✯ Cehennem

1.1K 101 28
                                    

❁۪۪

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

❁۪۪

Jisoo

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.




Jisoo

Sınıftan çıkmış koridorda yürüyordum. Havuza gidip biraz çalışacaktım. Olayların üzerinden iki hafta geçmişti. Artık Taehyung'a neden evime gelmiştin sormak için geçti. Ne de olsa unuttum diyip geçiştirebilirdi. Uzun zaman geçmişti. Bundan ilave Seok-Jin ise bir şey yapmamıştı. İntikam yemini etmişti, yarışma öncesi ayağıma bağ olacağını sanmıştım. Ama hiç bir haylazlık görünmüyordu. Ya da ben öyle sanıyordum.

Havuzda yoruluncaya kadar yüzdüm. Bazen Taehyung aklıma geliyordu. Ama sonra bu düşünceme Joy'un yakın arkadaşı Solar ile beraber onu gördüğüm anlar eşlik ediyordu. Evet bir defasında Lisa'yla beraber, üniversite yakınındaki restoranda Taehyung ve tüm ekibi görmüştük. Hepsinin yanında kız vardı. Yoongi'nin yanında Jennie, Jimin'in yanında ise Rose vardı. Taehyung'a da güzel bir kız eşlik ediyordu. Ardından Lisa'dan öğrendiğim kadarıyla ismi Solar'dı, ikinci sınıftı. Hatta o da yüzücüydü. Jennie'ye gelirsek Yoongi ile sevgili gibi bir şeydi. Tüm üniversite öyle diyordu. Biz ona sorduğumuzda ise net cevaplar vermiyordu. Hatta bir seferinde bana sevgililik teklif etmedi ki demişti.

Duştan sonra beyaz hoodie ve beyaz eşofmanımı giyindim. Saçlarımı açık bırakmıştım. Zaten kuruladığımdan sorun yoktu.

Basamakları iniyordum. Merdivenin sonunda karşılaştığım ikili beni hayli tedirgin etmişti. Rose bu gün Jimin'e gidecek, onunla kalacaktı. Hatta benden evde onu idare etmemi söylemişti. Fakat şu an Rose sinirliydi, Jimin ise onu sakinleştirmeye çalışıyordu. Acaba kavga mı yapmışlardı? İkilinin önünde durdum. Gergin ortamı yumuşatmak adına gülümsemiştim çünkü Jimin, Rose'yi yine sinirlendirmiş olmalıydı. "Oo demek beni görmeye geldiniz?"

Rose'nin gözündeki sinir tedirgin bakışlarla yer değişmişti. "Jimin telefonunu ver."

Jimin telefonu Rose'ye verdi. Rose ise zaten açık olan ve büyük ihtimalle ikilinin sabahtan izlediği haberi bana gösterdi.

Jisoo ve Suho aşkı.

İlk cümle böyleydi. Okuduğum anda kaşlarımı çatmıştım. Bunu kim, nasıl, nereden biliyordu? Telefonu elime aldım. Kaşlarımı çatmış halde okumaya devam ettim. Suho'yu geçen hafta üniversitede görmüştüm. Hatta aynı üniversitede olmamıza sevinmiştik. O şimdi böyle şeyler yazmış olamazdı. Ondan başka da kimse bilmiyordu.

vsoo | Executive (Yönetici)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin