51.bölüm

1K 80 11
                                    

Bunların ne işi vardı şimdi burda. Hızlı hızlı içeri yürürken Mert beni durdurup kafasıyla Ece ve Atayı gösterdi. Bende elimle boşver işareti yapıp yanımda esneyip duran Pırıla doğru eğildim ve
"Halacım senin uykun mu geldi" dedim. Pırıl kafasını sallayıp tekrardan esnedi. Onu kucağıma alıp içeri girdim. Gelin odasına gelince Pırılı koltuğa yatırtıp bende yanına oturdum. Biraz gelin odasında oyalandıktan sonra kızlarla odadan çıktık. Melike yenge ve Ela yenge Ayşegül yengeye yardım etmek için odada kaldılar. Biz gelen davetlileri karşılamak için kapıda duruyorduk. İçeriye Ece ve Ata girince bi kaç adım geri gidip durdum. Kızlarsa sanki onlar yokmuş gibi davranmaya başladılar. Ben gülmemek için kendini zor tutarken Ece
"Eee bize hoş geldiniz demek yok mu" dedi. Kızlarla göz devirip diğer gelen davetlilere yöneldiler. Ben halâ arkada dururken Yağmur yanıma gelip
"Ece mi bu" dedi. Kafamı sallayınca Eceyi baştan aşağı süzüp
"Sevimsiz şey" dedi. Ben gülerken biri beni dürdükledi. Arkamı dönünce Pırılı gördüm. Gülerek eğildim ve
"Sen uyumuyor muydun bakalım" dedim. Pırıl kafasını sallayarak
"Uyuyordum ama uyandım ve annemlerin yanında çok sıkıldım" dedi. Bende gülüp edildiğim yerden kalktım ve
"O zaman Mert eniştenin yanına gidelim" dedim. Pırıl yerinde zıplamaya başlayınca kızlara dönüp
"Kızlar ben Pırılı Mertin yanına götürüp geliyorum" dedim. Atayla Ece bana kötü kötü bakarken kızlar kafalarını salladılar. Pırılın elini tutup bizimkilerin olduğu masaya doğru yürüdüm
Sanada Merti görmek için bahane çıktı
Ne alakası var ben Merti her dakika görüyorum ki
Yoo yarım saattir kapıdasınız
O zorunlu olduğu için yoksa yanından ayrılmam. Burda da ne çok kız varmış yaa. Masaya yaklaşınca durup Pırıla döndüm ve
"Halacım bak şimdi seni o masaya bırakıcam sen etrafa bakınıcaksın tamam mı eğer bi kız o masaya bakarsa koş bana haber ver" dedim. Pırıl ciddi ciddi beni dinleyip kafasını salladı. Mertlerin yanına gelince Pırıl kendine sandalye çekip oturdu. Ben yanlarında dikilirken Mert
"Sen oturmican mı" dedi. Kafamı 'hayır' şeklinde sallayıp
"Yok daha gelmeyen devetliker var onları karşılıcam" dedim. Mert ayağa kalkıp
"Bende seninle geliyim bi hava alırım" dedi. Bende başımı sallayıp Pırıla göz kırptım. Pırılsa  bana gülümseyip etrafa bakınmaya başladı.
Biz Mertle geri dönünce Eceyle Ata hâlâ oradaydılar. Onları takmayarak yerimize geçtik. Yani benim durduğum yere geçtik.
Nerdeyse 1buçuk saatte yakın ayakta duruyoruz ve ayaklarımın öldüğüne yemin edebildim. Çok ağırıyorlar ve daha düğün başlamadı. Herkes gelince bizde yerimize geçtik. Abimler çıkarken herkes alkışlamaya başladı. Onlar dans ederken benim gözlerim dolmuştu. Mert beni dansa kaldırınca gülümsedim. Yağız, Baran ve Berkeler çoktan çıkmışlardı.

Düğün sonunda bitti. Düğünle beraber bende bittim. Bütün davetliler gidince hemen bi sandalye çekip oturdum. Kızlarda hemen bir yerlere oturdular. Berk abimin düğünü bile bu kadar yorucu değildi ya. Ela yenge yanımıza gelip
"Hadi bakalım gençler bizde gidiyoruz toparlanın biraz" dedi. Yengee taparlanacak gücümüz kalmadı. Kızlar ayağa kalkarken ben ayakkabılarımı çıkarmaya başladım ve
"Ben daha fazla bu ayakkabılarla yürüyemem" dedim. Ayakkabılarımı elime alıp yürümeye başladım. Mertte  yanıma gelip kolunu omzuma attı.

********
Arkadaşlar sınav haftam olduğu için çok yazamıyorum. Kusura bakmayın.

Abilerim / TAMAMLANDIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin