13.Bölüm-İnanmıyorum!

843 40 5
                                    

Merhaba arkadaşlar yeni bölümle karşınızdayım. Votelrinizi bekliyorum:)

Gözlerimi kocaman açmış Tuğçeye bakıyordum. "Ne diyorsun sen! Sen daha 15 yaşındasın!"  Bunu diyduğuma inanamıyordum. Tuğçe bunu nasıl yapabildi?

"Mira bunu sana bağırman için söylemedim." dedi sanki iyi bir halt yemiş gibi.

"Gerizekalı ne yaptınız siz? Hadi Canberk'i boşverdim sen?!"
O kadar çok sesli bağırıyormuşum ki şikayete geldiler. Canberk kapıyı açmak için yerinden kalktığında "Otur,ben açarım" dedim.

Karşımda yaşlı, beyaz kıvırcık saçlı , kare gözlükleriyle birlikte kaşlarını çatmış sinirli bir şekilde bana bakıyordu. "Canberk nerede?!" hiç beklemediğim bir anda bağırmıştı. Canberk yavaşça yanıma geldi.
"Buyrun teyzecim" dedi. Ne kadarda kibardı numara olduğunu bu kadarda belli etmeseydi bare.

"Bu ses, bu gürültüde ne?"

"Çok pardon. Biz farketmedik. Bir daha olmaz.Lütfen affedin bizi."

"Tamam yavrum, sana güveniyorum." dedi birden yüzünde gülümseme açan teyze, Üç
basamaklı eski beton merdivenlerden yavaşça indi.

Ardından kapıyı kapattık "Sen birde bu eski ve döküntülü eve paramı ödüyorsun? Gerizekalı."

"Tuğçe bu iş burda bitmedi." Kapıyı açtım ve dışarı çıktım, Kapıyı hızlıca açtım, kapıyı kapatmak için arkama döndüğümde, Tuğçe'nin üzgün durmaya ama beceremediği ifadesini gördüm. Sinirle kapıyı kapattım.

Hızlı adımlarla o evden uzaklaştım. Tek çarem burdan yarım saat uzaklıkta olan Yağmurların eviydi.

×××××××××××××××××××××××××××××
Zili ilk çalışımda anında kapı açıldı karşımda süslenmiş ve ayakkabıları bile giyik bir Yağmur gördüm.
"Hm, bir yere mi gidiyordun?"
Biraz sustu ve moreli bozulmuş bir şekilde "Malesef evet" dedi.

"Saat kaçta gelirsin kii?" dedim başka çarem yoktu.

"Sanırım çok sürücek çünkü bir otomobil fuarına gidiyorum. Babam ve annem orada beni bekliyor. İstersen yarın akşam gezelim olur mu?"

Ben onu gezmeye gitmek için buraya cağırdım sanıyordu. Acaba gerçeği söylesemiydim? Yoksa kalıcak bir yerim yoktu vu soğukta sokakta kalırdım.

"Yağmur , ben burayaseni gezmeye çağırmak için gelmedim kii." dedim ve hemen cümlemi bitirmeden atladı.

"He, anladım sen geçen gün hocanın verdiği grup ödevi için geldin. Ama işte dediğim gibi."
Ödev mi? Ne ödevi ya? Benim neden haberim yok? Her neyse.

"Hayır, açıkcası benim kalıcak yerim yok."

Yağmur yinemi gibi bir hal aldı.
"Bak açık konuşuyorum, ama her zaman bizde kalmandan sıkıldım. Artık ailenle barışsan iyi olacak."

Ne diyordu Yağmur hiç beklemiyordum. Bu durumdayken beni nasıl bırakabiliyor.

"Pekii. Sana iyi eğlenceler. "
Dedim ve arkama dönüp yavaşça yürümeye başladım. Gözümden süzülen yaşlar..
Aklımdaki düsüncelerim.. Yanlızlığım.. Yalanlar.. Artık çok sıkıldım.

Beklediğim Sendin-Düzenleniyor-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin