Bölüm 6

5K 168 17
                                    

Merhaba sevgili okuyucularım. Bazen ard arda bölüm atarken, bazen ise yazmak bana çok zor geliyor. Hikaye kafamda yazılı. Fakat bunu yazıya geçirebilmek beni bazen zorluyor. Bu yolda bana destek olabilirseniz, oy kullanarak, olayların gidişatına destek vererek, ya da buradan veya özelden yorum yaparak..... Çok mutlu olurum. Şimdiden destek veren ve verecek olen herkese teşekkür ederim. İyi okumalar.


Acar Efe

Dün akşam sinirle yattığım için, alarm kurmayı unutmuştum. Neyse ki her sabah aynı saatte kalktığım için bünyem buna alışmış, ve bu sabah da kendiliğinden kalkmıştı. Kendime sıcak bir kahve yapıp içtikten sonra, koşu kıyafetlerimi giyip sahile inmeye karar verdim. Biraz dinlenmeye, düzgün düşünebilmeye ihtiyacım vardı. Evimin konumu yakın olmadığından sahile kadar arabamla geldim. Komik. Spor yapmaya bile arabayla gidiyoruz. Önce hızlıca biraz yürüyüş yaptıktan sonra, adımlarımı hızlandırarak koşmaya başladım. Telefonumdan rastgele bir radyoya girdiğimde yeni bir şarkı çalmaya başlamıştı. Sözlerine odaklandığımda yüzümden hafif bir gülümseme geçti. Gerçekten de aşık olmuştum ben Azra'ya. Birden bire aklıma geliyordu, gördüğüm yüzlerde onu arıyor, şarkılarda onu anıyordum. Koşumu bitireceğim sırada kalp atışlarımı hızlandıran kişiyi gördüm. Bankta oturmuş insanları ve manzarayı seyrediyordu. Kulağında da kulaklık vardı. Ürkütmemeye çalışarak bankın boş tarafına oturdum. Yine de ürkerek kafasını benden yöne çevirdi.

"Merhaba Azra. Karşılaşmamız ne kadar tesadüf oldu. Nasılsın? Okula nasıl gidiyor? Alışabildin mi?"

"Teşekkür ederim iyiyim Efe. Açıkçası çok şaşırdım seni gördüğüme. Korkuttun beni (gülüş). Sen nasılsın? Güzel gidiyor alıştım, öğrencilerim de çalışkanlar sağolsunlar. Ben de mümkün olduğunca her sabah koşuya çıkmaya çalışıyorum."

"Sevindim alışmana. Buralara yakın oturuyorsun sanırım? Araban yok diye biliyorum çünkü."

"Evet henüz bir araba alamadım, aslında istiyorum ama bir yandan da istemiyorum. Çevreye zarar vermede katkım olsun istemiyorum pek. Hem daha ev kredimi ödüyorum (gülüş). Evet evim yakınlarda, yürüyerek geliyorum ben de."

Şuan gergindim. Artık asıl konuya girmek istiyor ve ona en azından bir kahve teklifinde bulunmak istiyordum.

"Ne güzel. Şeyy ben aslında sana bir şey sormak istiyordum."

Azra'da birden heyecanlanmış ve duruşunu dikleştirmişti bunu fark etmiştim. Ve bu hareketlerini, sorumun cevabını olumlu vereceğine yormuştum.

"Ben aslında seni bir kahve içmeye davet etmek istiyordum. Müsait olduğun bir zamanda benimle kahve içmek ister misin?"

"Ş-şey tabi olur. Aslında okul haricinde hep müsaitim ben. Ben size numaramı vereyim, siz işinizden vakit bulduğunuz bir anda beni önceden arayıp haber verirsiniz. Söylüyorum yazın lütfen 054................"

"Kaydettim. O halde ben sana mesaj atarım. Karşılaştığımıza çok memnun oldum Azra. Şimdi işe gitmem gerekiyor. En kısa zamanda tekrar görüşmek üzere."

"Ben de memnun oldum. Görüşmek üzere."

Banktan, onu izleyerek yavaşça kalktım ve arabama doğru yönelmeye başladım. Olmuştu işte, teklifimi kabul etmişti. Arabama binip evime yönelirken içimde hala aynı heyecan vardı. Hemen eve gidip bir duş aldım ve takımımı giydikten sonra şoförümün beni şirkete götürmesine izin verdim. Mert beni görünce bir şeyler olduğunu anlamıştı, bu yüzden hemen yanıma geldi.

"Abi çok mutlu gözüküyorsun. Ne oldu?"

"Azra'ya kahve teklifinde bulundum. Kabul etti. Sanırım artık mutlu olabileceğim. Hadi Mert işten kaytarmak yok. Biliyorsun yarın Polonya'ya gideceğiz, üretimi denetlemek amacıyla. Elimizde kalan önemli detayları da halledelim. Başka devam eden projelerimde de sıkıntı çıksın istemiyorum."

Bakire Aşk Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin