Türü Değiştirmek İçin Çabalayacağım[Novel Çeviri]

20.Bölüm

■ ■ ■

O zaman biz bir çift gibiyiz.

Rüdiger'in sözleri yanlış anlaşılacaktı.

Ama Rüdiger evliliğe inanmıyor.

Benden hoşlandığı ya da bunun gibi bir şey için böyle bir konuşma yapmazdı. Bunu sadece Luca'yı iyi yetiştirmek istediği için gündeme getirdi.

Onu yanlış anlamasam da, başkalarının bu durum hakkında ne düşüneceğini bilmiyorum. İç geçirdim ve ekledim

"Affedersiniz, diğerleri yanlış anlayacak."

"Ne hakkında?"

"Neden böyle düşündüğünüzü anlıyorum, Sör Winterwald, ama bunu başka bir kadına söylerseniz, şüphesiz çok büyük bir yanlış anlaşılma olacaktır.Onunla evlenmeyi teklif etmek istediğini düşünecektir . "

Endişeden verdiğim tavsiyemi anlamayan Rüdiger kaşlarını çattı.

"Bu konuyu senden başka kiminle konuşabilirim Leydi Maybaum? Luca sadece seni annesi olarak düşünüyor. Bu nedenle, bu tür konularda endişelenmeyin. "

Hayır… Diğer kadınlara Luca'nın annesi gibi davranılması konusunda endişelenmiyorum, gerçek sorun ifadenizin bir teklif gibi yanlış anlaşılmasıydı.

Böyle kelimeler söyledin, kolayca yanlış anlaşılabilecek kelimeler!

Ama Rüdiger'in söylemeye çalıştığım şey hakkında hiçbir fikri yok gibi görünüyordu.

Her neyse, Rüdiger'in gözünde ben bir kadın değilim, sadece ortağı,Onun gibi, Luca'ya birlikte bakacak türden bir insan gibi mi?Beni böyle algılıyordu. Muhtemelen bu yüzden yanlış anlaşılmak şöyle dursun, kendi üslubunu düşünmedi bile.

'Gerçekten Judith olmadığım için şanslı olmalısın. Eğer Gerçek Judith olsaydı, anne ve baba durumundan bahsettiğinde çoktan sana takılırdı.'

Rüdiger yakışıklı ve zengin bir aristokrattı.
Daha basit bir ifadeyle, o tam olarak Judith'in tipiydi.

Orijinal parça, Judith'in Rüdiger'e ne kadar yaklaşmaya çalıştığından bile bahsetti, bu nedenle bu makul bir şekilde mantıklı bir tahmindi.

Elbette, orijinal çalışmada Judith'in Rüdiger ile başından beri tek bir şansı bile olmadı, çünkü Rüdiger onunla uğraşmayacaktı bile ...

O anda pencereden manzara değişmeye başladı. Ormanın çalılıkları kayboldu ve engin inişli çıkışlı tarlaları ortaya çıkardı.
Rüdiger pencereden baktı.

"Yakında Neuhardt'a varacağız."

Neuhardt?

"Evet. Buradan trene geçeceğiz. Trenden iner inmez Winterwald'a varacağız, o yüzden binmeden önce Neuhardt'ta biraz alışveriş yapmalıyız. "

Ah doğru. Tren istasyonunun bulunduğu şehir Neuhardt'tır.

En sevdiğim romanlardan biri olsa bile, son okuduğumdan beri epey zaman geçti, bu yüzden bu alanların isimlerini tamamen unutmuşum.

Adını unutmuş olabilirim, ancak Neuhardt'ı, sadece son varış yerimize ulaşmak için geçtiğimiz bir şehir olsa bile hala hatırlamamın basit bir nedeni vardı.

Burada, Rüdiger'in Luca'yı zengin aristokrat ailenin bir üyesi olmaya uygun genç bir çocuğa dönüştürdüğü bir bölüm vardı.
Bu, yırtık pırtık, güve yemiş giysili eski Luca'nın zenginlerin hayatının tadını çıkaran genç bir beyefendi olduğu andı.
Bu, Luca'nın heyecanının ve şaşkınlığının lüksle dolu ziyafetlerle devam ettiği en sevdiğim bölümlerden biriydi.

Yine de Winterwald'a gitmekten memnun değildim; Elimden gelse hemen şimdi geri döneceğimi hissediyordum.

Ama kendimi ilk elden sevdiğim küçük sahnelerin içine çekebilseydim, bu kadar umursamam.

Luca'nın ne kadar hevesli olduğunu merak ediyorum, çünkü romanda okuduğum şey ona kenardan uzaktan bakmaktan farklı hissettirdi. Tabii ki, gerçek deneyimi geçemezsin.

Ayrıca Luca bir melek gibi olduğu için giydiği her şeye yakışırdı.

Lacivert bir çocuk montu, aynı zamanda şık umber binicilik üniforması ...

Romandaki kıyafetlerinin ayrıntılı açıklaması aklıma geldi.

Aslında resim mükemmeldi… Bu dünyada henüz kameralar yok mu? Bana kalsaydı, kafamdaki görüntüleri fotoğraf olarak çekmek isterdim.

Luca'yı giydirme düşüncesi, sürekli büyüyen coşkumu artırdı.

Saklayamadığım için konuşurken yüzüm heyecanla kızardı.

"Neuhardt'a hızlı bir şekilde varırsak iyi olur. Bunu dört gözle bekliyorum."

■ ■ ■

Diğer çevirime göz atmış mıydınız ?