Sabah annemin sesiyle uyandım "Hadi kızım kalk çok uyuduk " ben de tamam anne diyerek yataktan kalktım. Sonra dün olanları falan anneme söyledim yoksa Mert gelir annem burda yaşadığımızı nerden biliyor diye yanlış düşüncelere kapılırdı. En iyisi baştan anlatmaktı yani. Annem tamam diyip geçti. Kahvaltı hazırladık ve yemeye başladık. Çok mutluydum çünkü bu ev cok güzeldi sonra aklıma telefonum ve Gizeme haber vermediğim geldi nasıl olur da unuturdum. Hemen telefonumu aldım şarjı bitmişti şarja takıp telefonu açtım tahmin ettiğim gibi Gizemin cevapsız aramaları ve mesajları vardı hemen onu geri aradım ve taşımadan başlayıp her şeyi anlattım. Çok sevinmisti onu eve davet ettim ve bugün gelemeyeceğini yarın okuldan sonra birlikte döneceğimizi kararlaştırdık. Telefonu kapadım ve odaya döndüm. Annem masayı toplamıştı ve birlikte salonda oturduk yapacak bir şey yoktu zaten sonra zil çaldı kapıyı açtım. Hafif kızıl saçlı bir kadın elinde bir kutuyla gülümseyerek bakıyordu kadına anlamsız bakışlar attım ve kadın "Sizin buraya yeni taşındığınızı duyduk ve hayırlı olsuna geldik " dedi. Fazlalık eki kullandığını farkettim derken azıcık arkasında bir kadın daha vardı. Hemen cevap vermeye koyuldum "Hoşgeldiniz çok sağolun, buyrun içeriye" diyerek kenara çekildim kadınlar içeri girdi annem de ayağa kalkmıştı. Ve tanıştılar ikisi de iyi insanlara benziyordu. Musafirlere atıştırmalık şeyler falan getiri yanlarına oturdum. Kızıl kadın "Aaa kızım bu arada ben Mertin annesiyim aynı okuldaymışsınız"dedi ben de " Evet" dedim. Yanında ki kadında "Benim oğlumda o okulda Ateş tanıyor musun?" dedi. Sok geçirdim ama onlara belli etmedim. "Evet onu da tanıyorum ikisiyle de aynı sınıftayız zaten " kadınlar anladıklarını belirten sesler çıkarttılar ve Ateşin annesi tekrar konuşmaya başladı "Ateş ve arkadaşları bizim bahçedeler sen de git onlarla takıl hem burada ki kişilerle de tanışmış olursun " dedi. Üf ne diyecektim ben hayır desem ayıp olurdu ama evet dersem de Ateş pisliğinin yanına gitmek zorunda kalıp rezil olurdum. Dermen zil çaldı ben hemen fırlayıp bi dakika işareti yaptım ve kapıyı açtım. Mert gelmişti oh bee şanslıydım. Mertte annemle falan tanıştı. Sonra Ateşin annesi tekrar "Hadi bizim bahçeye gidin kaynaşırsınız azıcık " dedi. Mertte "Bana uyar." Bende diyek bir şey kalmayınca "Tamam gidelim " dedim. Annem zaten dünden razıydı. Üzerime bir hırka alıp Mertle çıktık. Onun ben ve Ateşin arasında geçen şeylerden haberi yoktu. Öff ne yapıcaktım. Merte "Ee nereye gidiyoruz? " dedim. Mertte gülerek "Şaşırdın mı sen Ateşlerin yanına gidiyoruz ya" dedi. Ben "Yaa ben onlarla pek fazla anlaşamıyorum" dedim. "Sıkıntı olmaz ben yanındayım hem benim de onlarla pek iyi anlaştıgım söylenemez Ateşin annesi yani Serap teyzeyle annem bu kadar iyi anlaşmasaydı gitmek zorunda kalmazdık" dedi. Ben de "Tamam neyse gidelim" dedim. Ev zaten tam bizim çaprazımızda yani Mertlerin evinin karşısında oluyodu. Bahçeden girdik ve heycanım artıyordu arka bahçeye doğru ilerledik. Ve onları gördüm Ateş tabi ki de Pelin ve 4-5 kişi daha oradaydı ama o kişilerin arasında en çok şaşırdığım kişi Gizem'di. En yakın arkadaşım dediğim insan. Hepsi benim burada olmama şaşırmıştı özellikle de Gizem. Sonra bize doğru yaklaştılar ve Ateş "Ooo ezik kız hoşgeldin de nasıl geldin sen buralara " çaresizce Merte baktım pis pis sırıtıyordu nr olduğunu anlamadım. Mert "Kanka para bulmuş"dedi. Ne diyordu bu. Ateş gözlerini belertti " Vay vay görgüsüz mü olucak başımıza" dedi. Sonra Pelinin, Gizemin ve oradaki herkesin kahkaları dalga geçmeleri her şey üstüme geliyordu sanki bir şey diyemeden hızlıca dış kapıdan çıktım. Nasıl olurdu bu yaa Gizem beni nasıl satardı onun gelip bizim eski evimizde yatmışlığı bile vardı inanamıyordum o kıtü biri değildi ne olmuştu da benle dalga geçiyordu onu kırmışmıydım bilmeden. Bunları