Sabah Coşkun'un çalan telefonuyla hepimiz birden uyandık. Sesi çok yüksekti ve kulaklarım inanılmaz derecede ağrıyordu. Kulaklarımı kapatıp sesi azaltmaya çalıştım ama olmadı.
"Coşkun aç artık şu telefonu!"diye bağırdı Çağıl.
"Senin de mi kulakların ağrıyor? Öldürecek beni resmen!"dedim. Coşkun telefonu açınca ses kesildi ve biraz da olsa rahatladım.
"Efendim baba?.. Başakgilin evindeyiz,hayır ormanda değiliz. Ne,nasıl? Hayır biz bir şey yakmadık. Hayır. Tamam baba görüşürüz."
"Ne oldu Coşkun? Ne diyor baban?"diye sordu Rukiye.
"Dün ormanda yangın çıkmış. Baya büyümek üzereyken kontrol altına almışlar. Siz bir şey yaktınız mı,diye soruyor."diye atladım. Anlamaz gözlerle bana baktılar.
"Yani Coşkun'un dediklerinden yola çıktım."
"Biz bir şey yakmadık ki,bi Coşkun yan-"Hemen Başak'ın sözünü kestim.
"Bir ateş yakmak için odun topladık ama ateşi yakmadık Coşkun, hatırlıyorsundur. "
"Evet de Başak sanki başka bir şey diyecek gibiydi."
"Hayır hayır,aynen Sena'nın dediğini diyecektim." diye toparlamaya çalıştı.
"Peki,öyle olsun. Bu arada Çağıl ve Sena,kulaklarınızın sorunu ne? Çok küçük sesleri bile duyabiliyorsunuz yani nasıl oluyor bu?"diye gayet mantıklı bir soru sordu Coşkun.
"Dün kurt adamlar tarafından ısırıldık,hepimiz ısırıldık ama bizde hemen göstermeye başladı sanırım. Bugün birkaç araştırma yapacağım,okul kütüphanesinde böyle bir kitap olacaktı."
"Neyse bu konuyu bir süre konuşmak istemiyorum. Hadi Sena Ablamız bize kahvaltı hazırlasın."
"Yakında para alıcam sizden,mutfağı ben toplamam ona göre."
Biraz gülüşüp kahvaltımızı ettikten sonra okula gittik. Pek fazla konuşmadan sınıflara dağıldık. Başak bu sefer öne oturunca Çağıl yanıma oturdu. Arada böyle yer değişiklikleri yapıyorduk ve hocalar da bir şey demiyorlardı. Kendi aramızda sohbet ederken Deniz yanımıza geldi.
"Burası boş mu?"diye Başak'ın yanını sordu.
"Hayır."dedim hemen.
"Aslında boş,neden sordun?"dedi Başak. Sonra iğneli bir şekilde bana baktı.
"Öylesine,oturabilir miyim?"
Ben tam bir şey diyecekken Çağıl beni susturdu. Tam o sırada hoca gelince Deniz oturmak zorunda kaldı. Kötü bir şeyler döndüğünü hissediyordum.Son iki dersimizde beden eğitimi vardı. Normalde hocanın dediklerini yapar dersten kaçmazdım ama bu ders işim vardı. Hocadan izin alıp kütüphaneye gittim ve kitapları aramaya başladım. Mitolojiyle alakalı kitapları bulup hemen bir masaya geçtim ve sayfaları karıştırmaya başladım. Kurtlarla alakalı bir şeyi görünce hemen durdum.
Kurt adam, dolunay sırasında kurt gibi korkunç bir yaratığa dönüşen efsanevi insan. Bir insanın bir hayvan, özellikle de kurt biçimine girebilmeye yetenekli olması, kurt adam söylencesinin çıkış kaynağı hakkında yeterli bir açıklama değildir. Genellikle bir kurt tarafından ısırılma ya da belirli ayda doğma olayı diye bilinir.
Bir görüşe göre yüzyıllar önce, insanlığın erken tarihlerinde kurt adam doğal olmayan bir istekle insan etine açlık duyan bir canlı türü olarak kabul edilirdi. Ama her kurt insan etine açlık duymaz.
Kurt adamların insanlardan fazla olarak daha iyi duyma,daha iyi görme ve daha iyi hissetme gibi özellikleri vardır. Yaraları da normal bir insana göre daha çabuk iyileşir.
Kurtların kendi aralarında sınıflandırmaları vardır. Sürünün lider alfadır ve gözleri kırmızıdır. Sürünün üyeleri birer betadır. Genelde gözleri sarı olur. Sürüden atılanlar omega olur,göz renklerinin bir önemi yoktur. Masum birini öldüren kurtların gözleri de mavi olur. Bir Kurt adamın başka birini kurt adam yapabilmesi için alfa olması gerekir. Eğer bir beta bir insanı ısırırsa o kişi ölür. Ayrıca bir alfa ısırığı her zaman kurt yapmaz,eğer o kişi ölmezse kurt adama dönüşür.
Bir başka seçenek de ısırılan kişinin genlerine bağlıdır. Isırılan kişinin genleri hangi hayvana yakınlık gösteriyorsa kurt olmaz ve o hayvanın özelliklerini alır. Bunlar; kartal, aslan, tilki, kertenkele...

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Teen Wolf
WerewolfKendi halinde yaşayan bir grup genç ormanda dolaşırken bir kurt sürüsü saldırısına uğrar. Daha sonrasında başlarına gelen olaylarla hayatta kalmaya çalışırlar.