Adrian: Sen ne dediğinin farkındamısın?!! ne evlenmesi?!!!
Babasının bu dediğine fazlaca şaşırmıştı genç adam hiç bir sorun yokken bu evlenme işi de nereden çıkmıştı. Üstelik kadınlardan bu kadar nefret ederken..
Gabriel: Adrian!! bana bağırma! evleneceksin dediysem evleneceksin demek oluyor, hem yaşında geldi 25 yaşındasın.
Derin derin nefesler aldı genç adam tek yapabileceği buydu. Babasının dediğim dedik birisi olduğunu biliyordu bu kararından onu vazgeçiremiyecekti sert ve karşıdan bi zelle duygu barındırmayan sesiyle
Adrian: Kim bu kız?
Gabriel gülümsedi normalde hiç gülümsemeyen adam. Oğluna bi kukla gibi her istediğini yaptırıyordu elindeki kağıdı ona uzatarak
Gabriel: Marinette Dupain Cheng. Dupaincheng'lerin tek varisi babası benim çok yakın dostum olur ve Marinette senin o bildiğin kızlara benzemez git ve onu daha iyi tanımanın bir yolunu bul
Genç adam kağıdı alıp babasının yanından geçerken
Adrian: Her kadın aynıdır baba
Baba kelimesini en sert sesiyle bastırarak söylemişti. Evden çıkınca ilk işi bu hayatta şüphesiz tek güvendiği kişiyi aramak oldu, Nino. Bir derdi olunca karşısındaki anlatana kadar bekleyen hiç birşey sormayan sadece onun yanında olup yadım eden muhteşem bir dostu o
Adrian: Alo Nino hemen sana atacağım konuma gel ve o evdeki kızın bütün bilgilerini istiyorum
Diyerek son model arabasına bindi genç adam. Kafasını direksiyona dayayarak gözlerini kapattı. Son günlerde çok yorulmuştu toplantılar, iş seyehatleri, dosyalar derken uyumaya vakti bile kalmamıştı. Çok geçmeden başını kaldırıp arabayı sürmeye başladı. Dupain Cheng konağına varmıştı ilerde Nino arabasıyla onu bekliyordu arkadaşı onu görünce arabasından inip genç adamın yanına geldi
Nino: Marinette Dupain Cheng. Dupain Cheng'lerin tek varisi 25 yaşında basına vb. şeylere fazla çıkmamış. Amerikada özel bir ünüversite de 1.likle bitirmiş tasarımcılık okumuş. Baya bi varlıklı bir aile. Annesinden gelen genetik bir bozukluk yüzünden, saçları gece mavisi gibi bir şey. Bak şu evden çıkan herhalde
Dediğinde genç adam arkadaşının gösterdiği yere baktı. Gerçektende saçları gece mavisiydi ve onlarla uyumlu masmavi gözleri vardı. Soylu bir aileden gelmesine rağmen üzerindeki giysiler çok sadeydi açık falan da değildi (multi medya üstünü boğazlı kazak düşünün) korumasını açtığı arabaya bindi genç hanım
Adrian: Bakalım yakında evleneceğim kadın neler yapıyor
Nino şoka uğramıştı evlenmek ve Adrian. Hayır hayır bunlar çok uyumsuzdu ama yinede bir şey demeden önüne döndü ve arabayı takip etmeye başladılar. Araba durunca onlarda durmuşlardı durdukları yer baktıklarında içinde çocukların kahkaha sesi gelen, bir parktı. Park mı? Genç kız korumasının açtığı arabadan inerek, hafif bir gülümsemeyle teşekkür etti ve parkın içine girdi. Genç adam ve arkadaşı da onu peşinde girdiler. Genç hanım boş bir banka oturdu ve çocukları izlemeye başladı. Çocukları bir ayrı severdi o, ama ilerde bi çocuğun mutsuz bi şekilde, diğerlerinden ayrı bi yerde oturduğunu gördü. Onun yanına gitti, tabi iki erkekte onu izleyecek ve duyabilecek bir yere geçtiler. Koca Adrian AGRESTE sırf babası istedi diye, bu durumlara düşmüştü. Genç hanım küçük kızın önün eğildi kumral saçları ve yemyeşil gözleri olan, tatlımı tatlı bir kız çocuğuydu bu
Marinette: Hmmm sen neden diğerlerinin anında oynamıyorsun güzel kız?
Küçük kız karşısındaki kişiye baktı. Niye onunla konuşuyordu ki şimdi?
?: Çünkü onlar benimle oynamak istemiyorlar
Marinette: Senin adın ne bakalım?
Sabilla: Sabilla
Marinette: Benimde Marinette. En sevdiğin oyun ne Sabilla?
Sabilla: Imm sek sek
Marinette: O zaman gel beraber oynayalım
Genç hanımın bunu demesine hem küçük kız hemde onları izleyen ve duyan iki erkeğide şaşırtmıştı
Sabilla: Sen... neden benimle oynamak istiyorsun ki?
Küçük kız çok doğru ve anlamlı bir soru sormuştu. O Marinette Dupain Cheng neden bu kızla oynasın ki? Daha doğrusu neden bi çocukla oyun oynasın?
Marinette: Çünkü benimlede kimse oynamıyor ve kararlarımı sormuyor. Sen benimle oynar mısın?
Sabilla şaşkınlıkla genç hanımın eline baktı. Ardından gülümseyerek, elini tuttu ve sek sek çizili yerin önüne geldiler. Genç hanım taşı atıp zıplamaya başladı, parktaki herkes genç hanıma anlamaz gözlerle bakıyordu. Halbuki bunda anlayacak çok şey vardı..
Marinette: Sıra sende
Dedi naif ve neşeli sesiyle genç hanım. Böyle böyle oynamya devam ettiler. Kahkahaları, gülüşmeler eşliğinde ve insanların garip bakışları altında
Nino: Neden bir çocukla oynuyorki şuan alışveriş gibi yerlerde olması gerekmezmiydi?
Arkadaşının bu sorusuna cevap vermedi genç adam sadece onları izliyordu ama bu onun içindeki nefreti asla bitirmeyecekti o hep kadınlardan nefrete edicekti.. Birden küçük kız
Sabilla: Aaa annem eve giriyor dedi parmağıyla parka bitişik olan evini göstererek
Sabilla: Ben artık gideyim, annemi özledim
Marinette: Pekii
Sabilla: Yine gelirsin değil mi?
Marinette: Hmm hm
Küçük kız gülümseyerek yürümeye başladı. Arkasındaki ses onu durmasını sağlayıncaya kadar
Marinette: Hey! nereye seninle o kadar oynadım bunun bir karşılığı olmalı
Küçük kız şaşırmıştı karşılıklı mı? iyide onu vericeği hiç bir şey yoktu ki
Nino: Küçücük çocuktan para mı alıcak nasıl bi insan bu böyle?
Adrian hiç birşey diyemedi o da anlamamıştı, ama tek açıklaması buydu. Bir kadından ne beklersin ki? diye düşündü içinden
Sabilla: N-ne karşılığı?
Genç hanım kıza doğru ilerleyerek yere eğildi ve yanağını gösterip eğildi
Marinette: Bu tatlı kızdan bir öpücük almalıyım, değil mi?
Küçük kız şaşkınlığının üstüne, tebessüm koyarak genç kızn yanağına kocaman bir öpücük verdi
Marinette: Sana sarılabilir miyim?
Küçük kız kafasını salladı ve sarıldılar. Genç kız sanki bu sabah hiç tanımadığı bir adamla evleneceğini duymamış gibi, sarıldı kıza ve ayrılıp kızın eve gittiğini görünce arkasını dönmesiyle, parktaki insanların tuhaf bakışlarını beklemiyordu tabi. Onlara selam verip, ellerini arkasından birleştirdi ve korumanın açtığı arabaya binerek, uzaklaştı oradan
Adrian: Bu kız..
Nino: Çok değişik melek gibi tam... sana göre
Merhabalarr yeni hikayeme hoş geldiniz
beğendinizmi?
umarım beğenmişsinizdir geç bir saatte atıyorum kusura bakmayın
Ve eğer beğendiyseniz vote atın ki bende devamını getireyim gerçekten çok emek verdim
Mutlu kalın... (n_n)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sen Bir AGRESTE'sin
Fanfiction"Hadi gülümse... Ne olur... Ama denizlerdeki dalgalar gibi, mevsimlerin çiçekleriyle, güneş'in ay'a verdiği ışıkla değil, benimle gülümse Meleğim.. Sadece senin gülümsemenle olan o hızlı kalp atışımla... Kalbimde " •Karanlık Ve Aydınlığın Hikayesi• ...