Kalbime Zararsın || Hyunin

16)Çünkü Sarı Sana Çok Yakışır Hwang Hyunjin

"Üf ne sıkıcı bir film bu amına koyim ya". Jeongin elindeki mısırı ağzına atarken söylenmişti. "Filmi seçen sensin olum" demişti Hyunjin. Jeongin dudak büzüp Hyunjin'e dönmüştü.

"Çok sıkıcı başka bir şey yapalım". Hyunjin ne istiyorsun der gibi bakıyordu. Jeongin ise sırıtmaya başlamıştı. "Hmm bilmem ne istemeliyim?" Jeongin yarım ağız gülümserken sormuştu.

Hyunjin elindeki mısır kasesini masaya bırakıp Jeongin'in dibinde bitmişti. "Ne geçiyor aklından bakalım kurnaz tilki?" meraklı gözlerle sormuştu büyük olan. Jeongin ise düşünür gibi yapmıştı. "Bir kere öpersen söylerim" diyerek istediği şeyi belli etmişti.

Hyunjin ise gülümsemiş ve hafifçe Jeongin'in üstüne eğilip dudaklarına erişmeye çalışmıştı. Ama yapamamıştı. Jeongin kaçıp mutfağa gitmişti. "Ya! Yang Jeongin! Gel buraya!". Hyunjin arkasından söylenmişti ama Jeongin saklanabilecek bir yer arıyordu.

Bulduğu ilk dolabın içine girip nefesini tutmaya başlamıştı. Hyunjin mutfağa gelmiş ve Jeongin'e seslenerek onu aramaya başlamıştı. "Benim minik tilkim nereye saklandı acaba?" diyerek dolapları tek tek açıyordu Hyunjin.

Tek katlı ama büyük bir evde yaşıyorlardı. Hyunjin aynı Jeongin gibi tek kardeşti bu yüzden ailesi iki katlı bir evin fazla olacağını düşünmüştü. Mutfak,salon ve tuvalet diğer odalara göre baya bir büyüktü. O yüzden saklanılabilecek çok yer vardı.

Jeongin saklandığı büyük dolapta olabildiğince küçülmüştü ve sessizce nefes alıp veriyordu. Hyunjin ise gülümseyerek Jeongin'in olduğu dolabın kapağını açmıştı.

"Ha ha yakaladım seni küçük tilki benden kaçamazsın o öpücük verilecek" demiş ve Jeongin'in minik bedenini büyük dolaptan çıkarıp bacaklarını bedenine sarabileceği şekilde kucağına almıştı.

Jeongin ise dudak büzüyor ve mızmızlanıyordu. "Bu yaptığınız şey tacize bile girebilir Bay Hwang" deyip parmak sallamıştı Jeongin. Hyunjin parmağını ısırmaya çalışınca Jeongin parmağını tutarak kenara çekmişti.

"İndir beni"

"Hayır"

"İndir dedim"

"İstemiyorum"

"İndirsene olm biri görse yanlış anlar"

"Anlasın"

"Bak Hyunjin HYUNG deli etme adamı"

"Hyung olduk yani?"

"Mina'yla fingirdeşeceğine bana yüz verseydin"

"Iy Mina"

"Noldu? Zoruna mı gitti? Hayır anlamıyorum yani niye o niye ben değil-!"

Jeongin cümlesini bitiremeden dudaklarının üstünde yumuşak bir baskı hissetmişti. Hyunjin'in dolgun dudaklarını dudaklarının üstünde hissetmişti. Gözlerini kapatıp kendini anın huzuruna bırakmıştı Yang Jeongin.

Hyunjin dudaklarını ayırdığında Jeongin'in kızarmış yanaklarını ve açıkta kalan boynunu öpmüştü. Jeongin huylandığı için kıkırdamış ve Hyunjin'in kucağında inmişti.

"Seni seviyorum Jeongin"

"Senden nefret ediyorum ama seni çok seviyorum Hwang Hyunjin"

Kimseden ses seda çıkmayınca Jeongin uzun süredir düşündüğü şeyi söylemişti dayanamayıp.

"Saçlarımızı boyatalım mı?"

"Nasıl?"

"Saç boyası ile"