Bölüm 7

5K 147 37
                                    

Merhaba değerli okuyucularım, umarım ilginizi çekebilen bir bölüm daha yazabilmişimdir. Evet hikaye biraz yavaş ilerliyor. Çünkü bunu az bölümlü bir hikaye olarak bitirmek istiyorum. Büyük ihtimalle otuzuncu bölümde bitmiş olacaktır. Lütfen desteklerinizi ve yorumlarınızı, düşüncelerinizi esirgemeyin. İyi okumalar diliyorum.

~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•

Acar Efe
Bugün Polonya'dan dönüş günümdü. Her seferinde olduğu gibi, uçakta benimle konuşmak isteyenleri tersledim ve bir an önce eve gidebilmenin hayalini kurdum.

Eve vardığımda, yolculuk yorgunluğunu atmak için bir duş aldım ve ardından da kıyafet seçmeye başladım. Takım giymeyecektim hayır, fazla resmi. Gömlek? Ah hayır bu da resmi olacaktı belki. "Kahve içeceğiz, restorana gitmeyeceğiz Acar" diye düşündüm kendi kendime. Bu yüzden en sonunda siyah bir kumaş pantolon ve lacivert bir kazaktan yana kullanmıştım tercihimi. Saat 13:25'di. Bu yüzden Azra'ya mesaj atarak geliş saatimi haber vermek istedim. Sıkışmasını istemiyordum.

Gönderen: Ben
"Azra, ben İstanbul'a indim şuan evdeyim. Uygunsan seni 4 gibi almak istiyorum?"

Gelen: Azram
"Merhaba Efe. Tabiki uygun. Bekleyeceğim :)"

Ah Azram asıl ben seni sabırsızlıkla bekleyeceğim.

Gönderen: Ben
"Ben de sabırsızlıkla bekleyeceğim Azra Hanım :)"

Haber verdikten sonra biraz kestirmek istedim çünkü uçak beni yormuştu. Bunda tabi ki susmak bilmeyen Mert'in de etkisi çok büyüktü. tüm uçuş boyunca, bugün yaşanabilecek neredeyse tüm sahneleri anlatmıştı. Uçak inişe geçmese kesinlikle ben uçuşa geçecek gibiydim. Ev mesafemiz araba ile çok değildi. Bu yüzden geç kalmayacağımdan emin olduğum bir saate alarmımı kurup yattım.

Alarm sesi ile uyandığımda, saat 2'ydi. Kırk beş dakikalık bir uyku bile zinde uyanmamda yeterli olmuştu. Seri şekilde üstümü giyinip kendime çeki düzen verdim. Kadınlar erkek parfümlerini seviyor olarak bildiğimden, beğendiğim bir parfümü de sıktıktan sonra hazırdım. Saat ise çeyrek geçiyordu. Heyecanlı adımlarımı yavaşlatmaya çalışarak arabama bindim. Evine erken varmıştım. Vardığımı belirten mesajı attığımda saat 15:40'ı biraz geçiyordu.

Gönderen: Ben

"Azra, ben tahminimden erken geldim sanırım, kusuruma bakma. Fakat lütfen acele etme. Ben her zaman bekleyebilirim."

Gönderen: Azram

"Geliyorum hemen, hazırdım zaten."

Gelmiş olduğum mahalle sakin bir yere benziyordu. Muhtemelen çoğu binanın deniz manzarası vardı. Apartmanlar şehir içinden uzaktaymışçasına az katlıydı. Sessiz, kaliteli mahalle havası hissedilir cinstendi. Apartman kapısı açıldığında gözlerim otomatikman Azra ile buluştu. Her zamanki gibi, üstünde oldukça harika duran bir kombinle gelmişti. Yine muhteşemdi. Arabaya bindiğinde o da bana bakmaya başladı. Neye baktığımı anlamaya çalışır gibi bir hali vardı.

"Şey Efe, saçımda falan bir şey mi var?"

Daldığımı fark ettiğimde durumu kurtarmaya çalıştım, fakat daha da batırmayı hedeflememiştim.

Bakire Aşk Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin