renjun beyaz sargı bezlerini zarifçe elinden ayıran ten'i izliyordu.
"ah... bunlar nasıl oldu"
renjun üzgün gözlerle ten'e baktı
"zorunlu olduğum görevlerim var.."
"TANRI AŞKINA BUNA NASIL GÖZ YUMABİLİRSİN ELLERİNİN HALİNE BAK.. JOHNNY!!"
renjun ten'in kendisi için neden bu kadar endişelendiğini anlayamamıştı, daha yeni tanışmışlardı.
johnny koşarak mutfağa geldi.
"ne oldu?"
"ellerine bak john."
johnny sandalyede oturan renjun'un önünde diz çöktü ve ellerini inceledi.
"oh.. sarılıyken bu kadar kötü gözükmüyorlardı"
"onu acile götüreceğim."
"bebeğim o yorgun olmalı yarın götür hem sende yorgunsundur"
ten renjun'un ellerine yeni bir sargı bezini daha düzgünce bağladı.
"hayır ne kadar beklerse o kadar kötü olur. acı çektiği yüzünden belli."
renjun son emirle kalkıp ceketini giydi. ten herkesin oturduğu salona girdi.
"renjun'un sargılarını kim sarıyor?"
jaemin elini kaldırdı ve korkuyla ten'in yanına koştu
"biz hastaneye gidiyoruz, john yemeklerinizi koyacak çocuklar afiyetle yiyin"
ten jaemin'ide sürükleyerek dışarı çıkarttı ve çocukları arabasına bindirdi. ilk kere arabaya binen çocuklar ten'in yardımıyla kemerlerini taktılar ve yola çıktılar.
jaemin camdan şehri izleyen renjun'a baktı. renjun hala üzgün gözüküyordu. jaemin şeytana onlarca kez renjun'u hastaneye götürmesi için yalvarmıştı ama onay alamamıştı.
yavaşça renjun'un elini kavradı, aniden kavranan eliyle titredi renjun ve jaemin'e baktı, daha sonra yavaşça elini çekti.jaemin hala kendisine kırgın olmasına anlam veremese bile o gün renjun'un yanına hiç çıkmadığı ve onu aramadığı için kendisine sinirliydi ayrıca renjun'un kafasında kurduğu senaryoların birini gerçekleştirmişti bu yüzden aynı zamanda renjun'a hak veriyordu.
jaemin tam kafasını cama çevirmişti ki çok sessiz bir hıçkırık duydu. renjun gözünden akan yaşı sildi ve iç çekti. bu sefer jaemin renjun'un elini tam anlamıyla kavradı ve çekmesine izin vermedi.
jaemin renjun'un acı çeken gözlerinin içine baktı. renjun ise jaemin'in kendi ellerini tutan ellerine bakıyordu.
"geldik hadi inin"
ikili yavaşça kemerlerini çıkartıp indiler, ten hemen karşılaştığı ilk doktora renjun'dan bahsetti ve doktor şans eseri o bölümle ilgilendiğini, renjun'un ellerine bakabileceğini söyledi. birkaç dakika sonra doktorun odasına girdiler. doktor yavaşça renjun'un sargılarını çıkarttı.
"tanrım... su toplamış,açık yaralar var ve bazıları mikrop bile kapmış.. şimdi gerekli işlemleri yapacağım ve yaklaşık 1 ay şu kremi kullan ve ellerini bu kadar sıkı sarma hava alması daha iyi ama her yere temas etme ve edeceğin yerlerinde temiz olduğuna emin ol lütfen"
renjun doktorun söylediklerini onayladı ve doktor renjun'un ellerine gerekli müdahaleyi yaptı. Artık eskisi kadar canı yanmıyordu, hatta uyuşmuş diyebilirdi. kremi alıp hastaneden çıktılar.
"teşekkür ederim ellerimi çok daha iyi hissediyorum"
ten renjun'u ilk kere bu kadar büyük bir gülümsemeyle görüyordu ve açıkçası oldukça etkilenmişti, bunun yanında jaemin'de renjun'u uzun süredir böyle gülümserken görmemişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Turn Back Time//Dream
Randomşeytan, rastgele insanlar arasından bebekken seçtiği 7 kahyasını belli kurallar koyarak yetiştirir. en önemli kural "aşık olmak yasak".. 6 kahya 2000'li yıllardan 90'lara dönüp kuralı çiğneyen abilerini bulur ama bu işleri daha çok karıştırır.