düsunürken gözümden yaşların aktığını ve bizim evin olduğu tarafın rersine gittiğimi yeni farkkettim. Ama önemli değildi. Ağlarken ve nereye gittiğini bilmeden yürümek iyiydi. Burnum akıyordu. Artık daha da yalnızdım. Mertte beni sırtımdan bıçaklamıştı. Ne düşüneceğimi bilemiyordum ve kötü hissediyordum. Bilmediğim hiç görmediğim sokaklara gelmiştim. Bir kaldırım taşına oturdum, kulaklığımı taktım ve öylece oturdum. Yanağımdan yaşlar süzülüyordu normalde bu kadar ağlamazdım hatta hiç ağlamazdım ben artık ağır gelmişti sanırim u yükler... Pişt diye bir ses duydum ve hemen refleks olarak gözümü açtım hiç fark etmemiştim ama yanıma biri oturmuştu. Açık kumral olan kısa saçlarını tepeden bağlamış, koyu kahverengi gözleriyle bana bakan kız kulağımdaki kulaklığın tekini çıkarıp "Hiçbir şey için ağlamaya değmez " dedi. Ağzımdan çıkan tek şey ise "Biliyorum.."du. Ama devam ettim. "Yaşlar kendiliğinden geliyor " anladım dercesine kafasını salladı. "O zaman şunları yap ben de işe yarıyor derin bir nefes al beşten geriye doğru say ve dans eden balık poposunu hatırla " bir anda söylediği şeyle kahka attım o da kahkaha atıyordu. Sümüklerimi çekerken baloncuk oluştu ve o buna yine kahkaha attı çok utanmıştım "Yaa gülme " dedim. "Tamam tamam gülmüyorum" dedi. Sonra devam etti "Bu arada ben Ayda" ona elimi uzattım ve "Ben de Buğlem tanıştığıma memnun oldum." Gülümsedi ve "Ben de memnun oldum." dedi. "Buradan mı geçiyordun beni nasıl gördün ben seni hiç farkedemedim de" dedim. Eliyle karsidaki evi gösterdi. "Orası bizim ev ve odam bu sokağa bakıyor camdan bakarken seni gördüm ve hiç düşünmeden buraya geldim ne ara geldiğimi hatırlamıyorum bile peki sen niye ağlıyorsun anlatmak istemezsen anlarım. " dedi. Özel bir şey değildi ve Ayda'yı kendime yakın hissetmiştim sanırim anlatabilirdim. "Arkadaşım sandığım insanlar tarafından alay konusu olup ezildim hemde aralarında hoşlandığım yani eskiden hoşlandığım kişi de vardı uzun hikaye anlayacağın" dedim. "Aslına bakarsak ben de buna benzer şeyler yaşadım hatta bu yüzden okulumu değiştirdim. Bana anlatmak istersen her zaman buradayım unutma. " dedi. "Yanımda olduğun için teşekkürler bu arada okul değiştirdim dedin ya hangi okula gidiyorsun?" diye sordum. Derin bir nefes alıp cevapladı "Bildiğin gibi okullar açılalı 1 hafta oldu ben gecen yılki okulumda kötü şeyler yaşadım o yüzden Özgün Kolejine gidiyorum. " Söylediğine şaşırmıştım çünkü ben de o okula gidiyordum. "Sen ciddi misin ben de o okula gidiyorum ve seni hiç görmedim hangi şubedesin?" dedim. "Tenefüslerde sınıftan dışarı çıktığım söylenemez beni görmemiş olabilirsin ve 11/D' ye gidiyorum. Peki ya sen" farklı sınıflardaydık ama onla aynı okulda olmaya çok sevinmiştim hem evlerimiz de fazla uzak değildi. ""Ben 11/A'ya gidiyorum." Anladım dercesine kafasını salladı zaten söylenecek pek bir şey kalmamistı devama ettim "Geç olucak ben artık eve gideyim" dedim "Tamam yarın okulda görüşürüz belki ne dersin?" dedi. "Çok güzel olur." diyerek gülümsedim "Senin evin buraya yakın mı? " diye sordu. "Yani yakın sayılır 2 sokak ötede yarın okula birlikte gidebilir miyiz?" dedim. "Çok iyi olur telefon numaranı versene haberleşiriz" Olur dedim ve telefon numarımı söyledim o da kaydetti. "Görüşürüz o zaman bay bay " dedim. "Görüşürüz" yürümeye başladım 10 adım sonra arkamı dönüp el salladım halâ orada duruyordu o da el salladı ve evine doğru ilerledi. Ben de önüme döndüm ve kendi evime doğru ilerledim. Yolda karşıma çıkan kişiler tabi ki de beni şaşırtmadı Ateş, Pelin, Mert ve Gizem bana,doğru geliyorlardı yine ne yapacaklardı acaba...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ezik Kız
Teen FictionEzik bir kızken dedemden kalan miras sayesinde tüm hayatım değişti. Önceden beni sevmeyen insanlar şimdi bana yanaşmaya çalışırsa... Bir ezik kız hikayesinden çok daha fazlası....