Gelecekteki Kocan-Yarı Texting (TAMAMLANDI)

BÖLÜM 25

Karnıma giren bir diğer sancıyla iki büklüm olarak c pozisyonu aldım. Ay başımda hiç ağrımayan karnım şimdi beni öldürecekmiş gibi ağrıyordu. Üstelik Deniz'in aldığı evdeydim ve evde sadece Deniz vardı. Utanıyordum söylemeye.

Kapının açılma sesiyle gözlerimi kapatıp uyuyormuş gibi davrandım. Deniz yanıma yatıp elini belime sardığında karnıma giren başka bir ağrıyla inleyerek elini sıktım. Deniz'in yatakta doğrulduğunu hissettiğimde gözlerimi açarak ona baktım.

"Noldu güzelim sana?"

"Birşey olmadı sadece k-karnım ağrıyor."

"Ay başında mısın?"

"Hı hı." Bana uzanıp karnımın üstünü öptü ve ayağa kaltı.

"Sana sıcak su torbası getireyim bir de papatya çayı yapayım sonra birlikte sarılıp uyuyalım. Olur mu?" Tebessüm ederek başımı salladım. Kapıdan çıkıp mutfağa gitti.

Ben ne iyilik yapmıştım da Allah Deniz'i bana nasip etmişti?

Gülümseyerek yan tarafa döndüm.

Yaklaşık 15 dakika sonra Deniz içeri elinde kocaman bir tepsiyle girdi. İçinde bir sürü abur cubur vardı ve onların yanında da iki kupa papatya çayı. Boşluk alana da sıcak su torbasını koymuştu.

"Geldim." Yatakta doğrularak onun tepsiyi kucağıma koymasını izledim. Yatağın yanındaki komodinin üzerindeki laptopu alıp yanıma oturdu. Bir film sitesine girerek bana döndü.

"Ne izleyelim?" Parmağımı iki kez çeneme vurup yukarı baktım. Sonra 'buldum' diye zıplayıp filmin ismini söyledim.

Komedi filmi izlemek istiyordum ama Deniz'in açtığı filmi görünce yutkundum. Korku filmi açmıştı ve ben korku filmlerinden nefret ederdim.

"Deniz komedi aç." Cıkladı.

"Olmaz güzelim korku karın ağrısına iyi geliyormuş." Kaşlarımı kaldırıp ona inanmadım dercesine baktım. Omuz silkip filmi başlattı. Kafamı omzunun arkasına saklayıp görebildiğim kadarıyla izlemeye başladım.

Filmin adı Kuzuların Sessizliği'ydi ve insanı ürperten bir konusu vardı ayrıca korku değil gerilim filmiydi. Kız bir anda çığlık attığında bende yerimde zıplayarak çığlık attım. Deniz kahkaha atarak laptopu kapattı ve yüzünü boynuma gömdü.

"Deniz ya!" Dedim ellerimi saçlarında gezdirirken.

"Komedi açsaydın ya!"

"I-ıh sen papatya çayını içtin dimi?"

"İçtim."

"Tamam o zaman uyuyalım, yarına uykumuzu almamız lazım." Gülümsedim.

"Haklısın, hadi uyuyalım." Yarın okulumuz vardı ve bizim sınavlara odaklanabilmemiz için uykumuzu almamız lazımdı.

Kolunu belime sardığında kafamı göğsüne koyarak gözlerimi kapattım.

Her ne olursa olsun göğsü huzur veriyordu.

***
Yüzüme kondurulan öpücüklerle gözlerimi açtığımda karnımın üzerinde oturan bir adet Deniz beklemiyordum. Pürüzlü çıkan sesimle konuşmaya başladığımda dudaklarını dudaklarıma bastırdı. Benden ayrılarak üzerimden kalktığında doğruldum.

"Hadi güzelim kahvaltımızı yapıp okula gidelim." Bende kalkıp dolabımın karşısına geçtim. İçinden kazağımı ve siyah eteğimi çıkarıp giyindim ve saçlarımı salık bırakarak mutfağa geçtim.

Deniz çoktan kahvaltıyı hazırlamış masada beni bekliyordu. Sandalyeye oturarak bir ekmek dilimi aldım.

"Ben yapardım sevgilim, sen zahmet etmeseydin." Çayından bir yudum alıp konuşmaya başladı.