"Mavi alevler"

1.8K 232 57
                                    

Irene Knight

Herkes hazırlanmıştı. Bir kaç veledin kıçını tekmelemek için bile bu kadar fazla kişi gittiğimizi düşünmek istemsizce gülmeme sebeb oluyordu.

"Ireneee! Bu hiç tatlı değil." Diyerek maskesini gösterdi Toga. Ardından mızmızlanarak "Bende Irene gibi maske takmak istemiyorum!" Diyip maskesini indirdi. Toganın bu halleri bana Yukiyi hatırlatmıştı.

Kurogiri portalı açtığında Dabi bana bakıp bir centilmeni taklit ederek "Hanımlar önden." Dedi. Portala yürürken "O dilini döndüğünüzde bulamayabilirsin Dabi" diyip portala girdim.

Tüm portalın oluşturduğu mor ve siyah dumanlar yok olduğundan karşımızda kocaman ağaçlarla dolu bir arazi vardı. Bir tepede olduğumuzdan öğrencilerin kaldığı yeri olduğumuz yerden görebiliyorduk.

Toga maskesi yüzünden söylenirken Dabi "Sen sadece sana söyleneni yap Toga." Dedi. Toga mutsuz mutsuz yüzünü asarken "Yeni arkadaşım Irene ilede gitmeme izin vermediniz." Dediğinde ne diyeceğimi bilemeden elimi yüzüme koydum ve derin bir nefes alıp verdim.

"Güzel manzaralı bir yer bulayım bende" diyen Muscular yürüyerek uzaklaşmaya başladı. Herkes gidişini izledikten sonra Dabi "Sizden istenen şeyleri unutmayın. Özellikle Irene" dediğinde gözlerimi devirdim. "Sarışın sinirli bir pomeraniana benzeyen çocuğu yakalamak değil mi? Yeterince kolay" dedikten sonra Tepenin bittiği yere yürüdüm.

Dabi "Her ihtimale karşı söyleyim dedim. Bakarız belkide döndüğümüzde dilini kaybeden sn olursun" diyip sırıttı. Ona doğru dönüp orta parmağımı çekip kendimi aşağıya bıraktım. Aşağı dizlerimin üstünde düştükten sonra hızla ses çıkarmadan ağaçların arasında koşmaya başladım.

İlk mavi alevlerin ağaçları sardığını fark ettiğimde bir süre yerimde durdum. Mavi alevlerin ormanın içinde dans edişini izlerken ileriden büyük bir gürültü koptu. Hızla kafamı oraya çevirdiğimde büyük bir tepede havaya kalkan tozların oluşturduğu bulutu gördüm. Hızla sesin geldiği yere ilerlemeye başladım.

Kimsenin beni fark edemeyeceği şekilde gizlenip olanları izlemeye başladım. Yeşil saçlı, bir veled arkasına şapkalı bir çocuğu almış Musculara karşı duruyordu. Gözlerimin önündeki manzara yeterince dikkatimi çekmişti. Merakla beklemeye ve varlığımı saklayarak izlemeye devam ettim.

En sonunda Muscuların yendiğini düşündüğümden hareketlendim. Aralarına girmek için yerimden çıkıcağım sırada beklemediğim bir olay oldu. Yeşil saçlı veled Muscuları sümük gib yapıştırmıştı. Bu aralarında geçen güç yarışının galibinin bilinmemesinin verdiği merak duygusuzu yüzüme zevk dolu bir gülümseme yerleştirdi.

Muscular zorla kıpırdamaya çalışırken hızla yerimdem fırladım ve havada iken belimde duran kılıcı alarak bir defa Musculara savurdum. Zaten yavaş atan kalbi durdu. Bende Yeşil saçlı çocuğa doğru havada savrulurken kollarımı ona doğru açtım.

"Hey adın ne?" Diye sordum ona yaklaşırken. Şok olmuş çocuk kıpırdamadan "Izuku" dedi. Yüzümde kontrol edemediğim bir sırıtış belirdi. Izukunun önünde indiğimde bir elimi çenesine koydum. "İlgimi çektin Izuku. Dahada güçlendiğinde seninle dövüşme fırsatını kaçırmamak için bu gün ki kaderinden kurtuldun." Dedim.

Sözlerim bittiğinde anında tekrar saldırmak için pozisyonunu aldı. Elimi dudaklarıma götürüp kıkırdadım. Gözlerimi kısarak "Şu anki halinle bana dokunamazsın bile Izuku." Dedikten sonra onun göremeyeceği şekilde arkasına geçtim. Omzuna dokunduğumda hızla arkasına dönüp bir yumruk savurdu ancak o daha kolunu kaldırmadan aramıza bir 2 metre koymuştum bile.

Izuku şok içinde kalmış bana bakıyorken arkamı dönüp uzaklaşmaya başladım. "Bir ara gene oynayalım! Şimdi yakalamam gereken sinirli sarışın bir çocuk var!Dedikten sonra görüş açısından çıktım. Arkamdan "Kacchan?" Diyerek kendi kendine fısıldadığını duydum.

DABİ X HAWKS X READER |Ateş O Kadar da Korkutucu değil | Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin