Özel Bölüm: "Sen Zafere En Çok Benzeyen Yenilgisin"

82 2 43
                                    

Bu bölüm özel bölümdür. Gelecekten bir kesit gibi düşünün. Yaşanacak sahneler ama daha zamanı gelmedi. Uzun süredir bölüm atmayınca telafi olsun istedim. Yıldızlara basmayı unutmayın.

✨❤️

"Bilmem kaç kilometre yol gittim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Bilmem kaç kilometre yol gittim.
Evren kaydı.
Sen göğüs kafesimden milim kaymadın."

Bölüm Şarkısı: Wings- Birdy

Ateş içindeki dalların çıkardığı sesler kulağıma ninni gibi geliyordu. Üzerimdeki geniş kesim kahve kazak ve Çağrı'nın verdiği pike bedenimi Ayvalık'ın ayazına karşı oldukça koruyordu.
Ege kızı olduğum için bu havalara oldukça alışıktım. Küçükken hatırladığım birkaç silik anı dışında Dila'dan bana kalan tek şey olduğu da söylenebilirdi. Gökçeada'da yaşadığım silik anıları hatırlatan yegane şey... Sonuç olarak soğuk havalara aşık bir insandım. Bundan dolayı ben pike dahi istememişken Çağrı'ya söz geçirememiş ve ateş yakmasına engel olamamıştım.

Ona buna gerek olmadığını söylediğimde ise verdiği cevap kayıp olduğum anıları hatırlatmak istercesine kafamın içinde yankılanıp durmuştu.

" Tenine dokunduğumda soğuk olmasını sevmiyorum. Yanımdayken seni ısıtamadığımı bilmek beni üzüyor Alçin. Ellerim ellerini ısıtamıyormuş gibi ben sana yetemiyormuşum gibi hissediyorum."

Aslında terlediğimi hissediyordum. Zaten bu kadar sıcaklığa terlememem anormal bir durum olurdu. Ancak bundan şikayetçi değildim. Sıcacık olmuş bedenim ile oldukça gevşemiş, sanki tüm o kaosa sebebiyet olmamışım gibi ateşin çıkardığı sesleri ve ormandaki ağaçları okşayan rüzgarı arzuyla karşılıyordum.

Belkide bu durumdan şikayetçi olmamamın tek sebebi rahatlamış olan bedenim değil Çağrı idi. O ve onun bana karşı gösterdiği şefkat... Ama en çokta avucunun içinde sakladığı, uçup gitmesinden korktuğu bir kuş gibi koruması her şeyden. Kimi zaman bir esintiden kimi zaman insanlardan...

Koruyamadığı ise tek bir şey var. O da kendisi. Böylesine büyük bir sevginin dört odacıklı kalbime nasıl sığdığına anlam dahi veremiyorken bir sabah uyandığımda kokusunu nefesim diye çekmek mucizenin ta kendisiydi. O aşka düşmekten koruyamamıştı beni. Belki de aşkı onda bulduğum içindi...Bilemiyorum.

Düşüncelerimden sıyrılmamı sağlayan ise tabi ki mutfaktan bahçeye şölen yaratırcasına yayılan sıcak çikolata kokusuydu. Gözlerimi içerisinde bulunduğum duruma binlerce kez şükretmiş dahi olsam da bir daha Tanrı'ya minnettarlığımı gösterircesine kapadım.

Kapadım ve çikolatanın yoğun kokusunu hazla içime çektim. Sabahtan beri bitmek bilmeyen sıcak çikolata açlığı akşam saatlerinde Çağrı'ya yalvarmam ile son bulmuştu.

Özgürlük SavaşçılarıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin