Merhaba! Biliyorum daha bu kitap bitmedi ama çevirmemi istediğiniz kitap veya okumak istediğiniz çift var mı?
Jisung, kız kardeşi aşağı inip yanına oturduğunda, kanepede oturmuş Felix'in gelmesini bekliyordu.
"Nereye gidiyorsun?"
Jisung telefonundan başını kaldırdı, "Felix, Seungmin, Jeongin ve ben Seul'un etrafında dolaşacağız."
"Bana makyaj malzemesi alır mısın? Benimkiler bitiyor."
Oğlan kız kardeşine gözlerini kıstı, "Temel makyajı bile bilmiyorum, ihtiyacın olanı sana almamı nasıl bekliyorsun?" Jihyo gözlerini devirdi.
"Aman tanrım, o kadar da zor değil. Sana ne satın alacağının resimlerini gönderip isimlerini söylerim. Ya da sadece çalışanın yanına gidip sana gönderdiğim resimleri göster."
Jisung, "Peki." diye inledi.
"Teşekkürler! Sana geri ödeyeceğim."
"Evet ödesen iyi olur."
Kapı zili çaldı, Jisung sıçrarken şaşırdı.
Kız kardeşi gülmeye başladı. "Yüzünü görmeliydin. Aman tanrım."
Küçük olan gözlerini devirdi, "Kapa çeneni." Kapıya doğru yürürken mırıldandı.
"Oh hey Jisung." Arkadaşı onu selamladı.
"Hadi gidelim." Jisung, artık kız kardeşinin ona güldüğünü duymak istemeyerek kapıyı arkasından kapattı.
"Senden nefret ediyorum." Jisung yürürken Felix'e mırıldandı.
Daha uzun boylu çocuk arkadaşına kaşlarını kaldırdı. "Kapı zilini çalıp selam vermek dışında kesinlikle hiçbir şey yapmadım."
"Kesinlikle, beni korkuttun."
"Salak." dedi Felix ve Jisung diğer erkeği hafifçe itti.
Felix ve Jisung diğer iki arkadaşlarıyla buluştuğunda saat dörttü. Seul'un yiyecek ve dükkan dolu sokaklarında yürüdüler. Hepsi yakınlarda yaşadıkları için uzun bir yürüyüş değildi.
"Nereye?" Seungmin sordu.
"Jihyo noonaya makyaj malzemesi almam gerekiyor, bu yüzden önce bunu halletsek?"
"Ona makyaj malzemesi mi alacaksın? Ne alacağını biliyor musun ki?" Jeongin sorguladı.
"Uh, biraz? Bana resim falan gönderdi, bu yüzden bulmak o kadar zor olmasa gerek." Jisung, fotoğrafları görmek için telefonunu çıkarıp omuzlarını silkti.
Hepsi Jisung'un telefonunun etrafında toplandılar, resimlere baktılar.
"Ah! Bu markanın nerede olduğunu biliyorum." Felix yürümeye başladı ve diğerleri onu takip etti.
"Huh? Nasıl biliyorsun?" Seungmin sordu.
"Kız kardeşim de bu markayı kullanıyor ve bazen onun için bir şeyler almamı istiyor."
"Ah, tanrıya şükürler olsun. Makyaj malzemelerini nerede bulacağımı bilmeden, mağazada kayıp köpek gibi dolaşan bir aptal gibi görünmeyeceğim." Jisung rahatladı.
"Umarım kardeşinin tonunu falan biliyorsundur çünkü yoksa sana yardım edemem."
"Şey, benimle aynı olmalı. Kapatıcıyı benim üzerimde bir kez kullandı ve iyi görünüyordu."
Makyaj mağazasına girdiler ve Jisung'un bilmediği makyaj malzemeleriyle doluydu. Gerçekten nereden başlayacağını bilmiyordu.
"Pekala, ablanın da kardeşimle aynı pudrayı kullandığını gördüm ve işte burada." Felix onları mağazanın arkasına götürdü, malzemeye işaret etti. "Sadece doğru tonu seç."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
His Scars || Minsung
FanfictionMinho'nun bileğindeki yaralar? Sadece kavgadan kaynaklanıyor. Ya da en azından herkesin varsaydığı bu. Jisung, diğer yandan, herkesin söylediğinden daha karanlık bir geçmişi olduğunu hissediyor ve bulmak için kararlı. Minho'nun soğuk kalpli bir çet...