikkat edecektim.
"Doktor hanım gitmeden bir şey sorabilir miyiz?"
"Tabii"
"Bu durumun olma ihtimali nedir?"
" Yüksek görünüyor!"
"Peki ya böyle bir şey olursa bunun tedavisi var mı?"
"Evet tabiki!"
"Teşekkür ederiz doktor hanım."
Doktor hızla uzaklaştı ben ise hala şoktaydım.
O sırada Marınnette'nin sesi duyuldu.
"Adrian ne oluyor?"
Hemen yüzümdeki şok ifadesini silerek daha iyi bir ifade takındım.
"Hiiç Prenses!"
"Annem ile babam doktorla ne konuşuyor?"
"ee.. şey.. Senin neden üzgün olduğunu bulmaya çalışıyorlar!" dedim yalan söylemiştim çünkü bunu ona söyleyecek kişi ben değildim.
"Ay şu konu! Alya sence şu serum ne zaman biter! Sıkıldımm.."
"Ee.. Kızım sende kendini aç bırakmayacaktın. Çek şimdi cezanı"
"Alyaağ"
"Az kaldı Prenses"
O sırada hemşire geldi.
"Evet küçük hanım şimdi şu damaryolunu çıkaralım!"
"Evet evet lütfen.." dedi heyecanlı bir sesle.
"Bir dahakine sakın öğün atlama ve bu kadar strese girme tamam mı?"
"Tamam" sesindeki sıkılmışlık kolaylıkla seziliyordu.
Bay ve bayan Cheng de gelmişti
Damaryolu çıktıktan sonra Marınnette heyecanla kalktı. Başının dönmesiyle yatağa oturması bir oldu. Hızlıca onu tutmak için uzandım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KİMLİKLERİN ARDINDA
FanfictionBir aşk öyküsü.. ~Zaman her şeyin ilacıdır. Zamanda bir uyuşturma yöntemi değil midir zaten?~