stan stray kids, stan talent arkadaşlar 🥺✊🏻
iyi okumalar 🧡Öğretmenin kim olduğunu görünce, matematiğin kesinlikle eğlenceli geçmeyeceğini anladı. İşte o zaman işler biraz kötü gitmeye başladı.
Matematik dersiydi. Jisung genellikle matematiği severdi, çünkü ders hakkında çok şey biliyordu, ama öğretmeni gördüğünde en sevdiği ders olmayacağını biliyordu.
Bay Kim.
Bay Kim gerçekten katı bir öğretmendi. Ayrıca öğretmenlikte pek iyi değildi. Çoğu zaman yanlış cevaplar verir ve onu düzeltmeye çalışan öğrencilere kızardı. Jisung o öğrencilerden biriydi.
"Merhaba sınıf, bir yıl matematik öğretmeniniz olacağım. Lütfen bana Bay Kim deyin." dedi isteksizce. Öğretmenin gözleri öğrencilerinin kim olduğunu görmek için odayı taradı. Gözleri ona gülümseyen Jisung'a takıldığında derince iç çekti. Öğretmen, Jisung'un alaycı gülümsemesini görmezden geldi ve yeni ders hakkında konuşmaya başladı.
Jisung soluna döndü ve "Eğlenceli bir yıl olacak." derken kıkırdadı. Felix şakayla gözlerini devirdi.
-
Şimdiye kadar, Jisung matematik dersinin iyi gittiğini düşünüyordu. Öğretmeni sadece iki kez düzeltti ve her düzelttiğinde, Bay Kim ona hemen dik dik bakıyordu. Dersin bitmesine 10 dakika kalmıştı ve işte o zaman her şey yokuş aşağı gitmeye başladı.
Jisung, dersin sonuna kadar yapılması gereken bir kağıt üzerinde denklemler çözüyordu. Sorulardan birinde batırdı ve yanlış cevapladı. Elindeki kaleme baktı ve arkasında silgisinin olmadığını gördü. Kalemliğine baktı ve silgi bulamadı. Her zaman tükenmez kalemle yazdıkları için Felix veya Seungmin'den silgi isteyemezdi. Önündeki insanlar da tükenmez kalemle yazıyordu.
"Yüce isa, sınıftaki herkes tükenmez kalem mi kullanıyor?" diye düşündü. Etrafına baktı ve Minho'nun masasında bir silgi olduğunu fark etti. 'Şaka yapıyor olmalısın. Neden etrafımda silgisi olan tek kişi o? Sormak istemiyorum, ama bu kağıdı dersin sonunda vermeliyim.' Jisung ölmek istedi.
Bir dakika düşündükten sonra Jisung sağa döndü, elinde kalem döndüren ve öğretmenin görmemesi için masanın altından telefonuna bakan Minho'ya baktı. "Ö-ödünç alabileceğim silgin var mı?" Jisung sessizce kekeledi.
Minho kafasını kaldırmadı. Jisung'u duymamıştı. Telefonunda her ne yapıyorsa ona odaklanmıştı.
Jisung içinden çığlık attı. "Hey Minho." Tekrar denedi.
Adı geçen çocuk kafasını telefonundan kaldırıp Jisung'a baktı. Elindeki kalemi döndürmeyi bıraktı ve Jisung, Minho'nun birisinin onunla konuşmasından çok rahatsız olduğunu düşündü. Jisung'a ters bir bakış attı. Minho hiçbir şey söylemeden Jisung'a baktıkça Jisung bir deliğe girip ölmek istedi.
"Ne istiyors-" Minho öğretmen tarafından kesilmeden önce sert bir şekilde konuştu.
"Minho, sessiz çalışma zamanı olduğu için konuşmak yasak. Okuldan sonra cezaya kalıyorsun!" dedi Bay Kim sertçe.
Minho ciddiye almadı ve gözlerini devirdi.
'Siktir siktir siktir. Salaklığım yüzünden ceza aldı. Hay ananı ya! Benden nefret edecek.' Jisung zihnen kendini tokatladı.
"Bay Kim ona ceza vermeyin, onun suçu değil. Onunla ilk konuşan bend-" Jisung kendini durduramadan başladı.
"Sen de mi sessiz çalışma saatinde konuşmak istiyorsun? Sen de ceza alıyorsun Han Jisung!" Bay Kim dik dik baktı ve sonra bilgisayarında bir şeyler yazmaya devam etti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
His Scars || Minsung
Hayran KurguMinho'nun bileğindeki yaralar? Sadece kavgadan kaynaklanıyor. Ya da en azından herkesin varsaydığı bu. Jisung, diğer yandan, herkesin söylediğinden daha karanlık bir geçmişi olduğunu hissediyor ve bulmak için kararlı. Minho'nun soğuk kalpli bir çet...