" Aleyna... Aleyna Arslan."
Şu an karşımda gördüğüm kız gerçekten az önce arabada senetini gördüğüm kız olabilir miydi? Olabilirdi tabii Saye. Emir'in şirketinde Aleyna Arslan isimli bir kızın olması yeterli bir sebep bence!
Şu an ne yapmalıydım ki? İçimde kıza karşı merhamet duygusu kabarmıştı. Kim bilir Emir onu nasıl bir oyunun içinde sürüklemişti. Bir an kızı buradan çıkarmak ve ona onu kurtaracağımı söylemek istiyordum. Fakat bunu yapamazdım. Henüz. Kafamda bir sürü dolaşmaya başlamıştı, mesela Aleyna neden acilen Emir'le görüşmek istiyordu.
Aleyna karşımdaki sandalyeye oturduğunda bakışları beni bulmuştu. Kısa bir süre beni inceledikten sonra bakışlarında ani bir sorgulama ifadesi yakalamıştım. İkimizde birbirimize garip bir ifade ile bakıyor konuşmuyorduk.
"Benim bir telefon görüşmesi yapmam lazım Cemre. Çantam burada kalsın."
" Tabii Saye hanım merak etmeyin."
Son bir kez Aleyna'yı süzdüğümde onun da bana baktığını fark ettim. Biraz ilerleyip toplantı odasının ilerisinde sessiz bir kenara geçmiştim. Aleyna'yı gördüğümü Sancar'a anlatmam lazımdı. Telefonumu çıkarttığımda telefonda konuşuyor gibi yapacaktım.
"Sancar..." dedim kısık bir sesle. Fakat cevap gelmemişti. "Sancar." Dedim tekrardan ama hala cevap vermiyordu. En sonunda onu telefonla aramaya karar vermiştim. Adının üstüne tıkladığımda dördüncü çalışta telefonu açmıştı.
"Alo." Sert ve kalın sesiyle.
" Sabahtan beri sesleniyorum duymuyorsun..." dedim sahici bir kızgınlıkla. "Nerdesin sen ya."
" Arkanda."
Ha? Neredeymiş? Arkamda mı?
Refleks olarak hızla arkamı döndüğümde Sancar Simsiyah Takım elbisesinin içinde yanında aynı onun gibi üç erkekle durmuş elleri cebinde sırıtarak bana bakıyordu.
"Sen..." dedim inanamamış gibi. "Senin ne işin var burada?"
Şu an gerçekten hayretler içerisindeydim. Sancar'ı mı yoksa Aleyna'yı mı görmek beni daha çok şaşırtmıştı. Bunu sonra düşünecektim.
"Süp-riz." Dedi kafasını yana eğerek. Suratında eğlenir gibi bir ifade vardı.
Daha sonra ben ağzımı açmaya kalmadan arkadan Emir'in sesi duyuldu.
"Saye!" Sesinde hafif bir sinir sezmiştim sanki. Hızlı adımlarla yanıma gelip elleriyle belimi kavrayıp beni kendisine çekmişti. Sancar'ın bakışları anında Emir'in ellerini bulmuştu. Yüzündeki eğlenir ifadesi gitmiş sert ve sinirli çehresi yerine gelmiş gibiydi. İyi de neden sinirlendi ki bu şimdi?
"Ne yapıyordunuz burada?" Dedi emir ortaya konuşur gibi fakat Aslında bu soruyu bana soruyordu. Daha sonra Sancar'ın tekrar alaylı duyuldu.
" Ne yapacağız tanışıyorduk." Dedi rahat bir tavırla.
Ortam daha çok gerilmiş Emir'in daha da sinirlendiğini belimi kavrayan elinin daha da canımı açılmasından fark etmiştim. Bunu fark eden Sancar son derece gıcık edici ses tonuyla konuştu.
" Ne o " dedi eğlenir gibi. " Yoksa bu da mı yasak?" Sancar bir cevap beklemekten ziyade Emir'i bozma derdindeydi.
Emir ise Sancar'a cevap vermeden yavaş bir şekilde bana döndü.
"Ben seni eve bırakayım Saye."
"Zahmet etme ben kendim giderim." Dedim ve belimi Emir'in ellerinden kurtardım. O sırada Cemre'nin sesi tüm ortamı dağıtmıştı.