BÖLÜM 32

146 32 101
                                    

Eldivenimi takıp ateşini ölçtüm ve ateş ölçere bakıp sıkıntılı bir nefes aldım. Ateşi düşmüyordu.

"Ah ablacım ah." Deniz'i arayıp doktor çağırmasını söyledim. Odadan çıkamıyordum, kızamık bulaşıcıydı ve bizimkilere bulaştırmayı istemezdim.

"Geliyor." Diye bağıran Deniz'e tamam diye cevap verip Ecrin'e çorbasını içirmeye başladım.

"Abla."

"Efendim." Dediğimde ağlamaya başladı. Bir yerleri ağrıyordu biliyordum.

"Ağlama ablacım, doktor amca geliyor şimdi." Ağlaması sustuğunda su içirip onu yatağa yatırdım.

"Rüya, doktor geldi." Kilitlediğim kapıyı açıp doktoru içeri aldım. Doktor Ecrin'i muayene ettikten sonra bana döndü.

"Yaklaşık 2 yada 3 hafta sürecek bu hastalık. Ve eşinizin söylediğine göre hamilesiniz. Ecrin'i hastaneye yatırsak olur mu?"

"Nasıl uygunsa öyle olsun."

"Tamam o halde ben görevlileri çağırıyorum onlar Ecrin'i hastaneye götürecekler. Kafamı onaylar anlamda salladım.

"Tamam teşekkür ederim doktor bey." Doktor dışarı çıktıktan sonra içeri iki tane görevli geldi. Ecrin'i alıp götürdüler. Bende hemen duşa girdim ve Deniz'le birlikte hastaneye doğru yola çıktım.

***

"Peki cinsiyeti ne zaman öğreneceğiz?" Doktor gülümseyip Deniz'e cevap verdi.

"Henüz çok erken Deniz Bey, bebeğiniz daha 2 haftalık. Ultrason fotoğraflarını görmek ister misiniz?" Deniz heyecanlı bir şekilde bana baktı.

"Evet evet görmek isteriz." Benden bile heyecanlıydı, yemin ederim benden bile heyecanlıydı.

"Buyrun." Doktorun verdiği fotoğrafı alıp baktı. Ardından bana uzattı. Gördüğüm an duygu boşalması yaşayacağımı hiç tahmin etmemiştim.

"Güzelim niye ağlıyorsun?" Kollarımı boynuna doladım.

"Çok güzel birşey Deniz." Hıçkırdım.

"Anne olmak çok güzel birşey." Kafamın üstünü öptü.

"Biz gidebilir miyiz artık doktor hanım?"

"Tabii buyrun." Birlikte bahçeye çıktığımızda çığlık atarak birbirimize sarıldık. Kahkahalarla birbirimizden ayrıldığımızda bize doğru gelen Gülçin'i gördüm. Hızla ona koşup sarıldım.

"Arkadaşım çok mutlu oldum, ne denir bilmiyorum ki şimdi." Gülümsedim ve kolunu sıktım.

"Bir şey demene gerek yok, teyze olma sevincin yüzünden okunuyor."

"Evet, çok mutluyum. Teyze oluyorum ayol!" Diye bağırdı. Kahkaha atıp yanağına bir öpücük kondurdum.

7 Ay sonra

"Rüya! Bir rahat dur!" Verdiği çorbayı içerken omuz silktim.

"Gidip yeğenime kıyafet alacağım ve sen beni engelliyorsun! Baksana, çocuğun doğmasına 1 ay kaldı ve ben hiçbirşey alamadım!" Deniz elindeki boş kaseyi sehpanın üzerine bırakıp Kiraz'a döndü.

"Tamam o zaman Kiraz'la gidersin, ben Kaya'yı arayayım da gelsin sizi alsın." Kiraz'ın sevinçten zıpladığını gördüğümde gülümsedim. Ardından telefonumun çalmasıyla gülümseyip açtım.

"He yavrum?"

"Ya Rüya, 4 aylıkken tekme atması imkansız değil mi?"

"İmkansızın da imkansızı!" Derin bir nefes aldı.

Gelecekteki Kocan-Yarı Texting (TAMAMLANDI) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin