hyuck gecenin bir yarısı uyandı, saat 02.40'a geliyordu. yavaşça yataktan kalktı ve aldıkları giysilerden üzerine birkaç parça geçirdi. kırmızı bir ceket, beyaz bir tişört ve bol bir kot pantolon giydi. aynada saçlarını kontrol etti ve çantasından kapatıcısını çıkartıp yüzünde oluşan lekeleri ve benlerini kapattı.
ayaklarını sürte sürte odadan çıkmaya hazırlanıyordu ki arkasından gelen hışırtıyla buz kesti vücudunu.
"hyuck?"
jaemin'i uyandırmıştı. hızlıca bir yalan düşündü ama şu an söylediği her yalan onu daha da tehlikeye atabilirdi bu yüzden yanına bir suç ortağı almaya karar verdi.
"jaemin giyin."
"ne?"
"ben mark'ı bulacağım. sadece giyin ve benimle gel"
jaemin poşetten bir eşofman takımı çıkarttı beyaz ceket,beyaz bir eşofman ve beyaz bir tişört ayrıca birde taeyong'un ona hediye ettiği gözlüğü taktı gözüne.
yavaşça kapıyı açıp dışarı çıktılar.
"sanırım kimse uyanmadı?"
hyuck, jaemin'i onaylayıp hızla yürümeye başladı.
"mark gececi çocuklardan sanırım, geceleri etrafta hızla koşup kuralları çiğnerler ve çiğnedikleri kurallar çokta sıradan şeyler değil. inanılmaz parkur yetenekleri var evlerin çatılarından bile ilerleyebilirler isterlerse.. sanatı,modayı,uyumsuzluğuve yeniliği savunan tipler olarak ayrıldıklarını duydum."
jaemin heyecanla konuştu
" çok iyiymiş peki ne yapıyor bu gruplar da insanlar bu kadar nefret ediyorlar"
"ah o konu biraz garip. Biliyorsun geldiğimiz yıl çok iyi ve gelişmiş bir yıl, biz görmesek bile teknoloji çağı olarak biliniyor. Aslında bu gruplar o döneme gelmek için çabalıyorlar.
sanatçılar'ı bilirsin felsefeciler,ressamlar,dansçılar,yazarlar ve oncası sanatçılar grubunda. genellikle çok okurlar ve insanların okumasını isterler okumayan insanların kendilerini cahilliğe sürüklediğine inanırlar gün içerisinde sıradan insanların arasına karışır gözlem yaparlar ve cuma geceleri o hafta içinde belirledikleri uyumsuz kişiyi yakalayıp birkaç gün aç bırakırlar, bunu sanatsız bir toplumun yetişmemesi gerektiğini düşündükleri için yapıyorlar.
modayı savunanlar ise genelde daha sarhoş tiplerdir, dünya pek umurlarında değil ama dükkanları yağmalarlar ve evsizlere kıyafetler götürürler yani düşününce hem iyi hem kötü birşey yapıyorlar. evsizlerin çoğu hep modacıları savunurlar aynı zamanda geleceğe dair moda fikirlerini tartışırlar, sanatçılarla hiç anlaşamıyorlar çünkü sanatçılar modanın sanattan daha önemsiz olduğunu düşünüyor bu dönemde, modacılar ise modanında bir sanat olduğunu savunuyorlar.
kalan iki grup diğerlerine göre çok daha tehlikeli modacılar ve sanatçılar gün içerisinde insan içinde rahatlıkla dolaşırlar,yerler,içerler ama uyumsuz olanlar ve yenilikçileri pek fazla görmez kimse.
uyumsuzlar oldukça tehlikeliler. isimlerinde de anlaşılacağı gibi herkesin kendi bildikleri yolda gitmesiyle alakalı sert tavırları vardır ve birçok insan öldürdüler yani onlarla zıtlaştığın anda aslında ölmüş sayılırsın çünkü işlerini sessizce yaparlar. uyuşturucu,fuhuşa teşvik,kanlı bıçaklı kavgalar,hırsızlık gibi kötü şeylerden yararlanarak insanları kendi taraflarına zorla çekerler. çok büyük bir grup değiller ama başları çok güçlü ve çok planlı biri.
yenilikçiler ise çok farklılar. fikirler, sanat ve modanın halk için gerekli olduğunu ama dozunun kaçırılırsa hoş olmayacağını, insan eşitliğini, barışı savunurlar. daha çok yeni neslin katıldığı bir takım uyumsuzların elinden kurtulmak için parkur yapmayı öğrenmişler ve geniş bir harita çıkartmışlar. her an çatıdan çatıya zıplayan birilerini görebilirsin"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Turn Back Time//Dream
Randomşeytan, rastgele insanlar arasından bebekken seçtiği 7 kahyasını belli kurallar koyarak yetiştirir. en önemli kural "aşık olmak yasak".. 6 kahya 2000'li yıllardan 90'lara dönüp kuralı çiğneyen abilerini bulur ama bu işleri daha çok karıştırır.