"eee eylul okulu gezmeye nereden basliyoruz"
********
cinar geri cekilerek cocuga dondu. cocuk hemen cinarin yaninda duruyordu ve olasi bir kavga cikarsa yazik olurdu.
"sen git eylulle birazdan geliriz"
cocuk kendinden emin bir sekilde ellerini cebine soktu.
"farkindaysan mudur sadece eylul dedi. eylul ve cinar demedi"
cinar beni siraya yavasca oturttunca cocuga tam dondu.
"eger eylul varsa onun icinde bende varimdir. o yuzden simdi git. biz gelir seni buluruz"
"bende diyorum ki sadece eylul benimle ilgilenecek"
bu sozden sonra araya girmem gerektigini anladim. ayaga kalkip etegimi duzelterek ikisininde dikkatini cekmeyi basarmistim.
"cinar yeni gelen biriyle bosuna kavga cikartma,degmez.sen beni yerimizde bekle sana soz verdigim hediyeden bir tane daha olacak...
cocuga dondugumde cenesinin kasildigini fark ettim. neye sinirlendiki simdi bu. ama siktir et.
"... sende gel benimle birkac kat var ve onemli siniflar"
diyerek siradan cikarken cinarin dudagina kucuk bir opucuk kondurdum. siniftan yeni cocukla ciktim. onun kim oldugunu biliyordum. en ust kata dogru cikarken cocuga baktim. aslinda cocuk baya yakisikliydi.
"burada ne isin var?"
durdu ve bana dondu. gozleri neredeyse ates saciyordu.
"ailem beni buraya kaydetti. mustakbel karimi korumam icin"
"gordugun gibi korunmaya ihtiyacim yok. beni koruyan biri zaten var Sevgilim cinar."
diyerek hirsla kata ulastim ve bos bir sinifa girdim. tabi o da pesimden.
"asil ondan korumam gerekiyor. yaninda mustakbel kocan varken sevgiline gerek yok"
bunlari resmen dislerinin arasindan soyledi.
"beni korumani istemiyorum hatta seninle evlenmek bile istemiyorum ama olmekte istemedigim icin evleniyorum.kim adini bile bilmedigi bir adamla evlenmek ister ki?"
"baran. adim baran, eylul"
"beni rahat birak baran."
"seni zaten rahat birakiyorum eylul. eger birakmasaydim. ilk olarak o kicini bile zor kapatan etegi sana giydirmez, seni baska erkeklerle konusturmam, onlarin yanina oturtmam ve onlari opmene izin vermezdim"
"bunlarin hic biri seni ilgilendirmez."
"ilgilendirir eylul."
"neden ilgilendirirmis?"
dedim alayla. ellerimi belime yerlestirerek cevabini bekledim pic kurusunun.
"cunku birkac gun icinde karim olacaksin."
birkac gun mu? hani haftayaydi.
"Ne!"
"normalde haftayaydi ama senin davranislarindan dolayi birkac gune yani uc gun sonrasina aldilar. son olarakta hala gelinligini almadin"
ellerimi saclarima gecirirken adeta burnumdan soluyordum.
"seni...ah. lanet pic...senden... hepinizden nefret ediyorum."
siniftan cikip dogruca bodrumdama indim. karsimda cinari gorunce ofkem biraz da olsa azalmisti.beni gorunce gozleri endise doldu. hemen yanina gidip sarildim. oda itiraz etmeyip kollarini belime doladi ve saclarima bir opucuk kondurdu.
"sana bir sey soylemem gerek cinar, ama beni sonuna kadar sozumu kesmeden dinlemen gerek"
"tamam"
cinardan ayrilip bir yere oturunca oda oturdu. ona herseyi anlatmak istiyordum. onu sevmiyor olabilirim ama bu ona deger vermiyorum anlamina gelmez.
"cinar bak bu nasil soylenir bilmiyorum"
"sorun ne eylul? beni korkutmaya basliyorsun"
"cinar ben 3 gun sonra evleniyorum"
******
"yani anlayacagin onunla evlenmek zorundayim."
ona olan biten herseyi-emreyle yattigim kisimlar disinda- anlattim. sozlerim bitince yuzumu kaldirip ona baktim.
"benden ayrilmak istersen anlarim"
lafim biter bitmez dudaklarima yapisti. bu bana bir cevapti.geri cekilince
"senden ayrilmak istemiyorum masal. seni seviyorum. her ne kadar o picle evlenecek olsanda lanet olsun senden ayrilmak istemiyorum ama senin olmenide istemiyorum.ben sadece seni istiyorum bebegim"
"bende seni istiyorum"
dudaklarini dudaklarimla bulusturunca ileri gitmek istedik ama okulun ders zili caldi. baska zaman olsa sorun olmazdi ama tahmince mudur butun ogretmenlere haber vermistir yani benim yeni ogrenciyi yani barani okulu gezdirdigimin haberleri vardi. eger o derse girerde ben girmezsem bundan mudurun haberi olur ve aileme haber veriri. korktugumdan degil sadece nasihatlarini dinlemek istemiyorum.cinarinda bundan haberi var. benden ayrilip ayaga kalkti. elimi tutup benide ayaga kaldirdi ve birlikte sinifa ciktik. sinifa girdigimizde ogretmen daha gelmemisti. siramiza gecerken baranin sinir bozucu bakislari uzerimizdeydi yada cinardaydi bilemiyorum.siraya oturur oturmaz, ogretmen iceri girdi. dersin ortasinda cinar basini siraya koymustu bende onun gibi basima koydum. basini benim tarafima cevirdi ve birbirime bakmaya basladik. onumuzdeki cocuklarin ikiside yapili ve uzun boylu cocuklar oldugu icin hicbir hoca bizi goremezdi. tabi bu cocuklarin onumuze oturmalari tesaduf degil. biraz benim cogu cinarin baskisi olunca oturdular.bir anda bacagimda bir el hisssedince irkildim ama elin sahibinin cinar oldugunu anlayinca ona baktim. yuzunde pis bir siritmayla bana bakiyordu. bu bakisin pek hayirli oldugu soylenemez. eli biraz daha yukarilara cikinca kafama bir kagit atildi. cinar elini bacagimdan cekip diklesti bende onun gibi diklestim. kagiti alip okumaya basladim.
"sadece 3 Gun Daha yanindaki agacla takilip oynasmana izin verecegim. 3 Gun Sonra Sen Sadece Benim Olacalsin-mustakbel Kocan-"

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Evcilik Oyunu (ASKIDA)
ChickLitAŞK... Söylenişi bile bir güç ister, Peki y AŞKI yaşamak? Birine delirircesine aşık oldun mu hiç? Küçükken okulundan kaçıp sırf onu görmeye gittin mi? O ağladığında onu kollarının arasına alamayıp uzaktan izlemek zorunda kaldın mı? Onu sadece tek ki...