4. ilk görüşte

8.9K 865 265
                                    

Kafası her ne kadar dolu olsa da kapı önünde cıvıldaşan yeğenlerini görünce neşesi yerine geldi.

İyiki evlenmeye karar vermişti. Baba olmanın hayali bile şimdiden içini ısıtıyordu.

Kemal abi ve kızları da kapı önündeydi. Geriye beklenen iki hanım kalıyordu tek.

O da evlendiğinde çocuğunu alıp çıkacak, eşi rahat hazırlansın diye alan açaçaktı öyleyse.

Kendini evlenmiş, kucağında evladı ile helalini beklerken düşünmek yüzünü aydınlattı. Ama şimdi elleri boşken gidip ablasına yardım etse iyi olurdu.

Çünkü Tarık abisi "sen çocukların yanında kal ben ablana yardım edeyim" demişti.

Başbaşa biraz konuşuruz diye kendi çıktı genç adam.

***

Esma bir yandan piknik hazırlıklarını sürdürürken öte yandan içinde güçlü bir savaş veriyordu.

Halime, Mahire kızdan söz etme, şimdilik kendi akışına bırakalım, gerekirse müdahale ederiz demişti.

Haklıydı aslında, kendi kendilerine birbirlerine ilgi duysalar çok güzel olurdu.

Ama işte 25 yıllık kardeşini çok iyi tanıyordu. Eğer konuyu çıtlatmazsa bir yabancıya dönüp bakmazdı bile

Yaptığı hazırlıklar bir bir sepetin içini doldururken kapı zili çaldı. Kocası sepeti almak için çıkmış, yada çocukların bir ihtiyacı olmuştu belki.

Beklediği üzere gelen kocası yada çocuklar değildi.

Rengi atmış pantolon ve yıpranmış tişörtüyle karşısında bir adet Mahir duruyordu.

Esma ister istemez suratını ekşitti. Kızın beğeneceği varsa da bu kılıkta beğenmezdi galiba.

Yüzünün buruşması genç adamın dikkatinden kaçmadı. Ayakkabılarını çıkarıp mutfağa yürürken bir yandan da takıldı

" Abla, beni gördüğüne sevindiğini bu kadar belli etme istersen"

Esma olduğu yerde iki saniye durakladı. Bu pantolon geçen piknikte giydiğiyle aynıydı, ve yer yer çimen lekeleri hali hazırda bekliyordu öylece.

" Mahir, bu ne kılık Allah aşkına. Pantolonu yıkamadan tekrar mı giydin"

Ufak bir kahkaha cevabı olmuştu.

" Gülme de cevap ver, bu ne hal böyle"

" Abla abartmasana, iki ay önce giydiğim pantolonu yıkamadan tekrar mı giyeceğim. Yıkadım çıkmamış. Nasıl olsa bu gün tekrar leke olacak, ne fark eder ki"

Çok fark ederdi. İlk intiba dünyalar kadar önemliydi. Ama işte Mahir görücüye çıktığının farkında değildi.

Derin bir nefes aldı. Halime de , akış da kusura bakmayacaktı artık.

" Mahir, oraya bu kılıkta gelemezsin. Olmaz yani bunlar hiç uygun değil."

Genç adam sepetin içindeki kutularda ne var incelerken umursuzca konuştu

" Abla bunlar benim piknik üniformam. Hep giyiyorum. Neden bu kez rahatsız etti ki seni?"

" Mahir, şey.. Şimdilik söylemeyecektim ama bi kız var. Piknikte birbirinizi görürsünüz diye düşünmüştük."

Kız var sözüyle Mahir'in gözleri parladı. Evlenmeye karar verdiğinden beri bekarlığın herşeyi gözüne batar olmuştu.

Üstelik bir köşede oturup kısmetini beklemek çok sıkıcıydı. Hevesle sordu

Sûzidil Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin