Burnuma dolan güzel koku, kollarımda minik bir beden, boynuma saklanmış ufak bir baş, kalbime konmuş güzel eller.
Bu günleri ne kadar bekledim bilmiyorum ama iyi ki beklemişim, iyi ki.
Boynuma konan ıslak ve minik bir öpücükle irkildim.
Yüzümü küçük bir gülümseme kapladığını hissettim.
Hiçbir şey söylemeden bir önce ki öpücüğün devamı geldi. Ufak bir öpücük daha, başka bir tane daha ve başka bir tane daha, en sonunda öperek uyuşturduğu yeri ısırarak tekrar hissetmemi sağladı.
Yüzünü boynumdan kaldırıp bana baktı.
"Beni mi izliyordun? "
Küçük bir gülümsemeyle sordu. Başımla onayladım.
" Beni mi ısırıyordun? "
Soruma benim gibi olumlu cevap verdi.
İnatçı olmasını seviyorum ama böyle uysal olmasını da seviyorum aslında ben onu seviyorum orası ayrı.
Yüzünde ki masum gülümseme yerini sinsi gülüşüne bıraktı.
Dudaklarımı aralayıp ne oldu diye soracakken dudakları dudaklarıma baskı uygulamaya başladı ve karnımın üstüne oturdu ne ara kollarımdan ayrıldı bir fikrim yok.
Ellerini yanaklarıma koymuş tırnaklarını hafifçe bastırıyordu.
Öpüşüne hızla karşılık verdim, ellerimi kalçalarına koydum ve sıktım.
Dudaklarını aralayıp bana izin verdi. Ilk gecemizde ki gibi hızlı değildik sert ama yavaş hareket ediyorduk ikimizde.
Dilimle dudaklarını yaladım ve kiraz gibi tatlı olan alt dudağını dişleyip çekiştirdim, bana yapmak istediklerim için izin veriyordu ve ben bu izini sonuna kadar kullanacağım.
Ellerimi kalçalarından biraz yukarı çıkarıp dün gece giydiği tişörtümün ucundan tuttum ve dudaklarımızı ayırarak çıkarttım.
Dudaklarımız tekrar birleşmeden önce Eylül'de benim tişörtümü çıkarttı ve dudaklarımız birleşince aynı sertlikle karşılık vermeye başladık.
Ellerim sırtında fazla oyalanmadan siyah sütyenin kopçasını buldu ve tek hamleyle çözdüm.
Bu şekilde zorlanmasını istemediğim için yatakta dikleştim, aramızdan sütyenini çıkartınca dudaklarından ayrılıp boynuna yöneldim.
Ellerini ensemdeki saç tutamlarına daldırmış kendini bana bırakmıştı. Boynuna uyandığında bana yaptığı gibi ufak ıslak öpücüklerimi bıraktım, birkaç defa ardından da birkaç ısırık. Artık boynunda benim damgamı taşıyacak, benim onun damgasını tanıdığım gibi.
Boynundan omuzlarına doğru indim, yavaşça bıraktım öpücüklerimi. Omuzlarından yine boynuna geçtim ve boynundan aşağıya göğüslerine kadar bırakmaya devam ettim öpücüklerimi.
Başını boynumdan kaldırıp arkaya atarak ortaya çıkardı boynunu. Göğüslerine de ufak öpücüklerimi bırakıp hızlı bir hareketle onu yatakta altıma aldım.
Ufak bir çığlık yükseldi dudaklarından,
"Umarım bu duvarlar ses geçirmezdir, senin için pek iyi fikirlerim yok çünkü. "
Eğer ses geçiriyorsa duvarlar karımın sesini duyan kadın erkek fark etmez onların kulaklarını kesip, kestiğim kulaklarıyla da onları bir güzel siker. En sonunda da kestiğim yerleri de elime geçen ilk cam şişeyle sikerim, yani emin olun yaparım bunu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Evcilik Oyunu (ASKIDA)
Chick-LitAŞK... Söylenişi bile bir güç ister, Peki y AŞKI yaşamak? Birine delirircesine aşık oldun mu hiç? Küçükken okulundan kaçıp sırf onu görmeye gittin mi? O ağladığında onu kollarının arasına alamayıp uzaktan izlemek zorunda kaldın mı? Onu sadece tek ki...