Zaman değişir,
Gözyaşı, kan, ter, aşk, sex
Bir ruhu olmayan beden için her şeyini feda edebilir miydin? Ona ruhunu feda edebilir miydin?
Onunla olmayacak hayallere dalıp onu inandırıp kandırabilir miydin?
Aşık olmak neydi?
Gözyaşları içinde kalan Taehyung, acı içinde fedakarlıklar yapan Jungkook, aşkını kaybetme korkusu sarmış Yoongi, acı içinde yanan Jimin. Kimse karakterinden ödün vermemişti sadece fazla fedakarlık yapmışlardı. Aşık olmuşlardı ruhsuz bedene ruhlarını feda etmişlerdi
İyi olmak için, mutlu olmak için.
Acı içinde koştu Taehyung, kalbi kırık Jungkook için. Korku içinde koştu Yoongi, kanlar içinde kalan Jimin için.
"Jungkook!"
"Jimin!"
Verilecek savaş ruhlar için değil bedenler içindi artık.
"Jungkook!!! Lütfen dur!! Gitme!! Bırakma beni!!"
Taehyung öyle hızlı koşuyordu ki düşse büyük bir kaza olacaktı. Gözleri sadece Jungkook'a odaktı.
Jungkook Taehyung'un arkasından koştuğunu anladığında adımları hızlandı. Canı yanıyordu, kalbi çok acıyordu. Bedeni sanki yıllarca uyumamış gibi yorgundu. Birkaç saniye dursa düşüp bayılacak gibiydi. Adımlarını zorla atıyordu. Jungkook büyük bir savaş veriyordu içinde. Gitmeliydi, Taehyung daha iyi bir hayatı hak ediyordu. Bir piçe tüm ömrünü adamasına izin veremezdi Jungkook. Bu yüzden içindeki savaşı yenmeliydi.
Birkaç adım daha atmıştı ki kolunda hissettiği baskı ile geriye döndü. Iki kırık kalp iki dağılmış yüz...Jungkook direnemedi, bedeni kazandı savaşı. Gözleri iyice kaybetti işlevini. Zaman, mekan unsurları kayboldu. Kendini kaybetti aşkının kollarında...
Yoongi aklıyla sınanıyordu. Aşkıyla sınanıyordu. Kanlar içinde kalan aşkı onun aklını kaybetmesine neden olmuştu. Titreyen elleriyle kan boşalan burnunu ve ağzını siliyordu. Yanaklarını okşuyor gözlerini öpüyordu. Zeminde oluşan kan birikintisi giderek büyüyordu.
"Jiminim... bebeğim..."
Nefes alması zorlaşıyordu, sanki boğazını sıkan biri vardı ve hiç acıması yoktu. Kana bulanmış ellerine baktı birkaç saniye. Bu kan feda ettiği ruhunun gözyaşları mıydı?
"Jiminim..."
Bir ses duyulmuştu aniden. Yoongi bedeninde ani bir titreşim hissetmişti. Kanlı elleri titreşimin geldiği yere gitti. Cebinde bir şey vardı ve durmaksızın ses çıkarıyordu. Ellerine aldığı telefona sanki ilk görmüş gibi tepki veriyordu. Gözleri acı içindeydi. Bedeni vahşet içindeydi. Telefon düşmüş kanlı ellerinden.
"Yoongi...?"
Sesin sahibi kimdi anlayamıyordu. Yoongi kimdi onu bile bilemiyordu. Tek yaptığı dehşete kapılmış bedeniyle önünde yatan kanlı bedene sarılmaktı.
"Yoongi ? Yoongi orda mısın? Yoongi?"
Dudaklarından çıkan kelimeler olduğu dehşetin betimlemeleri olmuştu.
"Jiminim...jiminim... uyan..."
"Yoongi! Iyi misin ? Duyuyor musun beni?"
"Uyan Jiminim..."
"Yoongi ne oldu Jimin'e!!!!?"
"Kan... Jimin uyan... kalk... ölme Jiminim.... bırakma beni..."Telefondan gelen ses sonlanmıştı.
Yoongi sıkıca sarıldı aşkına, tüm benliğini kaybetmeye başlamıştı. Bedeni tartılamaz hale gelmişti. Yoongi de tıpkı Jimin gibi uyuyacaktı.
Dudaklarından çıkan kelime onu uyandıracak tek şeydi.
"Jiminim"
_
En son 2 Mart 2020'de bu kitaba bölüm yazmışım... epey olmuş...
Mchiiswg.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Clamped Hands °yoonmin°✔️
Fanfictionİn the SEX (ismi değişti) İyileştir beni Yoongi iyileştir ki sana seni ne kadar çok sevdiğimi göstereyim. İyileştir beni Yoongi iyileştir ki canımızı yakanlardan intikamımızı alalım. İyileştir beni Yoongi iyileştirki harika bir hayat yaşatayım san...