24.Bölüm☘️

267 20 5
                                    

JUNGKOOK'TAN

Saçlarını kalemle topuz yapmış, resmini dikkatle çizen kızı izliyordum, yüzümdeki hafif gülümsemeyle. Bakışları bana döndüğünde pozisyonumu bozmadım.

- Niye öyle bakıyorsun?

Sırıttım.

- Nasıl bakıyormuşum?

- Fazla dikkatli.

Gülümseyerek başımı masaya eğip, ardından tekrar ona baktım.

- Sadece kalbime kazımakla yetmedi, beynime de kazımak istiyorum seni.

Gözlerini şaşkınlıkla kırpıştırdı. Diyecek bir şey bulmak ister gibiydi ifadesi.

- Daha ne kadar devam edecek bu?

Alt dudağını dişleri arasına aldığında tebessüm ettim.

- Birbirimizden daha ne kadar ayrı kalacağız Eun?

Titrek bir nefes verdi. Ayağa kalkıp yanına gittim. Kolunu nazikçe tutup, kaldırdım. Yüzünü ellerim arasına aldım.

- Geçen zaman içinde duygularım daha da yoğunlaştı. Özlediğim için daha çok bağlandım sana. Gülüşünü özledim. Işıl ışıl bakan gözlerini. Sesini. Bana sürekli 'Jeon' diyişini. Seni. En çokta bizi özledim.

Gülümsedim.

- Pes attığımızda bana yenildiğin zamanki somurtmanı, kazandığındaki gülüşünü ve tüm saflığıyla bakan gözlerini özledim. Gözünden her düşen yaş beni öldürüyor. Dayanamıyorum.

Yutkundum.

- Beni sevmediğini düşününce.

Elini alıp, hızlı atan kalbimin üzerine koydum.

- Burası acıyor. Çok acıyor.

Derin bir nefes aldı.

- Senin de acıttım. Çok acıttım değil mi?

Dolan gözlerime baktı.

- Alışmıştım.

- Hayır, kendini kandırıyordun.

- Kandırmıyordum.

- Üzülmemem için yalan söyleme. Canını yaktım.

- Artık bir önemi yok.

Kollarımı sıkıca bedenine sarıp, başımı boynuna gömdüm.

- Var. Önemi var. Yalan söyleme bana.

Kollarını bana sardığında gözümden düşen yaş, boynunda yer edindi.

Onu üzmüştüm. Çok üzmüştüm...

- Özür dilerim. Özür dilerim.

- Tamam Jeon. Özür dileme.

Bir süre öyle durduk. Kendime geldiğimde geri çekilip, mesafemizi açmadan ellerimi yüzüne yerleştirdim.

- Seni üzdüğüm için özür dilerim.

- Tamam dedim Jungkook.

Bir şey demek üzereydim ki, masanın üzerindeki telefon çalmaya başladı. Eun telefonu eline alıp, aramayı cevapladı.

- Efendim baby mochi?

Gözlerimi silip saçlarımı geriye attım.

- Tamam, geliyoruz. Görüşürüz.

Telefonu kapatıp, eşyalarını toplamaya başladı.

- Nereye?

Bana bakıp, tebessüm etti.

My Hope JJKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin