7.Bölüm

2.7K 112 3
                                    

İyi okumalar...

Tek başıma... Sokakta yürüyordum. Kulaklığım olmadığı için kısık sesle şarkı dinliyordum...

Furkan Olgaç - Benim İklimim İncitmez Seni

İçinde kanayan, onlarca yer var
İnancın yitik, yüreğin soğuk
Ben yokken sana bak neler olmuş
İçinde şehirler bir bir vurulmuş

Uçmaya çalışıp düştün bir kere
Sağanaklar yağdı kanatlarının üstüne
Benim İklimim incitmez seni
Gel süzül şimdi gökyüzümde..

Benim iklimim incitmez seni
Gel süzül şimdi gökyüzümde

Ah gel benim içim sanki durdu sana
Döner asırlık koca bir an'a
Vuslatım düşman akan zamana

Sevda değil ruhumun kumarı bu sanki
Hayaline şimdi kaç kadeh kaldı ki
Gel saçlarını dök yüzüme senin evin göğsümün kafesi...

Nakaratını bağırarak söylememek için zor tuttum kendimi. Sessizce mırıldandım sadece... Eve gelene kadar üç kez bu şarkıyı dinledim. Gözyaşlarım aktı tabii ama hıçkıra hıçkıra ağlamadım.

Bundan sonra Özgür'e karşı en ufak bir umut beslemeyeceğim. Ailemin, akrabaların, mahallenin olmadığı yerde, ikimiz ve arkadaşlarımız olduğu yerde bana dokunmasına izin vermeyeceğim. Duygularımla oynamasına izin vermeyeceğim. Ben kendime kızıyorum aslında. Ona nasıl aşık olduğumu anlamıyorum. Ben bu yaşıma kadar kimseye aman aman aşık olmamıştım. Ergenliğimde hayran olduklarım hariç tabii. Özgür de bundan sonra sadece arkadaşım olacaktı. Tabii ki öyle hemen vazgeçemezdim... Bakışları kokusu her zaman hatırımda olacaktı... Yavaş yavaş vazgeçecektim...

Eve geldiğimde sessizce kapıyı açtım ama salonun ışığı yanıyordu, uyumamışlardı. Gözyaşlarımı silip yanlarına gittim. Ben geldim dedim sevinçle. İkisi de gözlerini televizyondan ayırmadan 'hoşgeldin kızım' dediler. Bende fırsattan istifade odama kaçtım.

Üzerime pijamalarımı giyip telefonumu şarja taktım. Daha yeni dinlediğim şarkıyı açıp dinlemeye başladım, ağlamaya başladım.

Telefonumdan bildirim geldiğinde ekranı açtım.

"İyi misin? Özgür geldi ama fazla durgundu. Sen gidince aranızda birşey mi oldu diye merak ettim." diye mesaj atmıştı gruba Açelya.

"Hiçbirşey olmadı. Özgür aramızdakinin oyun olduğunu söyledi. Bende bana sizin yanınızda dokunmamasını istedim ne de olsa oyunumuzu biliyorsunuz. :)" diye mesaj attım.

"Ağlamadığından emin miyiz?" diyen İnci idi.

"Ne ağlayacağım onun için." dediğimde gözümden bir yaş daha aktı. "Kendi kaybetti hem bende ona aşık olmamışım, hoşlantıymış sadece." dediğimde de kalbimin acısını hissettim...

"Pekii görüntülü konuşalım mı?" diyen İpek'e hemen birşey uydurdum.

"Yarın işe gideceğim, teşekkür ederim yine de. Yarın buluşuruz söz alışverişi de var :')" deyip mesaj attım ve internetimi kapattım, sessize aldım.

Saate baktığımda on'a geliyordu. Onbire kadar şarkımı dinleyip onbirden sonra uyumaya çalışacaktım...

***

Telefonuma baktığımda saat onbirdi. 385 yeni mesaj 15 cevapsız çağrı!!!

Cevapsız çağrıların beşi Açelyadandı. On tanesi ise Özgürden. Birşey mi olmuştu??

Mesajlara baktığımda on mesaj Özgürden diğerleri gruptandı.

Özgür'ün mesajlarına baktım.
'Elif neredesin?'
'Eve gittin mi?'
'Elif?'
'Elif, evde misin?'
'Elif?'
'Elif iyi misin?' değilim...
'Elif baksana şu si*tiğimin telefonuna!'
'Evine geliyordum Elif.' iki dakika önce.

İYİ Kİ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin