AŞAĞI DÜNYA'LILARIN KASABASI

PETER KİM?

Arkadaşlar merhaba. Kapak resmindeki kişi "Jackson Rathbone" hikayede Peter karakterini oynayacaktır.

Bu arada artık yayımladığım bölümlerde karakterlerin resimleri  olacaktır bilginize.

İyi okumalar:)

Ertesi gün uyandığımda kendimi daha iyi hissediyordum. Hemen duş alıp üstümü giyindim ve okulun bahçesine indim. Büyük ihtimal Ruby'ler oradaydı. Merdivenlerden inerken bir çocuk bana çarptı. Çok sert çarpmıştı. Kafamı çevirip baktığımda bana gözleriyle işaret yaptı ağzında maske olduğu için kim olduğunu anlayamadım. Belki de tanıdığım biriydi. Çok garip hiç iyi şeyler sezmiyorum. Neyse aşağıya dalgın bir şekilde indim ve karşıdan gelen Ella'yı bile farketmedim.

" iyi görünuyorsun Linda." Dedi gülümseyerek.

"Evet biraz daha iyiyim." Dedim bende gülümseyerek.

"iyi güzel senin adına sevindim. Bu arada ilişkiniz nasıl gidiyor Edward ile?" Diye sorunca gözlerimi kısarak ona baktım.

"güzel gidiyor Ve beni çok sevdiğinden eminim." Dedim kendimden emin bir şekilde.

"anladım Öyledir Edward. Sevdiklerine çok fazla değer verir. Ama çok çabuk sıkılır." Dediğinde kaşlarımı kaldırıp anlamsız ifadeyle yüzüne baktım.

"anlamadım ne demek istiyorsun? Açıkça söyle." Dediğimde kollarını göğüsünün altında birleştirerek. Dudağının kenarı kıvrıldı.

"yani demek istediğim dikkat et tatlım kendini fazla kaptırma. Yani 2 gün sonra Edward senden de sıkılır." Dediğinde sinirlendiğimi belirterek konuştum.

"sen ne söylüyorsun? Kendine gel ilişkim hakkında yorum yapma hakkına sahip değilsin! Ayrıca Edward'ı nasıl bu kadar iyi tanıyorsun?" Diye sorduğumda sinsi bir bakış atıp güldü.

" Linda salak olabilir misin diye düşünüyorum. Hâlâ anlamadın mı kızım? Edward benim eski sevgilim." Dediğinde gözlerimi kocaman açıp ona baktım.

"ne! Ne saçmalıyorsun?"  Dedim yüksek bir sesle.

"burada kalıp sana uzun uzun anlatmak isterdim canım, ama dersim var sonra görüşürüz linda." Diyerek merdivenlere doğru yürüdü.

"Ella bana herşeyi açıklayacaksın ne söylüyorsun ne eski sevgilisi? Saçmalık." Dedim yüzüne bakarak.

Ella çoktan gitmişti. Bu kız sinirimi bozuyordu artık! Öfkeli bir şekilde bahçede Edward'ı arıyordum. Karşı bankta onu otururken gördüm hızla yanına gittim.

" Kevin bize müsade edermisin biraz?" Deyince kevin ayağa kalkıp gülümsedi.

Kevin
"Tabi ki Linda.
Edward dostum ben kaçtım." Diyerek Edward'ın omzuna dokundu.

Edward
"tamamdır konuşuruz sonra." Gülümseyerek.

"Linda iyi görünuyorsun canım." Dedi bana dönüp gülümsedi.

" iyi mi? İyi mii? Ne demezsin çok iyiyim ya." Dedim göz devirerek.

Edward
"Neden öfkelisin bana? Ne yaptım?" Diye sorunca sinirlenmeme sebep olurken cevap verdim.

"bilmem onu kendine sor ne yaptın acaba." Dedim kollarını göğüsümün altında birleştirerek.

Edward
"Linda söylesene işte ne oldu?" Diye sorunca derin bir nefes alıp cevap verdim.

"Bak Edward beni geçmişin hiç ilgilendirmiyor. Geçmişin bugünümüzü etkilemesine imkan yok. Fakat bu yolda ilerleyeceksek geçmişimizi bilmeliyiz." Dedim gözlerinin içine bakarak.