Kimsin ki sen? / Texting

37

"Gardaşım nerelerdesin sen?"

Diyerek cumburlop diye atladım Cüneytin oturduğu sıraya.

Bu aralar çok sakindi ve bizden uzaktı.

"Burdayım." Diye mırıldandı sakince.

Kaşlarımı çatarak bakmayı sürdürdüm.

"Niye bizle değilsin? Hadi gel kantine gidek. En çok çikolata yeme yarışı yapalım, çikiletalar benden, abim sabah 100lira verdi zenginim olum."
Dedim sırıtarak.

"İyi ne güzel Aresle harcarsın." Deyip sıraya koydu kafasını.

Şimdi anlamıştım olayı. Sanırım bu aralar Aresle ilgilenmekten onunla çok vakit geçirememiştim.
Su Selimle takılıyordu Merve kendi halindeydi. Ama Cüneyt yalnız mı kalmıştı?

Üzüntüyle çenemi sırtına yaslayıp kollarımı beline doladım.

"Özür dilerim sana vakit ayıramadım. Ben çok kötü bir arkadaşım."

Cevap vermeyince gözlerim doldu.

"Yani ne bileyim ne yapacağımı bilmedim. İlk defa bu kadar sevdim sanırım. Haftasonu hepberaber buluşalım dediğimde sen gelmeyince iptal etmem gerekiyordu."

Yavaşça doğrulduğunda geri çekildim.

Gülümseyerek göz yaşımı sildi.

"Ben bu aralar pek iyi değilim güzelim. O yüzden gelemedim. Ne bileyim siz de olmayınca kendi kendime triplere girdim." Deyip güldü.

"Ne oldu?"

"Boşver."

"Söyler misin Cüneyt lütfen?"

Derin bir nefes alarak kolunu omzuma attı.

Başımı omzuna koyup sarıldım.

"Bizimkiler bayağı büyük tartıştılar. Annem de Naz'ı alıp gidince moralim bozuldu."

Naz onun 5 yaşında ki dünya tatlısı kardeşiydi.

Üzüntüyle iç çektim.

"Biz hep yanındayız kendini yanlız hissetme. Hem Faruk amca Sibel teyzeyi çok seviyor barışırlar onlar."

Omzumu sıvazladı.

"Sıfatsızlar toplanmış." Dedi önümüzde ki masaya kendini atan Merve.

Ona gülerek göz devirip yayıldım olduğum yerde.

"Petiburlerim napıyormuş benim?" Diyerek sevgi yumağı Su da gelince ekip tamamlandı.

Su Mervenin aksine sıraya yapvaşça oturup okul eteğini düzeltti.

Mervenin siyah pantolon giydiği için rahatça açmış olduğu bacaklarına vurarak yerine kuruldu.

"Cüneyt nasılsın." Dedi Su.

"İyiyim Sucuk sen?"

Su gözlerini sinirle devirdi.
"Sana hâl soranda kabahat."

Biz gülerken içeri Ares ve çetesi girdi.

Şaka şaka çete değil arkadaşları.

Aresle gözgöze gelince bana göz kırpıp yan tarafımızda ki sıraya oturdu.
Cüneytle sarılmama bir şey dememişti. Çünkü benim sevgilim ilkel değildi taam mı?

Attığı ilk mesaj aklıma gelince içten içe güldüm. Cüneytle kahkaha atmamızı kıskanmıştı.

Selim hızla masaya çıkıp oturdu.

"Naber Su." Diyerek sırıtmasını Enesin ensenine şaplak atması kesti.

"Yavşaklık yapma lan hemen."

Enesin gözü Merveye kayınca hızla Merveye baktım.

Duvara yaslanmış rahatça otururken telefonla uğraşıyordu. Dünya yansa dönüp bakmaz haldeydi yani.

"Ee bir şeyler yapalım çıkışta işiniz yoksa." Diye fikir attım ortaya.

Su gülerek başını sallayınca gözüm diğerlerine kaydı.

"Çok iyi fikir yenge." Selime göz devirip Arese baktım.

Rahatça omuzlarını silkip dirseğini sıraya koydu. Yanağını yumruk yaptırğı eline yasladı. Ben de eridim. Beni bir kaba koydular artık hayatıma sıvı olarak devam edeceğim.

"Sen varsan her yere gelirim."

Tekrar eridim.

Gülerek başımı yana yatırdım ve ona bakmayı sürdürdüm.

"Abi kız düşe düşe dizleri paramparça oldu yeter." Diye dalga geçen Selimi takmadan bakmayı sürdürdüm.

Bana sırıtarak göz kırpınca gözlerimi kaçırdım. Kalbimin hala bu kadar hızlanması normal miydi ayol?

"O zaman biz çıkalım." Diyen Cüneytin karnına dirseğimi geçirip kolunun altından kurtuldum.

"O zaman herkes okeyse pizza gömelim çıkışta canım çekti."

"Olur bence de."

"Ben gelemeyebilirim." Diyen Merveye baktım.

Telefonundan ayrılabilmişti sonunda
benim gotik kekim.

"Oyun bozancılık yapma! Ne işin var hem?"

Omuz silkti.
"Üşenirsem gelemem."

Gözlerimi devirdim.

"Hepbirlikte gidiyoruz, susun itiraz yok!"
Deyince kimse ses çıkarmadı.

İşte böyle hizaya gelin!

Sizin karşınızda Nil konuşuyor.