17. Bölüm

150 30 9
                                    

***BU BÖLÜMÜ BİRAZ YAMANA AYIRMAK İSTEDİM. ÇÜNKÜ BU ARALAR HEP TERS KÖŞE OLDU . MALUM ALİ YÜZÜNDEN NE ASKI BULDU NE DE İSTEDİKLERİ OLDU .ÜZGÜN OLMASINA GÖNLÜM RAZI GELMEDİ .AŞK NELERE GEBE GÖRECEGİZ . YAMANIN'DA ALİ GİBİ BİR AŞKA YELKEN AÇMASININ ZAMANI GELDİ.BAKALIM PARTNERİNİ OKUYUNCA NE DİYECEKSİNİZ YORUMLARINIZI BEKLİYORUM . İYİ OKUMALAR HEPİNİZE SEVGİLER ***

 İYİ OKUMALAR HEPİNİZE SEVGİLER ***

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Ne demek hastaneden çıktı. Nasıl, hangi ara oğlum. Ya siz ne işe yararsınız kapat. Sinirle telefonu kapatip salonda keyifle kahvaltısını yapan patronumun yanına yavaş yavaş ilerledim.

"Ya Kazım şu bir aydır huzurla kahvaltı yapıyorum inan her gün yarım saatte olsa onunla vakit geçirmek beni nasıl mutlu ediyor bir bilsen .Yeni yetme delikanlılar gibi hissediyorum içim kıpır kıpır." Patronumu hiç böyle gülümsediğini görmemiştşm . Nasıl diyecektim şimdi aldığı haber canını sıkacaktı ama söylemek zorundaydım.

"Şu çayımı da içeyim kalkalım bekletmeyelim meleğimi. Giderken de hatırlat şöyle güzel bir aranjman ayarlayalım içinde kırmızı güllerden bolca koydurt tamam mı. Gerçi o güllerden de daha güzel ama olsun elimiz boş gitmek olmaz .Ona ne alsam az inciler zümrütler pırlatalar bile ona az gelir off Yaren off." Çayından keyifle bir yudum alıp bana cevirdi başını ben bakışlarımı kaçırdım .Kuşkuyla baktı bana masada hafifçe kıpırdadı. Kaşlarını her zamanki gibi çattı. İçinin sıkıntısıyla derin bir iç çekip bana bakarak "söyle" dedi.

"Abi artık hastaneye gidemeyeceğiz dedim başım önde.

Sinirle masadan nasıl kalktıysa sandalye geriye düştü. Ellerini masanın üstünden güç alırcasına dayadı. "Neler oluyor Kazım." Dedi burnundan soluyarak

"Abi Ali kızı hastaneden çıkartmış. Kucağında Yaren'le hastaneden bugün ayrılmış. "

"Ne demek ayrılmış lan daha iyileşmeden nereye götürmüş bu gerizekalı. Siz ne işe yarasınız Kazım onlar giderken adamların nal mı topluyorlardı. Bu ne densizlik bu ne iş bilmezlik bundan sonra her şeyi ben mi öğreteceğim size lan. Aptallar ordusuyla çalışıyorum resmen. Maşallahınız var aferin hepinize aferin . Sıçıyım ben böyle işin içine diyerek masanın üstündeki örtüyü çekip ne var ne yok her şeyi yerle bir etti.

"Aliii her yerde karşıma çıkmak zorunda mısın lan neye el atsam sen kime gitsem ne yapsam sen yeter lan yeter bıktım senden bıktım." Telefonu alıp hastaneyi aradım.

"Aloo! doktor ben Yaman evet ne demek doktor Yaren hastaneden ayrıldı ve bundan neden benim haberim yok. Daha iyileşmeden hastanızı nasıl çıkarırsınız söyler misiniz. Hayır efendim bana bir açıklama yapmak zorundasınız. Benim için ne kadar hassas bir konu olduğunu biliyorsunuz." Telefon kulağımda doktorun anlattıklarını dinliyordum sinirim bir kat daha artmıştı. Daha fazla dayanamadım ve doktorun yüzüne kapattım .Telefonu da duvara attım . Önüme kim ne gelirse yıkacaktım o yüzden dışarı doğru fırladım. Deniz kenarına doğru arabamı sürdüm .Sahilde ayak üstü bir satıcısının önünde durdum simit aldım .Martılar her atılan simitleri kapıyorlardı. En azında sakinleşmek için bir süre burada durabilirdim. İyi gelmişti deniz havası birden arkamda bir sesle o tarafa doğru döndüm.

KANATSIZ KUŞ(TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin