Eleysa☁️ (Tamamlandı)

Bölüm 37 ☁️ Çaresiz.

Sefa: Bro, neredesin?

Cefa: Dersten çıktım şimdi eve gideceğim

Cefa: Sen?

Sefa: Stüdyodayım,yalnızım

Sefa: Yanıma gelsene

Cefa: Geliyorum

  Telefonu cebime atıp otoparka adımladım. Atalay ve Sare bugün son dersi ekip bilardoya gitmişlerdi. Bende son derse girmek için gitmemiştim çünkü devamsızlık hakkımın olmadığı derslerden biriydi. İşin beni geren yanı, bu dersi Çağıl ve Balın'la birlikte alıyor olmamdı.

 Aralarındaki gerginliğin sebebi beni de çok geriyordu. İkisiyle de yakın olmam çok kötüydü. Neden kavgalı olduklarını bile bilmiyordum, bu haksızlıktı!

 Neyse ki ders bitmişti. Sabahtan beri dersten derse girmekten beynim jole kıvamına gelmişti resmen.

 Arabaya atladığım gibi Kadıköy'e sürdüm arabayı.

Stüdyonun önüne arabayı park edip indim ve içeri girdim. Sefa bar kısmında kendine kahve yapıyordu. Kül tablasındaki yanan sigara neredeyse birmek üzereydi ve içeride yoğun bir sigara kokusu vardı. Ayrıca haporlörden kulağıma ulaşan bir Yıldız Tilbe şarkısı vardı.

 İçimden koca bir 'siktir!' çektim. Yine bir şeyler olmuştu.

 Konuşmadan gidip bar tezgahının önündeki tabureye oturdum. Bana kısa bir bakış atıp kahvesini karıştırmaya devam etti.  Gözünün çevresi kızarıktı.

 "Sorun ne?" diye sordum. Duraksadı, gözlerini tekrar bana çevirdi. Kardeşimin acısını kalbimde hissetmiştim o an.

  Karşımdaki çocuk, lisede daldan dala atlayan ve bir kızla maksimum bir gün vakit geçiren Sefa'dan çok uzaktı.

 "Asel, o baba parasıyle Bmw'ye binen nargileciyle bir buluşmaya çıktı bugün." Derin bir nefes alıp gözlerini ovuşturdu. "Okuluna gittim yine, dayanamadım. Beni görünce bana sinirli bir bakış atıp o piçin yanına gitti. Gülümsedi lan, gülümsedi! Sonra birlikte Bmw'ye binip gittiler." Keyiften uzak bir şekilde güldü.

 "Gidip bir Bmw almamamam için tek bir sebebim yok."

 Gözlerimi devirdim ve güldüm istemsizce. "Mal mal konuşma Sefa, git Erdinç Abi ile konuş artık. Asel'in sana kızmasının sebebi bu."

 "O kadar kızdı ki, gidip sikik bir herifle randevuya çıktı. Bence korkak bir göt olduğum için benden vazgeçti artık." kollarını tezgaha koyup başını da kollarına yasladı.

 "Tamam, öğrenelim bakalım çıkmış mı, çıkmamış mı?" Sefa gözlerini kısarak bana bakarken telefonumu çıkarıp Meray'ı aradım.

 "Efendim, kankaların en esmeri?"

"Ne yapıyorsun kanka?"

 "Kafedeyim, Feda'yı bekliyorum. Sahnemiz var bugün. Sen?"

 "Stüdyodayız da Sefa'yla...Sana bir işim düştü kanka." deyip kısaca anlattım olayı. Sefa da arada bana katılıp o çocuğa sövmeyi ihmal etmemişti.

 "En yakın arkadaşıma şerefsizlik mi yapmamı istiyorsun?" dedi Meray. "Şerefsizlik demeyelim de, onu mutlu etmek adına yapılan-"

 "Bunu sevdim! Bekleyin, alıyorum hatta. Sessize alın kendinizi." Meray heyecanla Asel'i ararken ben sessize aldım, bizim sesimizi duymasın diye. Hatta biz varken Meray Asel'in ağzından laf almaya çalışacaktı.

 "Alo?" Meray'ın sesini duyar duymaz ikimiz de telefona odaklandık.

 "Efendim kanka?" Asel'in sesi çok kötü geliyordu. Göz ucuyla Sefa'ya baktım. Kızarmış gözleri dolmuştu. Elimi omzuna koyup sıktım hafifçe. Çok seviyordu, biliyordum.